English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Kî

translate Russian

255,526 parallel translation
Hiç oldu mu ki zaten?
А разве он когда-либо был?
Bir şey almayacaktık ki.
Мы ничего не собирались покупать.
Çantamı aldılar ve sandım ki bana...
И... они отняли мою сумку, и... Я думала, что они собираются...
Ama sonradan öğrendim ki içinde resmen çizburger var.
Но потом оказалось, что они внутри почти как чизбургер.
Bana niye söylemedin ki?
Почему ты мне не рассказал?
Uzun zamandır seninle ilgili o kadar çok şey duydum ki.
Я столько про тебя слышал.
Marx der ki, bütün insanlık için çalışırsak fedakârlıklarımız herkes için faydalı olacağından hiçbir engel bizi alt edemez.
Макс писал, что если работать во благо человечества, любая ноша по плечу, потому что наши жертвы идут на благо всех.
- Bir şey yapmadım ki ben.
Я ничего не сделала.
Ama olay şu ki, yol çalışmaları yüzünden bir türlü nasıl gideceğimi çözemiyorum.
Только штука в том, что они там всё раскопали, и я не могу понять как теперь туда попасть.
Niye soruyorsun ki?
Почему ты меня об этом спрашиваешь?
Düşünsem ne olacaktı ki?
Что... а что если да?
Ne kadar var ki onların...
В смысле, сколько перед тем как они...
- Niye ki?
Почему нет?
Kız arkadaşıma birlikte takılmak isteyip istemediğini niye sorayım ki?
Зачем мне куда-то звать собственную девушку?
Numarasını yutmadın ki zaten.
Ты же не купилась на его действия.
Dedim ki, belki de...
Я думала, что может...
Dünyanın onu mutlu etmek zorunda olduğunu düşünmüyor ki bu ülkede yetişmiş biri için bu hiç de ufak bir başarı sayılmaz.
Она не считает мир своим счастьем, а это редкость среди тех, кто рос в этой стране.
Beni çağırdı ve dedi ki... Bir mesele vardı.
Ну, он вызвал меня и сказал....
Sonra dedi ki, kötü haber ise patronu yani patronumun patronu, o kadar sinirlenmiş ki kovulmamı istiyormuş.
Так или иначе, после этого он сообщил плохие новости : его босс, босс моего босса, так разозлен, он хочет уволить меня.
Ama kimse bana bunları sormaz ki.
Но... никто не спрашивает меня об этом.
- Niye ki?
Почему?
Olay şu ki her gün elimden geldiğince sıkı egzersiz yapmaya başladım.
Дело в том, что... я тренировалась так усердно как могла.
Her vuruşumda o adamın yüzünü hayal ettim..... ve daha çok vurdukça daha iyi hissettim kendimi ta ki bir gün, başka kimsenin bana öyle zarar veremeyeceğini anlayana kadar.
Я представляла лицо того мужика, когда дралась и чем больше я дралась мне было лучше, пока однажды я не поняла, что никто меня опять таким образом не обидит.
Ne bekliyordum ki sanki!
Не знала, чего ожидала.
Nesi var ki?
А что не так?
Yani nükleer bir saldırı sonrası bizi korumak için değilmiş demek ki.
Может это не для защиты нас от ядерного удара.
Emekli olunca demiştim ki...
Когда он вышел на пенсию, я думала, может...
Olay şu ki, bu adam hiçbir şey yapmadı.
Дело в том, что тот человек ничего не сделал.
Olay şu ki bayağı sıkı çalışıyordu.
Дело в том... что он уже для этого постарался.
Ne sorun olabilir ki?
Что может пойти не так?
Bir daha, birilerine nasıl güvenebilir ki?
Как она сможет доверять кому-то снова?
Kıyafetler birbirine yapışmaz ki.
Одежда не прилипает друг к другу.
- Nesi kötüymüş ki?
Ну а что в ней не очень?
Ne diyebilirim ki?
Что сказать?
- John mu, niye ki?
Джон?
Rusya'ya hiç gitmedi ki o.
Он никогда не был в России. Он...
İlk seferinde o kadar çok içki içirdiler ki ayakta zar zor duruyordum.
В первый раз, они дали мне выпить столько, что я едва стояла.
Hayır, nereye gitti ki?
ќ, нет. уда она пошла?
Flynn'e yardım ederken yaptığın şeylerden sonra Rufus neden seninle konuşmak istesin ki?
ƒумаете, – уфус захочет с вами говорить после всего, что вы сделали?
Hayır, dokuz yaşında değilim ki.
Ќет. ћне же не дев € ть лет.
Yani gerçekten, olasılık nedir ki?
Ёто же просто нереально.
Ama gerçek şu ki bu biraz zor.
Ќо на самом деле, это нелегко.
Geçmişteki önemli anlara saldıracaklar, ta ki istediklerini alana kadar.
" будут измен € ть ключевые точки, пока не добьютс € желаемого.
Bir kız dünyayı kurtarmak için daha kaç fırsat yakalayabilir ki?
" асто ли дамам выпадает возможность спасти мир?
Sorun ne ki?
¬ чЄм дело?
- Tabi ki değil.
Пойдемте.
O semtte neden ATM'den para çekiyordu ki?
Почему он снимал деньги с банкомата в том районе?
Tek isteği acı çekmemek ki bal gibi çekecek.
Единственное ее желание сейчас – не страдать, которое она и хочет осуществить.
Temiz görünüyorsam, demek ki malı sulandırıyorsun.
Если я выгляжу чистым, то это потому что ты разбавил партию.
Neyse ki işleri çalkalamak için hala seks yapıyorum.
К счастью, у меня все еще есть секс, чтобы взбодриться.
Richard'ın kalemi var mı ki?
У Ричарда хотя бы есть ручка?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]