Duygularını anlıyorum translate Russian
41 parallel translation
- Tabii, duygularını anlıyorum.
- Понимаю, что ты чувствуешь.
- Onbaşı, duygularını anlıyorum. Ama bunun sana yapılan suçlamalar ile bir ilgisi yok.
Я вас понимаю, но это не связано с нынешним обвинением.
Duygularını anlıyorum, Charley.
Но я знаю, что ты к ней испытываешь, Чарли.
Duygularını anlıyorum.
Я точно знаю что вы чувствуете.
Duygularını anlıyorum, Binbaşı, ama yardım edebileceğimi düşünmüyorum.
Вы мне сипатичны, майор. Но я не думаю, что смогу помочь вам.
McClane'e karşı olan duygularını anlıyorum, ama inan bana, o pislik bunlara değmez.
Я разделяю твои чувства к МакЛейну. Но верь мне, он не заслуживает к себе такого внимания.
Niles'ın duygularını anlıyorum.
Представляю, что Найлс чувствует.
Duygularını anlıyorum, baba, ama artık yaşına göre davranman gerek.
но пора вести себя согласно возрасту.
- Duygularını anlıyorum.
Я понимаю твои чувства.
- Sinemaya olan duygularını anlıyorum.
Ну, я понимаю тебя на счет кинотеатров.
Duygularını anlıyorum.
Понимаю, что ты чувствуешь.
Duygularını anlıyorum.
Я понимаю твои чувства.
Bu konudaki duygularınızı anlıyorum, ama siz de benimkileri anlayın.
Послушайте... Мр. Мияги,...
Bak... Haksızlığa uğrayan kişilerin duygularını paylaşmanı anlıyorum.
Послушайте.... я понимаю что Вы привыкли сочувствовать побеждённым.
Duygularınızı anlıyorum.
Я понимаю ваши чувства.
Duygularınızı çok iyi anlıyorum..... ve benimkilerden de utanıyorum.
Я отлично понимаю ваши чувства и мне остается только устыдиться своих собственных.
Duygularınızı anlıyorum.
Я понимаю, что вы чувствуете.
Duygularınızı anlıyorum.
Я понимаю, что Вы сейчас чувствуете.
Duygularınızı gayet iyi anlıyorum.
Я пoнимaю, чтo вы чyвcтвyeтe.
Sayın Büyükelçi, duygularınızı anlıyorum... Tüm saygımla General, anladığınızı sanmıyorum.
Господин посол, я понимаю ваши чувства Со всем уважением, генерал, я так не думаю.
İnanın duygularınızı anlıyorum Sayın Büyükelçi.
Я понимаю ваши чувства, господин посол, поверьте мне.
Ve babaanneliğin karmaşık duygular yaratmasını anlıyorum. Ama lütfen bunları bizim problemimiz haline getirme.
И я понимаю, что становиться бабушкой влечет за собой очень сложные чувства, но, пожалуйста, не делай это нашей проблемой.
Kira'yı kurtarıcıları olarak gören insanların duygularını da anlıyorum. Ben her zaman zayıftım... Ama ben bir polisim!
и в тоже время я - офицер полиции!
Hanımefendi, duygularınızı anlıyorum.
Мадам, Я симпатизирую вам...
Anlıyorum. Duygularını serbest bırakmalısın.
Я понимаю.
Ve duygularınızı anlıyorum.
И я понимаю ваши чувства.
Mia, şu anda duygularının altında ezilmiş olmanı anlıyorum...
Миа, я понимаю, что сейчас вас... переполняют чувства...
Duygularınızı anlıyorum. Pasaportunuzu almalıyım.
Мне понятны ваши чувства но попрошу ваш паспорт.
Ama, Kırık duyguların ne olduğunu anlıyorum.
Но я понимаю каково это, быть разбитой внутри.
Duygularınızı anlıyorum efendim. Gerçekten. Ama hastalarını önceliğini kurtulma olasılığı göre belirleriz- -
Но мы отдаем приоритет пациентам, основываясь на их шансах на выживание, не...
Anlıyorum. Biz bir aileyiz ve ailelerin konuşması önemlidir ve duygularını içinde tutmak berbatlık hissini daha berbat bir hale getirir.
Мы семья, и в семье важно разговаривать, а если держать все в себе - будет только хуже.
Oyundan dikkatinin dağılmasını istedin, seni anlıyorum ama duygular?
Стремление получить удовольствие от игры, я понимаю его, но чувства?
İçinizden bazılarının bu olaydaki rolleri hakkında karmaşık duygular içinde biliyorum. Bunu anlıyorum.
Я знаю, что некоторые из вас испытывают смешанные чувства относительно вашей роли в этом, и я могу это понять.
Sizin bir aşk-nefret ilişkiniz olduğunu anlıyorum ama çoğu insanın duyguları sıralı olur.
Я понимаю, ребята, что ваши отношения полны любви и ненависти, но большинство людей чередует эмоции.
Duygularınıza kapılıp yanlış karar verebileceğinizi anlıyorum bu yüzden meseleyi düşünebilmeniz için size bir hafta süre veriyorum.
Я понимаю, что эмоции могут взять верх над разумом, сэр, так что я подожду неделю, пока вы позволите себе подумать над этим вопросом.
Duygularımın karşılığı olmadığını söylediğinde seni rahat bırakmam gerektiğini şimdi anlıyorum.
Теперь я понимаю, что если ты говоришь, что не разделяешь моих чувств, то это значит, что я должен оставить тебя в покое.
Anlıyorum, Duygularını paylaşıyorum.
Я понимаю и сочувствую этому.
- Sevgili kardeşim. I Duygularınızı anlıyorum.
- Сэр, я понимаю...
Duygularınızı anlıyorum.
Сочувствую.
Duyguların incindi, bunu anlıyorum.
Джой, я понимаю, что тебе больно. Правда.
Duyguların olmasını istemiyorsun sonuçta bir ailen var seni anlıyorum.
Ладно, тебе не нужно никаких чувств. У тебя есть семья.