Ne istediğimi biliyorum translate Portuguese
290 parallel translation
Unutma, ne istediğimi biliyorum.
Lembre-se que sei o que quero.
Ne istediğimi biliyorum.
Sei o que estou a pedir.
Ben ne istediğimi biliyorum.
O que busco é o espírito... Eu sei o que eu busco.
Ne istediğimi biliyorum.
Sei exactamente o que quero.
Her neyse, ilk kez, ne istediğimi biliyorum, değil mi?
Seja como for, pela primeira vez, sei o que quero, certo?
Ne istediğimi biliyorum.
Eu sei o que quero.
Ben ne istediğimi biliyorum, zaten şu anda ellerimin arasında.
Eu sei o que quero, porque o tenho nas minhas mãos agora.
Tam olarak ne istediğimi biliyorum.
Sei exactamente o que quero.
- Valla ben ne istediğimi biliyorum.
O que quer? Eu sei o que é, quando eu quero algo.
Yani şu anda ne istediğimi biliyorum.
Quer dizer, sei o que quero agora.
- Irene, Ben ne istediğimi biliyorum.
- Irene, eu sei do que gosto.
- Tam olarak ne istediğimi biliyorum.
- Sei exactamente o que quero.
" Ne istediğimi biliyorum, evet.
" Sei o que quero. E é agradar-te, miúda.
Ne istediğimi biliyorum.
Sei o que quero.
Şimdiye kadar bu konuda hiç konuşulmadı,... ve ben ne istediğimi biliyorum.
Não o conversamos até o momento e acredito que já é hora de fazê-lo.
Ne istediğimi biliyorum. Müzik. Onun haricindeki her şey ikinci sırada.
Sei o que quero, minha música, o resto é secundário.
Ben ne istediğimi biliyorum.
Eu sei o que eu quero.
- Ben ne istediğimi biliyorum.
- Já sei aquilo que quero.
Hazırım ve ne istediğimi biliyorum.
Estou pronta, e sei o que quero.
Tam olarak ne istediğimi biliyorum ve şu anda bu seni içermiyor.
- Sei exactamente o que quero. E neste momento, o que quero não o inclui a si.
İş teklifleri alıyorum. Ne istediğimi biliyorum ve karşımda örnek aldığım harika bir insan var. - Yapma lütfen.
Tenho ofertas de emprego, sei exactamente como quero o meu futuro, e tenho um bom modelo.
Shelly'nin yaptığı hatayı yapıyorum ama şimdi ne istediğimi biliyorum.
Tenho estado a cometer o mesmo erro que o Shelly. Mas agora sei o que quero.
Ne istediğimi biliyorum, ama tek başıma yapamam.
Sei aquilo porque tenho esperado, mas não consigo fazê-lo sozinha.
Ne istediğimi biliyorum.
Estou a pedir-te que tomes conta do Oliver.
Ne istediğimi biliyorum.
Eu sei o que eu quero.
Pekala. Diyelim ki ne istediğimi biliyorum, seni mi görmeliyim?
Se eu soubesse o que queria, iria ter consigo?
İnan ne istediğimi biliyorum, Jerry.
Sei bem o que quero.
Şu anda ne istediğimi biliyorum ama hayatımın hiçbir anlamı yok!
E agora sei o que quero, mas a minha vida já não faz sentido algum!
Ne istediğimi biliyorum ve istediğim Susan.
O que eu sei é o que quero. E o que quero é a Susan.
Ne istediğimi biliyorum?
Já sei o que quero!
Ben ne söylemek istediğimi biliyorum.
Eu sei o que quero dizer.
- Tamam ne olmak istediğimi biliyorum.
- Pronto, eu sei o que quero ser.
Ben ne yapmak istediğimi çoktandır biliyorum.
Eu já sei o que quero fazer, você não?
Sen ne yapmak istiyorsun? Şu an ne yapmak istediğimi biliyorum.
Eu sei o que eu queria fazer agora.
Ne istediğimi biliyorum.
Eu sei.
Ne yapabileceğimizi biliyorum ve ne yapmak istediğimi de biliyorum... ama sence buna cesaret edebilir miyiz?
Sei o que podíamos fazer e o que gostaria de fazer, mas teremos coragem?
Ne demek istediğini biliyorum, tatlım, ve sen de benim ne demek istediğimi.
Eu sei o que você quer dizer. E você sabe o que eu quero dizer.
Ne yapmak istediğimi biliyorum. Ne yapmak istediğimi biliyorum.
Já sei o que quero fazer.
Ne göstermek istediğimi biliyorum..
Já sei o que vos queria mostrar.
Ne yapmak istediğimi biliyorum. Ne yapmak istediğimi biliyorum.
Eu sei o que quero fazer.
Ben ne yapmak istediğimi biliyorum.
Eu sei o que me apetece fazer...
- Ne demek istediğimi iyi biliyorsun. Haydi, söylesene. O kadar imkansız bir şey değil, Ondan hoşlandığını biliyorum.
Não é impossível, sei que ela te agrada.
Ne demek istediğimi çok iyi biliyorum.
Sei bem o que quero dizer.
- Ne demek istediğimi biliyorum, seni çatlak.
- Sei o que quero dizer, seu lunático.
Çok şey istediğimi biliyorum Tess, ama başka ne yapabilirim bilmiyorum.
Sei que é pedir muito, Tess, mas não sei o que mais posso fazer.
Hayatımda ilk kez ne yapmak istediğimi biliyorum.
Pela primeira vez na vida, sei o que quero fazer.
Ben, ne istediğimi çok iyi biliyorum.
Eu sei o que quero.
Efendim, şimdi biliyorum büyüdüğümde ne olmak istediğimi- -.... bir polis.
- Eles conseguem ouvir na mesma. Sr., eu sei o que quero ser quando for grande, um polícia!
Şimdi, ilk defa ne istediğimi tam olarak biliyorum ve kimi.
Agora, pela primeira vez, sei exactamente o que quero. E quem.
- Ne demek istediğimi ben biliyorum.
- Eu sei o que quis dizer.
Ben, ne istediğimi çok iyi biliyorum.
Sei muito bem o que estou a fazer.
ne istediğimi biliyorsun 34
ne istediğimi bilmiyorum 23
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
ne istediğimi bilmiyorum 23
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
biliyorum efendim 52
biliyorum anne 31
biliyorum bunu 16
biliyorum işte 83
ne iş yapıyorsun 139
ne istiyorsun 3273
ne istersiniz 85
ne istersin 198
ne istiyorsun benden 62
ne istersen 261
biliyorum anne 31
biliyorum bunu 16
biliyorum işte 83
ne iş yapıyorsun 139
ne istiyorsun 3273
ne istersiniz 85
ne istersin 198
ne istiyorsun benden 62
ne istersen 261
ne iş yapıyorsunuz 56
ne istiyorum 20
ne istiyorsunuz 879
ne istiyorsun peki 16
ne istiyorsan 17
ne istersen onu yap 35
ne işin var burda 21
ne istiyorum biliyor musun 25
ne iş yapıyor 98
ne istiyorsan onu yap 29
ne istiyorum 20
ne istiyorsunuz 879
ne istiyorsun peki 16
ne istiyorsan 17
ne istersen onu yap 35
ne işin var burda 21
ne istiyorum biliyor musun 25
ne iş yapıyor 98
ne istiyorsan onu yap 29