Sizin yerinizde olsam translate Portuguese
127 parallel translation
Sizin yerinizde olsam, Bay Morgan'a güvenmezdim.
No teu lugar, acho que não confiaria no Sr. Morgan.
Sizin yerinizde olsam o konuda çok fazla acele etmezdim.
No teu lugar, não teria assim tanta pressa.
Sizin yerinizde olsam bağırmam.
Eu não o faria, señora.
Sizin yerinizde olsam, Bayan Simpson, o kötü niyetli sanat filmlerine gitmeyi bırakır, ve temiz Amerikan aile filmleri görmeye başlardım.
Se eu fosse a si, Menina Simpson, deixaria de ver esses pecaminosos filmes artísticos, e passaria a ver uns sadios filmes americanos para todos.
Ama sizin yerinizde olsam, şeker gibi erimesinden korkardım.
Receio que ele derreta como um pedaço de açúcar.
Sizin yerinizde olsam, şu Lenin'i hemen hapse tıkardım.
Se eu fosse você, prenderia esse Lenin.
Sizin yerinizde olsam bunu yapmazdım.
No vosso lugar, ficava quieto.
Sizin yerinizde olsam Bay Deakin, Kendimi düşünürdüm.
Eu diria que você, Sr. Deakin, já tem preocupações suficientes.
Sizin yerinizde olsam, ben de ketum olurdum.
Se eu fosse a si também teria segredos.
- Sizin yerinizde olsam vaktimi harcamazdım.
- Não perderia meu tempo, se fosse você.
Kusura bakmayın. Sizin yerinizde olsam öğle tatilinden hemen sonra gelirim.
Bem, se eu fosse vocês, voltaria depois da hora de almoço.
Sizin yerinizde olsam, kesinlikle çok dikkatli olurdum. Çünkü bu gazete ilanları sayesinde onlara ihanet ettiğinizi biliyor olmalılar.
Se fosse a si tinha muito cuidado, porque através dos anúncios, eles saberão que os traiu.
- Bilmiyorum. - Sadece ben yokum. Ve sizin yerinizde olsam, bırakırdım.
Só sei que me vou embora e se fosse a vocês, faria o mesmo.
Sizin yerinizde olsam endişelenmezdim.
No vosso lugar, não me preocuparia.
Sizin yerinizde olsam karısı ve çocuğuyla ilgilenirdim. Ödenmemiş bir sürü hastane masrafından başka hiç bir şey bırakmadı onlara.
Ele deixou-as com um monte de contas médicas por pagar... e pouca coisa além disso.
Ve ben sizin yerinizde olsam... kollarımı sıvayıp gider... ve o bardağı bulurdum.
Se estivesse no seu lugar, arregaçaria as mangas e iria ao local das provas procurar esse copo.
Sizin yerinizde olsam buna şey demezdim. Güvenli seks.
Agora bem, isso não é o que se chama....... sexo seguro.
Sizin yerinizde olsam, Brucie'ye dikkat ederdim kızlar.
Teria cuidado com ele, se fosse a vocês.
Bayım, sizin yerinizde olsam, teslim olur ve anlaşmaya çalışırdım.
Se eu fosse o senhor desistiria, submeteria e refletiria.
Sizin yerinizde olsam, ben de kesinlikle böyle yapardım!
Eu faria a mesma coisa no seu lugar.
O halde sizin yerinizde olsam harekete geçerdim.
Se fosse a si, ia andando.
Sizin yerinizde olsam, tüm radyo vericilerini kapalı tutardım.
Por isso, é melhor desligarem os vossos rádios.
Sizin yerinizde olsam o küçük kalbimi buna hazırlardım.
Se fosse a si prepararia esse coraçãozinho.
Oh, sizin yerinizde olsam babamın hataları için.. bu kadar endişelenmezdim, Agent Topolsky.
Eu não me preocuparia demasiado com os erros do meu pai se fosse a si, Agente Topolsky.
Sizin yerinizde olsam, köşeyi döner ve merdivenlerden yukarı çıkardım.
E se eu fosse a si, ia à volta pela esquina, e usava as escadas lá para cima.
Sizin yerinizde olsam- - Ama o siz değil.
- Por isso, se fosse a vocês- - - Bem, ele não és tu.
Sizin yerinizde olsam bu birliği Parel'e geri götürme riskini alırdım.
Lutei com Blackjack Pershing contra Pancho Villa.
- Sizin yerinizde olsam, ben de aynını yapardım.
E se eu estivesse no seu lugar, faria o mesmo.
Sizin yerinizde olsam hızlı giyinirdim... çünkü burada 30 yıldır yalnızım.
Eu vestia-me mais rápido se fosse a vocês... porque eu estou sozinho nesta cabana há 30 anos.
Sizin yerinizde olsam tatilimi şimdiden planlamazdım.
Eu cá não marcaria já as férias.
Sizin yerinizde olsam dilekçe yazardım efendim.
Se fosse a si escrevia uma carta.
Ama eğer sizin yerinizde olsam, enerjimi müziğe harcayıp bunun dışında liseliler gibilere de çalma şansını değerlendirirdim.
Mas se fosse eu, aplicava a minha energia na música. Senão, terão sorte se puderem tocar no baile de finalistas.
Sizin yerinizde olsam, babamın işe alınmasını tekrar düşünürdüm.
Se fosse a si, reconsiderava a situação de emprego do meu pai.
Siyah tenlerin birbirine kavuşması... Sizin yerinizde olsam, işler iyice kızışmadan hemen terk ederdim burayı.
negros transando e se fosse você sairia agora antes que as coisas fiquem nojentas!
Sizin yerinizde olsam bu gece tekrar dışarı çıkmayı düşünmezdim.
Se eu fosse você não voltaria aqui essa noite.
Sizin yerinizde olsam, erkek arkadaşlarından birine bakardım, barmen olana.
Eu investigaria um dos seus amigos... Um empregado de bar.
Bakın ikinize de ne diyeceğim. Sizin yerinizde olsam, Her şeyimi Max Baer'e oynardım.
Ouçam, digo a ambos que, no vosso lugar, apostava tudo no Max Baer.
Sizin yerinizde olsam burada çok kalmazdım, bayan.
Não ficava aqui, se fosse a você, menina.
Sizin yerinizde olsam... bunu sizi denediğine yorardım.
E se eu fosse qualquer um de vocês, consideraria isto como um teste.
Frenleri geçen yaz hallettim,... ama sizin yerinizde olsam kışın,... kar yağmadan önce gidip kontrol ettiririm.
Os travões substituí-os no verão passado, mas com os Invernos rigorosos, se fosse a vocês, ia verificá-los antes de começar a nevar.
Sizin yerinizde olsam kovboy dostlarım, beyaz bayrak sallamayı düşünmezdim bile.
Se fosse a vocês, cowboys, não acenaria a bandeira branca.
Demek istediğim, sizin yerinizde olsam, ben de benimle arkadaş olmak istemezdim.
Quero dizer, se eu fosse vocês, não queria ser meu amigo, sequer.
Sizin yerinizde olsam, bunun gerçekten aptalca olduğunu düşünürdüm.
Se eu estivesse no vosso lugar, acharia isto muito estúpido.
bunu sizin yerinizde olsam da yapamazdım.
- Eu não faria isso se fosse você.
Sizin yerinizde olsam, evet, endişelenirdim.
Por isso, no seu lugar, preocupar-me-ia.
- Hanımefendi sizin yerinizde olsam öğretmeniyle bir konuşurdum.
Já não fizeste que chegue por um dia?
Sizin hakkınızda bildiklerimle, yerinizde olsam beni üzmemeye çalışırdım.
Comigo a par da operação, no teu lugar... preocupar-me-ia comigo.
Sizin yerinizde ben de olsam aynı şeyleri hissederdim.
Eu sentiria a mesma coisa em seu lugar.
Ben sizin yerinizde olsam, önce bu bilgiyi nasıl kullanacağımı düşünürdüm.
Se fosse você, pensaria no que haveria de fazer com respeito a isso.
Sizin yerinizde ben olsam, bir süre çocuklara göz kulak olacak birini bulurdum.
Talvez deva considerar.. ... contratar alguém para tomar conta das crianças por um tempo.
Sizin yerinizde olsam süitime geri döner, bir kaç kadeh...
No seu lugar, voltava para a suite, aproveitava uns copos de Bollinger, provava um pouco de caviar.
yerinizde olsam 36
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
sizinki 37
sizinleyim 24
sizin derdiniz ne 30
sizin gibi 99
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
sizinki 37
sizinleyim 24
sizin derdiniz ne 30
sizin gibi 99
sizin için 164
sizindir 39
sizinle mi 26
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizinle gelebilir miyim 36
sizin için ne yapabilirim 426
sizinle biraz konuşabilir miyiz 19
sizin neyiniz var 74
sizinle geleyim 25
sizindir 39
sizinle mi 26
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizinle gelebilir miyim 36
sizin için ne yapabilirim 426
sizinle biraz konuşabilir miyiz 19
sizin neyiniz var 74
sizinle geleyim 25