English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bar

Bar translate Russian

15,201 parallel translation
- Barımızın ismini bilmiyor musun?
как называется наш бар? - Почему у нас нет...
Belki, ben de sizin barınıza uğrarım.
Может и я как-нибудь загляну к вам.
Barımızı değiştirmeye niye bu kadar isteklisin?
Почему ты так хочешь изменить наш бар?
Onların barını mahvediyor olmalıydık.
Мы должны испортить ее бар.
Sadece, belki "modaya uygun bar" olarak değiştirebilirsin.
- Это.. возможно просто измени на "трендовые" бары.
Veya "modern bar."
- Или "хитовые" бары.
Barın peşine düşeceğiz. Tabii ki, vajinadan bahsettiğin aklımın ucundan bile geçmedi.
Попозже мы пойдем в бар. что ты говоришь о вагине.
Bar.
- Бар. - Ба...
Biz de bir balık alıp, barın havalandırmasına koyduk.
Мы взяли рыбу и засунули ее в их вентиляцию.
Anlayacağın ; barımıza saldırdığını düşündük.
что ты разгромила в наш бар.
Bu bar aşırı kötü. En sevdiğin bar Presh gibi olmadığı için üzgünüm. En sevdiğim barın Phuket'deki Heshe's Tango olduğunu biliyorsun.
- Этот бар такой безобразный. что мой любимый бар - "Танго Хеше" на Пхукете.
Griffin bizim barımız.
- Это... "Гриффин" - это наш бар.
Connie pamağını bile kıpırdatmadan tüm barı boşalttı.
даже пальцем не пошевелив.
Ama bu barın senin süslü barının asla sahip olamayacağı bir şeyi var.
но в этом баре будет что-то чего никогда не будет в ваших фантастических заведениях.
Hayır, ona asla sahip olmayacağız. Tabii ki bu barın ne kâr ne de zarar etmesinden gurur duyuyorum, ama bence daha iyisini yapabilirsin.
у нас никогда этого не будет. но я думаю что ты можеш и лучше.
Hey, Connie... Bu blok üzerinde tek valesi olan senin barın değil,
Конни... приступайте немедленно.
Sene 1884'de Wyatt, James Byers isimli rüşvetçi bir bar sahibini öldürdü.
Так, в 1884 Уайатт убил коррумпированного владельца салуна по имени Джеймс Байерс.
- Gus, bar için teklif alıyor.
Гас предлагают продать бар.
- Gus'ın barını çaldın.
Ж : - Ты украл бар Гас.
Bu hıyarı cehenneme gönderip favori barımda ucuz içki saati vermesini engellemek...
Отправим козла обратно в ад и не дадим ему устраивать счастливые часы в моем любимом баре.
Pekâlâ, bak, Shorty'nin Barı'na sızmanızı kaçırdığım için üzgünüm.
- М : Прости, что пропустил ваше проникновение в "У Коротышки".
Evet, neden Shorty'nin Barı'nı aldı?
И какой у него новый план побега? М : да, зачем покупать "У Коротышки"?
Ama barın kilitlenir kapıları var ve genellikle insan sivillerle dolu.
М : Но у бара есть двери, которые можно запереть и он часто полон мирных жителей.
Bizler barışsever insanlarız.
М : - Мы мирные люди.
Bu yerin barışçıl insanlarına ihanet ettiniz.
Вы предали мирных жителей этого места.
Barınak bulması için yardım ettim.
Помогла найти ему убежище.
- Alt caddedeki içecek bar.
Джус-бар вниз по улице.
Bu saçma meyve suyu barında kmlerce uzaktayım şimdi.
А теперь я в этом дурацком джус-баре в 5000 километрах оттуда.
Bu sözüm ona tartışma, yanan dışkı emojisi barındırıyor.
Эта так называемая дискуссия включала в себя эмодзи горящей кучки какашек.
Brooklyn'deki O'Malley's barında.
В пабе "О'Мейли" в Бруклине.
- Bilmem, bar olur mu?
Ну не знаю, может в бар?
O dosyalar kişiye özel ve gizli bilgiler barındırıyor.
Те файлы содержали частную, конфиденциальную информацию.
Tamam, korkup kaçmayanlara söylüyorum aslında barış için geldim.
Ладно, говорю для тех, кто так и не напугался, я на самом деле пришёл с миром.
Barın arkasında dur.
Оставайся за баром. Оставайся за баром!
Çoğu filmler ya bolca seks ya da bolca şiddet barındırır.
Большинство фильмов класса Б показывают насилие или секс.
Dan'le barıştık.
Мы с Дэном помирились.
Yeniden barışmak gibi bir boş beklentin olmasın.
Чтобы исключить ложные надежды на примирение.
Belki de savaşmak yerine barışmalısın.
Может, тебе стоит потакать ей, а не подавлять.
Barın diğer ucundaki genç kadın...
Молодая женщина за барной стойкой.
Yakıt, yiyecek barınma, kış kıyafetleri... Bir iki tane de intihar bombacısı yeleği.
топливо, еда, жилье и зимняя одежда.
"Almanlar ve Amerikalılar, Halk Kurtuluş Ordusu'nun azılı mensubunu barındırmak için iş birliği yapıyor."
Немцкие службы сотрудничали с американскими, скрывая беспощадного генерал-майора Народно-освободительной армии.
Tüm büyük yerleri denedik. Parkın dışı, polis merkezi kaldığımız motel, bu bar.
Мы проверили все людные места вокруг парка - полицейский участок, мотель - клоповник, где мы остановились, этот бар.
Tanrım, barınak oldun bize kuşaklar boyunca.
СВЯЩЕННИК Господь, Ты наше прибежище из поколения в поколение.
- Bar için özel içkiler hazırlıyorum.
Делаю фирменные коктейли для бара.
Bar vardiyası konusunda ne yapmalıyım?
Так... а что мне делать с проблемой его дежурства в баре?
Dün gece barı sen kapattın.
Ну, ты вчера закрывал.
Barı kapatmam gerekiyordu.
Э, я закрывался, и...
Barı açmadan toparlarım.
И я уберу их до открытия.
Ve barı kapatmakta çok iyisin.
А ты обычно идеально закрываешь.
Bobo, Shorty'nin Barı'nı satın aldı.
М :
En yakındaki barı bir dene.
В ближайшем баре.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]