Kaçmak mı translate Russian
562 parallel translation
Kaçmak mı?
Бежать?
- Kaçmak mı?
Выйти отсюда?
Evet, evet, eminim Jennings'in bir planı vardır, ama kaçmak mı?
Да, да, я уверен, что у Дженнингса есть план, но бежать?
- Kaçmak mı?
- — пасти?
- Komisyondan kaçmak mı zorundaydı?
Он должен предстать перед специальной комиссией?
Kaçmak mı?
Убежать?
Kaçmak mı istiyorsun, Pai Chang-tien?
Ты не нищий, Пай Чан Тинь.
Kaçmak mı?
- Удерём? Да!
Kaçmak mı?
Убежим?
Kaçmak mı?
Побега?
- Kaçmak mı? Zor olan, kurşunu sıkmak.
Убийство - самая сложная часть.
Sen gerçeklerle yüzleşmekten hiç korkmadın ve onlardan benim yaptığım gibi hiçbir zaman kaçmak istemedin.
Действительность вас не пугает. Вы не станете бежать от неё, как я.
Evet, o. Bunu kaçmak için kullanacağımı umuyor.
Надеется, теперь я попытаюсь бежать.
Bu gemiye, beni öldürmek isteyen birinden kaçmak için bindiğimi söylemiştim, hatırladın mı?
Я говорил вам, что я здесь, чтобы ускользнуть от убийцы.
Tüm yaşamımız boyunca kaçmak zorunda kalırız.
Нам придется быть в бегах всю нашу жизнь.
- Kaçmak mı?
- Убежать?
Fakat kaçmak benim uzmanlığım.
Но убегать моя работа.
Ne zaman kendimi ürkek ve sinirli hissetsem, içimden, sokaktaki insanların şapkalarını kapıp kaçmak gelse, çiseleyen bir kasım yağmuru ruhumu ele geçirse, işte o zaman açık denizlere atarım kendimi.
Когда на сердце становится тоскливо, когда хочется без причины сбивать шляпы с прохожих, когда промозглый ноябрь царит в душе, самое время вновь увидеть море.
Kaçmak isteseydim konuşmazdım.
Если бы я хотел убежать, мне не нужно было разговаривать с вами?
Dinle, Amerikan taşrasından kaçmak için Paris'e taşındığımı kabul ediyorum ama bu, benim Fransız geleneklerine hazır olduğum anlamına gelmez.
Послушай, я действительно приехала в Париж из американской глубинки, но это не значит, что я готова принять все французские традиции.
Amerikan işgali üzerine kaçmak zorunda kaldım.
Бежал от американцев.
Annem yeni ölmüştü ve babacığım, oradan kaçmak için Astra gezegeninden iş buldu.
Моя мама тогда только что умерла, а папа хотел уехать. Он получил работу на планете Астра.
Kaçmak, uzaklaşmak zorundaydım.
Мне нужно было бежать, чтобы убраться оттуда.
4 saat içinde kaçmak zorunda olduğumuz bir evrende sıkıştık veya Mr. Spock'un ellerinde ölüm cezasıyla karşılaşacağım.
Мы в ловушке в параллельной вселенной, из которой должны бежать в течение четырех часов, или меня ждет смерть от руки м-ра Спока.
Duygulardan kaçmak için hayatını Medusanların arasında mı geçireceksin?
Вы готовы провести остаток жизни с медузианцами, чтобы избежать человеческих чувств?
- Kaçmak için kullanacağımızı da.
И использовать его для побега.
Bütün bunlar benim yüzümden oldu ama kaçmak zorundayım.
Меня втянули в эту передрягу, но я должен все уладить.
Ben sadece yoldan geçiyordum ve yağmurdan kaçmak için buraya sığındım.
Нет, я просто проходил мимо и решил заглянуть спрятаться от дождя.
Doğru cevapsa kaçmak. K-a-ç-m-a-k, kaçmak.
Правильное решение убежать.
Birçok kez ondan kaçmak zorunda kaldım.
Мне не раз приходилось убегать от него.
Geminizi hazır tutalım mı? Kaçmak için mi?
Мне приготовить ваш корабль?
Umutsuzca kaçmak istedim,... çantalarımı toplayıp, tüymek.
Мне страстно захотелось сбежать, собрать чемоданы и унести ноги.
Bu yüzden evden kaçmak zorunda kaldım.
Так что мне пришлось убежать из дома.
Yaptığım şey... kaçmak ve saklanmak.
Я только это и делал. Убегал и прятался.
Burası 4. koğuştur benim abim. Ya kaçmak lazım ya da başka bir cezaevine gitmenin yollarını bulmak lazım.
Это четвёртая камера, брат.
Sen, baban, kardeşin öldürüp, kaçmak zorunda bıraktığımız sizin gibileri...
Ты, твой отец, твой брат и все, кого мы побили и те, кто сбежал.
Her şeyden kaçmak istiyorum çünkü ben farklıyım.
Я хотела скрыться от них, потому что я изменилась.
Buttercup, yarım saatten az bir süre içinde Humperdinck'le evleniyor bu yüzden tek yapmamız gereken içeri girip düğünü bozmak ve Prenses'i alıp oradan kaçmak.
Сразу итоги. Лютик выходит замуж за Хампердинка меньше, чем через полчаса, так что все, что нам нужно сейчас сделать, это ворваться в замок, остановить свадьбу, украсть принцессу и сделать ноги.
Büyük bir aaraabaa al al ma ma mı mı is is termisin? kaçmak için evet?
Мне приго-го-готовить бо-бо-большую ма-ма-машину?
Buraya cinayet sahnelerinden kaçmak için taşındım.
- Я приехал сюда, чтобы на них не смотреть. - Теперь мы на виду.
Canım kaçmak istiyor ama yapmıyorum.
Чувствую, что хочу убежать, но не убегаю.
Kaçmak için yardımımıza ihtiyacı yoktu.
! Она не нуждалась в нашей помощи.
Kaçmak için ayağa kalktım ama bir şey beni tutuyordu.
Я встаю чтобы убежать но что-то удерживает меня.
Aradığımız huzur değil sadece buradan kaçmak.
Мы ищем не покоя, только побега.
Harika bir partiydi. Kalmayı çok isterdik. Ama korkarım gerçekten kaçmak zorundayız.
Это была чудесная вечеринка и я бы с удовольствием остался и все такое но боюсь, нам нужно спешить.
Taşıdığım mahkum... kaçmak için yangını başlattı.
Тут опечатано. Заключённый, которого я перевозила... он устроил пожар, чтобы сбежать.
Hepsi de kaçmak ister, Dük Hazretleri. Ama en başta kaçanlar, en iyileridir. Tanrım.
Все хотят сбежать, но первыми это делают выносливые.
- Bu adadan kaçmak zorundayım.
Я должен выбраться с этого острова.
Bugün dönmeme izin veriyorlar. Bakarsın yarın başka bir şeyler olur ve ben tekrar kaçmak zorunda kalırım.
Сегодня меня возвращают, а завтра - новое событие и буду вынужден бежать снова.
Sonra, sanırım kaçmak istiyorsun. Duvarın altından bir tünel belki.
Тогда, я думаю, ты хочешь бежать через тоннель под тюремной стеной.
Kaçmak için ağaca mı çıkıyorsun?
Козел.