English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Saçma

Saçma translate Portuguese

14,172 parallel translation
Asıl saçma olan, yarın okul olmadığı hâlde kirli eşofmanlarınla ödevini yapman.
O que não é fixe é fazeres trabalhos de casa numa camisola suja se não tens aulas amanhã.
- Saçma davranıyorsun.
- Stacey, que porcaria.
Bütün bu saçma sapan şeyleri yapmak zorunda değilsin.
Não precisas de fazer esta caça.
O, seni görmeye geliyor ve sen de saçma sapan şeyler diyorsun.
Ele veio ver-te e tu começas logo com esses disparates.
Onunla ilk tanıştığımda bana bu saçma huylarımdan arındım mı, diye sordu.
Quando a conheci, ela perguntou-me se eu me tinha livrado da vontade de roubar.
Senin yaşındaki bir adam için çok saçma.
Não faz sentido na tua idade.
Hep böyle saçma şeyler söylüyorsun.
Está sempre com estas coisas parvas.
Phil, çıkar şu saçma üstünü.
Phil, tira essa camisa ridícula.
Saçma şapkalarıyla kablo taşıyan garip küçük adamlarla.
Tipos estranhos cheios de fios e chapéus esquisitos.
Doğru değil bu. Çok saçma.
Isso não é verdade.É uma loucura.
Onlar küpürlerim. Saçma şeyler.
São os meus recortes, coisas diferentes.
Şu saçma ceketi de at demiştim sana.
Disse-te para deitares esse casaco feio para o lixo.
Bu sadece saçma konuşmaydı.
Bem, isso é um absurdo.
Huffy, bu Bonnie ve Clyde durumunu takdir ediyorum. Ama bunu yapacağını düşünmek çok saçma.
Huffy, admiro a tua cena à Bonnie e Clyde, mas vindo de ti, soa completamente estúpido.
Ağzindan çikan on seyin dokuzu ya delice, ya mantiksiz ya da saçma oluyor.
Nove em dez coisas que lhe saem da boca são loucas, irracionais ou idiotas.
Saçma sapan konuşma, dostum!
Pára com essa merda, rapaz.
- Baya saçma.
- Isso é ridículo.
Geliyorsunuz ve saçma sapan konuşuyorsunuz.
Virem dizer merdas dessas.
Yani, bir kayayı dağın tepesinden aşağı habire yuvarlamak, saçma gözükebilir, ama hayattaki her şey de öyle değil mi zaten?
É ridículo empurrar uma pedra pela montanha acima uma e outra vez mas também tudo na vida o é.
# Şimdi bu sana saçma gelmiş olacak, işte benim kocaayak # # Hiç hayal etmezdim insan yavrusuyla takım olmak isteyeceğimi #
Podes achar maluqueira que eu, um gigantopitecus tem o sonho desde criança de ser humano
Kesinlikle mantıksız, çok saçma.
Decididamente irracional. Nenhum pouco racional.
Ne saçma!
Que parvoíce.
Ama bir kadının benzer şekilde davranması çok saçma.
Mas para uma mulher agir de forma semelhante é ridículo.
Saçma sapan işlere vaktim yok.
Onde é que eles estão? Não tenho tempo para tretas.
Saçma!
Absurdo!
Saçma oyununu duyuyorum.
Dá para ouvir o teu jogo estúpido.
Saçma davranıyorsun, dur.
Isto é uma estupidez, pára.
Saçma hikayelerini dinlemeye mi çağırdım dersin?
Para ouvir histórias idiotas e sem sentido?
Yoksa çok, çok daha saçma bir şey mi?
Ou qualquer coisa, muito, muito estúpida?
Dur bakalım, bu çok saçma.
Espera lá, isto é ridículo.
Saçma sapan dümbelek şey.
Essa total super porcaria dinkelschplatt!
Saçma sapan dümbelek.
Total super porcaria dinkelschplatt!
Arka tarafta bir saçma tüfeğim var.
A minha arma está ali á frente.
Saçma, sapan şeyler yapma.
Nenhum negócio estranho.
Bu çok saçma bir şey.
É uma proeza e tanto
Saçma bir şey yapma, şapşal.
não faças nada de mal, imbecil obrigada.
Alt tarafı saçma bir oyun.
É só um jogo estúpido!
Saçma geldiğini biliyorum ama yapabilirim.
Sei que soa a loucura, mas, posso fazê-lo.
Dedim ya, bu çok saçma.
Já te disse que isso não faz sentido.
Saçma geldi bana.
Não, isso não faz sentido algum.
Çok saçma.
Não faz sentido.
Bunun hakkında saçma bir şey söylecek olan var mı?
Alguém tem algo sarcástico para dizer?
79. sokağı nasıl temsil ettiklerini filan tüm o saçma şeyleri, Güney Yakası, falan filan konuşuyorlar.
Sobres como representam a 79th, essa parvoíce de South Side, essa merda.
- Kulağa saçma geldiğinin farındayım...
- Sei que parece loucura.
Valence Caddesi'nde saçma bir poker oyunu var.
Tem uma porcaria de um jogo de póquer na Rue Valence.
Bu çok saçma.
Isso é um perfeito absurdo.
Toplamak için ıslattım ve indirdiğimde saçma görünecek.
Arranjei o cabelo molhado, e vai parecer estúpido.
- Saçma.
- Tolices.
Senin kaleyi yöneteceğine dair saçma hayalleri senin ölümüne neden olacak.
O seu ridículo sonho de tu governares este Coven será exatamente a tua perdição.
- Çok saçma, dostum.
- É doentio, meu.
Saçma ama.
São idiotices.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]