Şarkı söylüyor translate Portuguese
593 parallel translation
- Bazen ıslık çalıyor. - Ve şarkı söylüyor.
- Às vezes, assobia.
Okula gidiyor, şarkı söylüyor, dans ediyor.
Ela estuda, canta e dança.
İyi şarkı söylüyor.
Canta bem.
Kız şarkı söylüyor.
A rapariga está a cantar.
- Sen şarkı söylüyor gibiydin.
- Tu estavas como que a cantarolar.
Şarkı söylüyor.
- Não, Tarzan.
Sevgililer şarkı söylüyor.
México Apaixonados a cantar
Neden o benden iyi şarkı söylüyor?
O que o faz cantar melhor que eu?
Lano hep şarkı söylüyor!
O Jano está sempre a cantar... Ainda é novo.
Sancaklar rüzgarda dalgalanıyor, güneşte yanmış erkekler coşkuyla şarkı söylüyor, Atlar sıçrıyor, ayakkabılar vuruyor!
Estandartes esvoaçando alegremente, homens bronzeados cantando energicamente, cavalos empinando-se...
Sadece bir çift arkadaş şarkı söylüyor.
Apenas um par de amigos cantando.
O perdenin arkasında şarkı söylüyor olacak, ve ben de önünde... - Filmdeki gibi mi?
Ela vai cantar aí atrás, e eu estarei na frente... como no fime?
# Şarkı söylüyor yalnızca # # Şarkı söylüyorum yağmurda #
"Cantando... " Apenas cantando sob a chuva...
Herhalde bir zepline binip Amerika'ya kaçıyorlar..... ve herkes çılgınca şarkı söylüyor.
Penso que fogem para a América num zepeIim com todos a cantarem que nem loucos.
Tüm gece niye şarkı söylüyor sanıyorsun?
Não pense que ela canta no salão por nada.
O burada Sebo için şarkı söylüyor.
Ela canta aqui para o Cibo.
- Annem şarkı söylüyor!
- É a minha mãe, cantando!
Çanlar çalıyor, çiçekler açıyor, melekler şarkı söylüyor.
Tocam sinos, desabrocham flores, cantam anjos.
Siz sayın konuklarımız sıradaki delikanlının... burada fazla kalmayacağına üzüleceksiniz, çünkü çok güzel şarkı söylüyor.
Os convidados do estado lamentarão... que o seguinte cantor termine sua sentença logo... porque canta muito bem.
Laury çok iyi şarkı söylüyor.
Laury é uma muito boa cantora.
Burada her şey şarkı söylüyor.
Tudo aqui está a cantar!
Sahnede şarkı söylüyor, dans ediyor, rol filan yapıyorsunuz.
Sobe ao palco e dança, representa, faz tudo.
Şarkı söylüyor, dans ediyor ve kutlama yapıyorlar.
Estão a cantar, a dançar, a beber e a festejar.
Burada şarkı söylüyor.
Ela canta aqui.
Şimdi Ruslar şarkı söylüyor.
Agora os russos cantem.
Bay Berle, küçük kızım şarkı söylüyor.
Sr. Berle, a minha filhinha canta.
Herkes şarkı söylüyor
Toda a gente canta
Aşçı şarkı söylüyor.
- A cozinheira esta cantando.
Ama kim şarkı söylüyor?
Mas quem está a cantar?
- Orkestrayla şarkı söylüyor.
Onde está ele? Cantando com a banda.
Rüyalarımda gelip bana şarkı söylüyor.
Caminha e canta nos meus sonhos.
Dinleyin bakın, Maviş şarkı söylüyor!
Ouçam só o Blue.
sanki bulutların üstünde yürüyormuşuz gibi... ağaçlar ve çiçekler şarkı söylüyor... bu kadar güzel bir günün doğuşunu görebildiğim için... ne kadar da şanslıyım... bu harika duyguyu kim alır?
até parece que andas no ar ouço árvores e flores cantar que sorte que é poder estar vivo para ver um dia destes a raiar quem me compra esta alegria?
- Şarkı mı söylüyor?
- Ele canta?
# Bu mevsim herkes yeni bir şarkı çalıyor, söylüyor.
E nós sabemos que é essa a razão Porque todos nesta temporada
Aynı kızlar aynı sahnede aynı şarkıyı söylüyor.
As mesmas raparigas, a mesma canção, o mesmo palco...
Gökyüzü mavi ve tarla kuşları şarkı söylüyör... ve derelerin suyu çoğalıyor.
O céu está azul, e as cotovias estão a cantar... e os ribeiros estão cheios.
Kız arkadaşı orada şarkı söylüyor.
A sua namorada vanta lá.
Neden Maurine benim şarkımı söylüyor?
Por que canta a Maurine a minha canção?
Hala o şarkıyı söylüyor musun?
Ainda canta aquela canção?
Cevap vermedin. Hala söylüyor musun o şarkıyı?
Não disse se ainda canta a canção que ele amava.
Bir buket Amerikan güzeli, Güzel Holly gül goncası gibi aralarında Gül şarkısını söylüyor.
Um buquê de beldades americanas, com a bela Holly como botão de rosa, cantando "Só uma Rosa".
Bu şarkıyı söylüyor musun, söylemiyor musun?
Vais cantar esta cancao ou nao?
- Faro, bize neşeli şarkılar söylüyor.
- Faro ladra como os anjos.
İşte Vince Everett Treat Me Nice adlı şarkıyı söylüyor. Plak, yeni kurulan Laurel şirketinden çıkmış.
Aqui está, Vince Everett cantando "Me trate bem"... da nova companhia Laurel.
"İsa adına şarkılar söylüyor"
Ele canta tão docemente acerca de Jesus Cristo.
Artık her gün içeri giriyor ve kabinimin dıışında öylece duruyor, ıslıkla noel şarkıları söylüyor.
Por que, todos os dias, ele entra e fica bem perto do meu guichê, assobiando canções de natal.
- Sabah 9'da aşk şarkıları söylüyor.
- Canta canções de amor às 9 da manhã.
Çiçekler ve ölüm hakkında hüzünlü şarkılar söylüyor. Bir tanesi de boğa hakkında.
Apenas canta canções tristes sobre flores, morte e uma sobre um touro.
Stumpy sadece trombon çalmıyor, aynı zamanda şarkı da söylüyor.
O Stumpy não só toca trombone, mas também canta.
İyi geceler tatlı prens ve meleklerin uçuşları dinlenenlere şarkılar söylüyor.
"Boa noite, doce Príncipe, e vôos de anjos cantando o vosso descanso." Willie!
şarkı söylüyorlar 17
söylüyorum 133
söylüyorsun 17
söylüyor 24
söylüyorum sana 22
söylüyorum işte 19
söylüyorum size 22
şarkı 121
şarkılar 16
şarkıcı 23
söylüyorum 133
söylüyorsun 17
söylüyor 24
söylüyorum sana 22
söylüyorum işte 19
söylüyorum size 22
şarkı 121
şarkılar 16
şarkıcı 23