Tekrar düşündüm de translate Portuguese
175 parallel translation
Durumumuz hakkında tekrar düşündüm de, yaptıklarım gerçekten gurur duyulacak şeyler değil.
Estava a pensar na nossa situação e não estou nada orgulhoso das minhas atitudes.
- Tekrar düşündüm de kendim sararım.
- Pensando bem, eu embrulho-o.
Tekrar düşündüm de, iyisi mi soğuk duş yap.
Chad, sinto-me só. Quero conversar com alguém.
Tekrar düşündüm de, deneme süreci iyi olur.
Pensando bem, um periodo de experiencia seria bom.
Tekrar düşündüm de aslında bunu...
O meu bom senso diz-me que não posso...
Tekrar düşündüm de, burası kahvaltı köşesi için iyi bir yer olur.
Pensei que aqui atrás seria um bom lugar para tomar o pequeno-almoço.
Tekrar düşündüm de, bir daha buraya gelmek istemiyorum.
Pensando melhor, acho que nunca mais quero aqui voltar.
Dinleyin beyler, tekrar düşündüm de, o kadar ilgimi çekmiyor.
Bom, pessoal, pensei melhor e não estou interessado.
Ya da tekrar düşündüm de biraz büyük bir tek olsun.
Mas pensando melhor, pode ser um simples. Com um grão extra.
- Tekrar düşündüm de üç katı, kulağa çok paraymış gibi geliyordu, Bud.
- Estou a aguentar. O pagamento a triplicar cheirava a muito dinheiro, Bud.
- Tekrar düşündüm de, bir tane yeter.
- Pensando bem, nomeia una.
Tekrar düşündüm de, belki de öyle değildir.
E daí... talvez não.
Tekrar düşündüm de, kesinlikle haklısınız.
Agora que o penso, tem toda a razão, Comandante.
Tekrar düşündüm de... Belki de benim tırnaklarımı yapmamalısın.
Pensando bem não sei se quero que mas arranjes.
Hayır, tekrar düşündüm de, bu onlar için çok önemli.
Não, pensando bem isto é demasiado importante para eles.
Tekrar düşündüm de ben söylerim.
Pensando melhor, digo-lhe eu.
Tekrar düşündüm de.
Pensando bem...
Bunu düşündüm, ve sonra tekrar düşündüm de... ben en iyi Amerikan romanını okumak bile istemiyorum ki.
Pensei nisso, mas depois pensei nem sequer quero ler o grande romance americano.
Tekrar düşündüm de, sen Tuvok ile daha iyi vakit geçirirsin.
Pensando melhor, Você e Tuvok tenham uma boa viagem.
- Tekrar düşündüm de, o kadar da komik değilmiş.
Pensando melhor, não é assim tão engraçado.
Tekrar düşündüm de sarı seni biraz aptal gibi göstermiş!
Mas eu pensaria melhor nesse amarelo. Está a parecer um bocadinho Hepatite B.
Tekrar düşündüm de, bunu tam bir bahis yapalım.
Pensando bem, aposto o dólar todo.
- Tekrar düşündüm de, burada kal.
- Fica por perto. - Riley, eu...
Tekrar düşündüm de, yak onu.
Pensando melhor, queima isso.
Tekrar düşündüm de, kimin ikinci bir şapkaya ihtiyacı var ki?
Pensando melhor, quem precisa doutro chapéu?
Pekala, tekrar düşündüm de, yalnız gideceğim.
Pronto, pensando bem, vou sozinho.
Tekrar düşündüm de, sadece sunuma konsantre olalım.
Pensando melhor, vamo-nos concentrar na apresentação.
Tabii, hepimiz büyük bir aile gibi aynı evde yaşayabiliriz ama tekrar düşündüm de, sizi dışarı atıyorum.
- Como queiras. Podemos viver todos juntos, como nas novelas. Pensando bem, vou expulsar-te a ti.
Yapmış olduğunuz teklifi tekrar düşündüm bunun için size müteşekkirim, ve memnuniyetle kabul ediyorum.
Reconsiderei a proposta que me fez e aceito-a de bom grado.
Polise gitmeyi tekrar düşündüm. Onda anahtarım vardı ve kanunsuz bir şekilde evime girmişti. - Evet, bu doğru.
Voltei a pensar na Polícia visto que ele tem uma chave do meu apartamento e entrou de forma ilícita.
Tekrar başka şeyler düşündüm... tatil, bisiklet gezisi... çiçekli kızlar.
De novo, pensar noutra coisa. As férias, a Bretanha, um passeio...
Tekrar çalışmaya başlamayı düşündüm fakat Mel geldiğinde evde olmak istiyorum.
Pensei em voltar a trabalhar... mas eu gosto de estar em casa quando Mel chega.
Onları tekrar programlayarak uzun mesafeden lazerlerini kodlayabileceğimi düşündüm.
Achei que tinha conseguido uma maneira de os reprogramar a partir de grandes distâncias, usando feixes de laser codificados.
Tamirhanede vardı bir tane uygun olan. ben de tekrar çalışmasını duymak isteyebilirsiniz diye düşündüm.
Eu tinha o adequado na oficina, então, achei que gostaria de o ouvir a trabalhar novamente.
Caroline'i tekrar görmek için can atıyordum. Pek belli etmese de onun da sevindiğini düşündüm
Ansiava rever a Caroline e pensei que ela gostasse de me ver, mas mostrou-se retraída.
Bayan Vogler dışarıyı seyretmek ister diye düşündüm... sonra perdeleri tekrar kapatırım.
Talvez goste de ver o escurecer. Posso fechá-las mais tarde.
Bir muhabirin aldığı maaşla bu evi yapamayacağımızı düşündüm ve tekrar çalışmaya başladım.
Sobrinho, nao conseguimos arranjar decentemente a casa com salário de jornalista, por isso vendi umas coisas.
Onları şaşırtırsam... beni tekrar işe alırlar diye düşündüm.
Calculei que, se os deslumbrar, terão de me readmitir.
Olanları tekrar değerlendirmen için ikinci bir şansa ihtiyacın olduğunu düşündüm.
Eu pensei que merecias uma segunda oportunidade de pensares nisto novamente.
Yani, tecritte çürümesini senden daha çok istediğim birisi yok, ama düşündüm de seni tekrar Em City'ye göndereceğim.
Não, não há ninguém a quem preferiria ver apodrecer-se em solitário mais que você, mas penso que devolverei ao Em City.
Kızarmış tavuğu tekrar düşündüm.
Tive de repensar a galinha frita.
Baharda babam bir bilet daha gönderdi. Ben de New York'a gidebileceğimi düşündüm tekrar.
Quando o meu pai me mandou outro bilhete nessa Primavera, pensei que poderia voltar para Nova York.
Düşündüm ki seni tekrar Gracey Malikanesine geri getirtmek, sana hatırlatır.
Eu pensei certamente, ao trazer-te de volta à Mansão Gracey ajudar-te-ia a recordar.
sadece iyi olacağını düşündüm, biraz bacaklarımızı çalıştırırdık... sen de bana kargoya giriş nasıl yapılıyordu tekrar gösterirdin.
Só pensei que seria bom se esticássemos as pernas. E que poderia mostrar-me como fazer a sequência de entrada no cofre novamente.
Nerede olduğumu bilmiyorum. Çok karanlık ve karlıydı. Tekrar buzulda olduğumu düşündüm.
Estava uma escuridão total e a nevar, e eu pensava que estava outra vez no glaciar, ou pensava que estava num parque de estacionamento, e tinha levado uma sova, e depois deixava-me levar outra vez.
Shran'ın onu tekrar görmekten mutlu olacağını düşündüm.
Achei que o Shran gostaria de vê-la novamente.
Düşündüm de, belki tekrar ortak olabiliriz.
Lembrei-me de que podíamos voltar a trabalhar juntos.
Sanırım hep ara verip tekrar denerim diye düşündüm.
Acho que sempre pensei em tirar um tempo e tentar de novo.
Evet, düşündüm de belki çocuğu beraber büyütmeliyiz, ve biz tekrar beraber olmalıyız.
Sim, acho que talvez devêssemos criar o filho juntos, que deveríamos voltar a viver juntos.
Keşke tekrar çevirebilsem diye düşündüm. Belki daha farklı bir yıldıza inderdim ve...
Pensei que se girasse a chave outra vez, talvez talvez... pudesse aterrar noutro espaço estrelar e desejá-lo de volta.
Şansımı tekrar denemeyi düşündüm.
Lembrei-me de arriscar.