English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ O ] / Onu bulun

Onu bulun translate Portuguese

762 parallel translation
Onu bulun.
Quero que a encontrem.
onu bulun.
Encontrem-no, rápido.
Nerede olduğu umrumda değil. Her neredeyse, onu bulun.
Não me interessa onde ele está, encontre-o onde quer que esteja.
Ama onu bulun!
Mas encontrem-no!
Eğer orada değilse kasabaya gidip onu bulun.
Se não estiver lá, vai encontrá-lo na cidade.
Biri başaramamış. Onu bulun, diğerlerini de bulursunuz.
Um deles não conseguiu.
Binlerce dil koparın, yeter ki onu bulun.
Arranca mil línguas, mas encontra-o.
Onu bulun, tamam mı?
Encontrem-na, está bem?
Onu bulun!
Encontra-o!
Gidin ve onu bulun.
Vão à procura dele.
- Onu bulun. Kirk, tamam.
- Procurem-no.
Onu bulun!
Chama-o!
Onu bulun ve ona başına büyük bela aldığını söyleyin.
Ache-o e diga que ele está cavando a própria cova!
Hemen dönerim, sevgilim. Şey, burada olduğunuza göre, Tanrı aşkına, onu bulun.
Agora que estás aqui, vê se o encontras.
Lütfen onu bulun Doktor.
Por favor, encontre-o, Doutora.
Benim için onu bulun Madam Blanche.
Procure-o por mim.
Slade, Chuck, onu bulun.
Slade, Chuck! Encontrem-na.
Onu bulun ama sadece tarayıcı menzilinin dışından takip edin.
Encontra-a, mas segue-a fora do alcance do seu radar.
Bahse girerim, kolay olmayacak. Onu bulun.
Farei o meu melhor, mas ele é um problema.
Yeter ki onu bulun.
Mas apanhem-no.
Onu bulun ve büyük bir altın parçası alın!
Sim, ele tem razão. Temos de o fazer pedir para que o sol brilhe. Esteban pode-o fazer.
Onu bulun.
Encontrem-no.
Yunanca'nızı cilalamak istiyorsanız, bir Yunanlı bulun ve onu cilalayın.
Você quer melhorar o seu grego. Então arranje um grego e melhore.
Biraz halat bulun ve onu bağlayın.
Arranjem cordas e atem-no.
Bulun onu!
Encontrem-no!
Daha da iyisi, gidip bulun onu.
Melhor ainda, vão à procura dele.
Bulun onu!
Procure-a!
Her yeri deneyin, bulun onu.
Tente tudo, encontre-o.
Bulun onu!
Encontrem-na!
Onu benim için bulun, Komiser, çünkü ederi 200 sterlin.
Tem de ma recuperar, superintendente, porque custa 1.200 dólares.
Bulun onu.
Vão procurá-lo.
- Onu bulun ve cezalandırın..
O que está a pensar fazer?
Bütün çıkışları tutun! Bulun onu bana!
Encontrem-no por mim!
Labiche'i bulun! Yakalayın onu!
Apanha-me o Labiche.
- Kazanç için kasabada sattılar. - Bulun onu.
- Venderam-no na cidade.
Rahip nerede? Her neredeyse bulun getirin onu!
Arranjem-me um padre.
Yüksek danışmanı bulun ve onu buraya ışınlayın.
Localize o Alto Conselheiro e mande-o imediatamente para cá.
Pekala, hemen gidip bulun onu.
- Oiçam os dois! Vocês vão procurá-lo!
Bulun onu.
Encontrem-no.
- Bulun onu!
- Encontrem-no!
Bulun onu!
Encontra-o!
Bulun onu!
- Esse mesmo. Ligue-lhe!
Komiserim, yapabileceğiniz bir şey varsa durmayın yapın, neredeyse bulun onu.
Tenente, se pode fazer alguma coisa, faça-a. Procure-o.
- Bulun onu.
Chamem o Garber!
Bulun onu hadi!
Encontrem-no!
Bulun onu!
Procurem!
O zaman onu hemen bulun.
Alcancem-no primeiro.
Bulun onu.
Paul vai por ali.
- Umrumda değil, bulun onu.
- Não quero saber. Tragam-no.
Bulun onu çabuk! Her şeyi karıştırdınız.
Encontre-o já - Cometem erros há tempo demais -
Bulcos'lar! Bulun onu!
Bulcos, encontrem-na!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]