English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Sen kendine bak

Sen kendine bak translate Portuguese

224 parallel translation
Sen kendine bak, yaprak gibi titriyorsun.
Olha para ti, estás todo a tremer.
Asıl sen kendine bak.
Mantém a cara limpa.
Sen kendine bak!
Mete-te na tua vida!
- Hep annem annem! - Sen kendine bak!
Sempre a mãe, a mãe...
Sen kendine bak. Meyve sepeti gibisin.
Também não é, propriamente, lindo como uma flor.
Sen kendine bak.
Fale por si.
- Sen kendine bak.
- Olha quem fala.
Sen kendine bak.
Olha para ti.
- Sen kendine bak!
- É melhor estar calada.
Sen kendine bak.
Preocupa-te contigo.
- Sen kendine bak.
Olha só para ti.
- Sen kendine bak. - Ben mi?
- E o que é você?
Sen kendine bak, E.T. kılıklı.
Fala por ti, E.T.
Kilo vermiş, sen kendine bak.?
E porque não cais morto?
Sen kendine bak.
Devias contactá-los.
Sen kendine bak aşağılık.
Volte a cavalo, seu cretino.
Sen kendine bak, Buck.
Olha quem fala, Buck.
Sen kendine bak, düz saçlı zenci.
E tu não é mais que um preto de cabelo liso.
Hayır, sen kendine bak!
Não, olhe você para si!
- Sen kendine bak.
- Recomenda-te...
Sen kendine bak önce.
Olha para ti.
- Sen kendine bak Dee.
Sim. - Credo, tu é que podes falar, De.
Sen kendine bak, Caesar.
Só dizes merdas! Olha bem para ti, Ceasar.
Sen kendine bak. Hala çirkin olan kardeşsin, Tanrı'ya şükür.
continuas o irmão feio, graças a Deus.
Yolcular mürettebat ve ben filikalarla kurtulacaktık Sen kendine bak Finnegan.
Os passageiros, a tripulação e eu ficaríamos em segurança nos salva-vidas.
Sen kendine bak, torbacılık yapmaya başlayan kim?
Olha quem fala, vendes mais droga que a "Johnson's".
Sen kendine bak.
Olha para ti!
Bir tane daha yapmalısın. Sen kendine bak!
- Precisas de outro, porque fedes!
Sen kendine bak.
Por que não vês com os teus?
Sen kendine bak.
Fala por ti.
Sen asıl kendine bak.
E o teu?
- Sen de kendine iyi bak.
- Cuida-te.
- Ona iyi bakın, Bay Gibbons. - Sen de kendine iyi bak.
- Cuide dela, Sr. Gibbons.
Benim işlerime burnunu sokana kadar kendine bak sen!
antes de tirar a bomba do meu!
Onları kiliseye bile götürürmüş. Birgün çiftçi bakınmış, ve kendi kendine demiş ki "Çiftçi, sen çok huysuzsun!"
Um dia, o agricultor olhou à sua volta e viu que era um rezingão.
Sen sadece kendine iyi bak!
Tu, toma cuidado contigo!
Ama sana, kendine iyi bak diyeceğim çünkü geri gelmemin en büyük sebebi sen olacaksın.
Mas digo-te para cuidares de ti... porque és a razão mais importante para eu voltar.
Bak, sen onu sepetledikten sonra iki ay kendine gelemedi.
Ele esteve mal durante dois meses depois de o teres deixado.
Öte yandan kendine bir bak. Kanadın yok, kolun kırılmış. Sen bir gazisin dostum.
Você é que não tem mais asas e tem um braço partido.
Sen kendine bak!
E tu não és um?
Sen önce kendine bak.
Eu nunca confiei nela.
Sen kendine iyi bak.
Toma conta de ti.
Kendine iyi bak. Sen çok onurlusun.
É lindo, Al!
Sen önce kendine bak süzme salak.
Olha para ti, seu parvalhão de primeira classe.
Sen de kendine iyi bak.
Tu também.
Gerçekten mi.Kendine bir bak.Çok fazla kitap okumuşsun sen!
- A sério? - Lês demasiados contos de fadas.
Kendine bir bak. Sen hastasın.
Olha para ti, estás doente.
Sen sadece kendine bak.
Trata de ti.
Sen kendine bak!
- Olha para ti!
- Şu haline bak. - Sen de kendine bak, ağabey.
- Olha para ti, irmãozinho.
Sen de kendine iyi bak.
Cuida-te também.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]