Oldukça eminim translate Portuguese
724 parallel translation
Cinayet silahının bu olduğuna oldukça eminim.
Estou bastante convicto de que é a arma do crime.
Baba ocağına dönmekten daha fazla isteyeceği şey olmadığı konusunda oldukça eminim.
E estou certo de que não há nada de que ela gostasse mais do que voltar ao ninho paterno.
Oldukça eminim.
Estou muito segura.
- Oldukça eminim ki benim yapım buna dayanabilir.
Por isso sei que a minha constituição assim o permite.
Oldukça eminim.
De certeza.
Hayır, bundan oldukça eminim.
Disso não duvido.
Hayır, hayır. Bayan Crump'ın sadece bir şaka yaptığından oldukça eminim.
Tenho a certeza absoluta que a S.ra Crump só estava a brincar.
- Bir şey yemeyeceğinden emin misin? - Oldukça eminim.
Tem a certeza que não quer um pouco?
Oldukça eminim.
Estou bastante certo.
Oldukça eminim, Bay Holmes.
A certeza absoluta, Sr. Holmes.
- Oldukça eminim.
- Sei a certeza que tenho.
- Hı, oldukça eminim.
- Sim, tenho a certeza.
Oldukça eminim. Louisville'de.
Eles apareceram em Louisville.
Evet, bundan oldukça eminim.
Absoluta.
Bundan oldukça eminim. Westley'in onun için yaptığı o kadar şeyden sonra onunla evlenmezse bu hiç adil olmaz.
Depois de tudo o que o Westley fez por ela... se ela não se casar com ele, não será justo.
Oldukça eminim ki öyleyim.
Tenho a certeza que estou...
Oldukça eminim.
Absoluta.
Ben de bunu hak ettiğime oldukça eminim.
Estou certo que fiz por merecer.
Bundan oldukça eminim, Şef.
Estou quase certo disso, inspector.
- Oldukça eminim.
- Absoluta.
Ama şu anda oldukça eminim ki, sen beni hissediyorsun, değil mi?
Mas tenho a certeza, que tu agora me consegues sentir.
- İşe yarayacağından oldukça eminim.
- Estou quase certa que resulta.
- Ne bulacağımızdan oldukça eminim.
- Tenho a certeza do que vamos encontrar.
Dinle beni... Lilith, oldukça eminim ki "horoz emniyeti" ifadesini hiç duymayan kadınlardansın ama bu silah o konumda ve onu kullanacağıma yemin ederim.
Escuta, Lilith, tenho bem a certeza que és... o tipo de mulher que nunca ouviu a expressão "meia queca", mas é exactamente o que esta arma é, e juro por Deus que a utilizarei.
- Oldukça eminim.
- Tenho a certeza.
Ben ki Nick Beam'im, Zindeyim, çakı gibiyim... ve de oldukça eminim, hiç bir bok istemiyorum.
Quanto ao Nick Beam estou bem, na maior... e de certeza que não aturo merdas.
Ah, işte burası, Hank. Bundan oldukça eminim.
É aqui, Hank, tenho a certeza.
Tuvalet masamın üzerinde bir tane saat var. Bu yüzden saatten oldukça eminim.
- Tenho um relógio à cabeceira, logo tenho a certeza.
Sohbete karışma çaban beni oldukça rahatsız etti, hatta eminim, onu da etti.
A sua tentativa de entrar na conversa embaraçou-me muito e certamente a ele também.
Etrafta dolanıp el öperkenki o halinden dolayı onunla dost olmak istemiştim. Eminim ki psikiyatri konusunda oldukça bilgidir.
A maneira como beija as mãos dá-me nojo, mas acho que é uma sumidade em psiquiatria.
Oldukça uzun yoldan geldiniz ve eminim yolculuk çok yorucu idi.
Percorreu uma grande distância, e a sua viagem deve ter sido maçadora...
Eminim David oldukça iyidir. Ben...
Tenho a certeza que ele esta bem...
Eminim öyledir. Böyle yerlere gelmekten, oldukça hoşlanan bir kadındır.
Uma mulher requintada não tem o que fazer num lugar como este.
Bundan oldukça eminim.
Isso é uma maldita certeza.
Becky'nin tıpatıp benzerini ve buradaki cesedi gördüğümden eminim. Ceset de Jack'a oldukça benziyordu.
Mesmo assim eu vi outra Becky e o corpo que vimos aqui tinha uma enorme semelhança com o Jack.
Oldukça eminim. Kızlık adı aynı.
O nome de solteira é o mesmo.
Eminim iki-halı ailesinin oldukça sıradan olacağı o gün çok uzak değil.
Tenho a certeza de que não está muito longe o dia, em que o tapete duplo familiar será bastante comum.
Canayakın mı? Komşulukta oldukça başarılı olurdu eminim.
Aposto que não tem falta de engates aqui na vizinhança.
Eminim her neresiyse, oldukça acildir. Başka bir şey olsaydı, bunu bilirdin.
Tenho a certeza que precisas de ir seja lá para onde é que vais.
Eminim ondan oldukça memnun kalacaksınız efendim. Gerçekten birinci sınıf bir durumda.
Tenho a certeza que ficará satisfeito com aquele, Sr. Ele está mesmo um brinco.
O... o teslimat bugün yapıldı. Oh, evet, oldukça eminim.
Tenho a certeza.
Eminim ki İtalya'da geçirdiğiniz zamanda Rönesans'tan oldukça etkilenmişsinizdir.
Certamente foram influenciados pelo espírito renascentista, quando estiveram em Itália.
Şey, eminim ki bir kere alıştıktan sonra oldukça iç açıcı oluyordur.
Bem, tenho a certeza que é óptimo assim que uma pessoa se habituar.
Bak, eminim bunlar makul insanlardır. Bir tür teklif onları oldukça eğlendirecektir.
Tenho a certeza de que farão alguma oferta.
Eminim doğrudur, efendim. Bu kayıtları oldukça iyi tutuyorlar.
Sim, estão sempre a actualizar o plano.
Eminim oldukça kalifiye olduğumu göreceksiniz.
Estou certa de que concluirá que sou mais do que qualificada.
Gerçekten oldukça cezp edici olduğuna eminim.
Estou certa que é muito interessante.
Oldukça eminim.
- Tenho quase.
Klima şu anda stüdyoyu oldukça soğuttu eminim hiç kimse buraya üstsüz gelmeyi istemez.
O ar condicionado pôs este estudio tão gelado, que não é de admirar, que ninguem queira vir fazer topless.
Oldukça ilginç bulacağınızdan eminim.
Acho que as vai achar muito interessantes.
Eminim Federasyon başardıklarından oldukça memnundur.
De certeza que a Federação está satisfeita com o trabalho dele.
eminim 1847
eminim ki 169
eminim öyledir 355
eminim iyidir 17
eminim öyle 22
eminim yaparsın 24
eminim öyleydi 16
eminim vardır 38
oldukça 284
öldük 27
eminim ki 169
eminim öyledir 355
eminim iyidir 17
eminim öyle 22
eminim yaparsın 24
eminim öyleydi 16
eminim vardır 38
oldukça 284
öldük 27