English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Y ] / Yalnız bırak beni

Yalnız bırak beni translate Portuguese

1,794 parallel translation
Yalnız bırak beni.
Portanto, deixa-me em paz.
Hayır, yalnız bırak beni!
Não, deixa-me em paz!
Yalnız bırak beni!
Deixa-me em paz.
Yalnız bırak beni.
Deixa-me só.
Ailemle, kardeşlerimle, sanki, "Hepiniz, beni sadece yalnız bırakın." gibiydi.
Com a minha família, os meus irmãos, era do género "Deixem-me em paz!"
Pekala, beni yalnız bırak.
Deixa-me em paz. Deixa-me em paz.
Tanrım Iggy, beni yalnız bırak, tamam mı?
Jesus, Iggy, deixa-me em paz, sim?
Beni çocuklarla yalnız mı bırakıyorsunuz?
Vai-me deixar sozinha, com as crianças?
Ve genellikle insanlar beni yalnız bırakır.
E geralmente as pessoas deixam-me em paz.
Bir şey söylemek istiyorsan, söyle ve beni yalnız bırak.
Se tens algo a dizer, diz-me e deixa-me em paz.
Beni yalnız bırak Gary.
Deixa-me em paz, Gary.
Beni yalnız bırak, olur mu?
Deixa-me em paz, ok?
Beni yalnız bırak!
Deixe-me em paz!
Ben donanmadayken, her gün saatlerce golf oynamayı seven bir doktorun yanında çalışıyordum. Beni yalnız bırakınca tıbbi işlemler yapardım. Yani karar vermem gereken bir konumda bulunmaya alışkınım ve...
Na Marinha, trabalhei com um médico que adorava jogar Golfe, horas e horas seguidas, todos os dias, e até praticava certos actos médicos quando ele me deixava no consultório, por isso, estou habituado a lugares onde há que tomar decisões e...
Bana dokunma, beni yalnız bırak.
Não me toques, deixa-me em paz.
- Beni yalnız bırak.
- Deixem-me em paz.
Bak. Beni yalnız bırak.
Olha, deixa-me sozinha, OK?
- Beni yalnız bırak!
- Deixe-me em paz!
- Beni hep yalnız bırakıyorsun.
- Sempre me deixa sozinha.
Çocuklar, annenizle beni yalnız bırakır mısınız?
Crianças, a mamã e eu temos que ter uma conversa em privado.
Dizüstü bilgisayar, güvenli bir hat, bir de beni yalnız bırakırsanız iyi olur.
Preciso de um portátil, uma linha segura e alguma privacidade seria útil.
Yalnız bırakın beni, lütfen.
Deixa-me em paz, por favor.
Beni ve anneni yalnız bırak.
Tu deixas-me a mim, à tua mãe.
Beni yalnız bırak!
Deixa-me em paz!
Beni biraz yalnız bırakın.
Dá-me alguma privacidade. Ok, chefe.
Eğer beni yalnız bırakırsanız, memnun olurum.
Ficaria agradecida se saísse.
Beni bir kaç dakika, yalnız bırakır mısınız?
Por acaso conseguem dar-me uns minutos sozinho?
Beni yalnız bırak.
Deixa-me em paz.
Birisi görmeden beni yalnız bırak.
Vai-te embora, antes que alguém veja.
Beni yalnız bırak.
Por favor deixe-me sozinho
Beni yalnız mı bırakıyorsunuz?
Você está me deixando sozinha aqui
Beni yalnız bırakın yoksa sonunuz Kateb'e benzer...
Se não deixam de me lixar vão acabar como o Kateb.
- Beni yalnız mı bırakıyorsun?
- Está me deixando sozinha?
- Beni yalnız bırak.
- Deixa-me em paz.
Mülkümden çık ve beni yalnız bırak.
Fora da minha propriedade. Deixe-me em paz.
Şimdi beni yalnız bırakın, yalnız kalmak istiyorum.
Deixem-me, agora. Desejo ficar só.
Beni de yalnız bırak goblin!
E deixa-me em paz seu duende
- Beni yalnız bırak!
Foda-se, deixem-me em paz!
Beni yalnız bırakın.
Deixe-me em paz.
Beni yalnız bırak.
Deixa-me em paz, estou indolente.
Beni yalnız bırak.
Deixa-me em paz...
Beni yalnız bırak.
Deixa-me.
Beni onunla yalnız bırakın,...
Me deixe sozinho com ele. Farei ele falar.
O zaman beni yalnız bırak, çalışıyorum.
- Não. Vais contar?
Bazen beni yalnız bırakıyor ve nerede olduğunu bilmiyorum.
Às vezes dou por mim aqui sem saber onde ela está.
Lütfen, beni yalnız bırak.
- Por favor, deixe-me em paz.
- Beni yalnız bırak.
- Deixa-me sozinho.
Hadi beni artık yalnız bırakın, olur mu?
Então deixa-me sozinho.
Beni yalnız bırak Wheeler.
Queres saber, Wheeler? Deixa-me em paz!
Beni yalnız bırak Cohen.
- Deixa-me em paz, Cohen. - Pessoal.
Artık beni yalnız bırakır mısın?
És capaz de me deixar em paz? Por favor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]