Ne söylüyorsun translate Russian
536 parallel translation
Ne söylüyorsun sen?
Что ты говоришь?
Ne söylüyorsun?
Почему ты так говоришь?
Ne söylüyorsun sen?
Как можно сейчас тратить на это время, когда столько дел?
- Ne söylüyorsun?
- О чем ты говоришь? - Их было девять.
- Ona ne söylüyorsun? - Ben beyaz ekmek istiyorum.
- И что ты им сказала?
Bana ne söylüyorsun?
Чего ты хочешь, о чем ты мне говоришь?
- Ne söylüyorsun?
На что ты намекаешь?
Ne söylüyorsun?
Что ты им говоришь?
Ne söylüyorsun, Dean? Jesse'nin Tibetli Lama olduğuna birden inanmaya başladığını mı?
Не хочешь же ты сказать, что ты внезапно поверил, что Джесси - это тот тибетский лама?
Ne söylüyorsun?
Кто ты?
- Sen ne söylüyorsun, Fred?
- Что ты сказал, Фред?
Sen ne söylüyorsun?
О чем ты говоришь?
ikimize ne söylüyorsun bebeği alıp getiren sen seğilmisin?
мЕР, МЕР, МЕР Х МЕР!
Ne söylüyorsun sen?
О чем ты?
- Ne söylüyorsun?
- Что ты говоришь?
Hep ne yapmamam gerektiğini söylüyorsun.
Ты говоришь мне чего я не должна делать сколько я себя помню.
Senin için yaptıklarımdan sonra ne hoş şeyler söylüyorsun böyle.
Вот как ты со мной говоришь после того, кем я была для тебя.
Bana söyleme zahmetine bile girmeden önüne gelen herkese aklına ne eserse söylüyorsun.
Ты всем говоришь первое, что приходит тебе в голову... и не говоришь мне.
Sen kimsin ki bana ne yapacağımı söylüyorsun?
Как вы смеете мне указывать?
Beni geçelim, neden bir sürü soru soruyorsun... halbuki ne zaman cevap versem doğru olmadığını söylüyorsun.
Я не понимаю, почему вы мне задаете одни и те же вопросы, и каждый раз получая ответы вы говорите, что это неправда.
Bana hep ne kadar bellissima olduğumu söylüyorsun ama nerelerim, söylemiyorsun.
Вы все время мне говорите, что я прекрасна, но никогда не рассказываете о моей роли.
Sadece uyumanı. Saatlerdir ne kadar yorgun olduğunu söylüyorsun.
Пойду-ка я спать, вы все время повторяете : "Оооо, как я устал!"
- Ne söylüyorsun?
Это ты звонишь?
Hadi, sen ne söylüyorsun?
— Много? Да ладно, что ты такое говоришь?
Ne söylüyorsun?
Ты о чём?
Hep beni itip kakıyorsun, ne yapacağımı söylüyorsun.
¬ сегда говоришь мне, что и как € должна делать.
Ne zaman anormal bir şeyler olsa adet gördüğümü söylüyorsun.
Каждый раз, когда что-то случается, ты думаешь что у меня месячные.
Ne? Sen İnterpol memuruna güvenilemeyeceğini mi söylüyorsun?
Я не ослышался - здесь не доверяют офицеру Интерпола?
Ne anlama geldiğini bilmediğini mi söylüyorsun?
Ты хочешь сказать, что не знаешь этого слова?
Eve ne olacağını söylüyorsun?
Что с домом случится? Я его сожгу!
- Sen ne söylüyorsun?
Додд.
Ne yapmam gerektiğini neden bana söylüyorsun ki?
Вилли! Почему ты всегда говоришь мне, что делать?
Niye bu saçmalıkları yapıyorsunuz, niye vidyoya çekiyorsun ve daha sonra da ne diye bana vidyoların nerede olduğunu söylüyorsun?
Зачем ты это делал, зачем ты это снимал, и потом зачем ты сказал мне, где лежат видео?
Herkese ne yapması gerektiğini söylüyorsun.
Ты делаешь всё, о чём тебя попросят!
Ne güzel yalan söylüyorsun.
Как ты хорошо лжёшь, папа! За это я тебя люблю.
Bir de kalkmış, anamın babamın bana ne öğrettiğini söylüyorsun.
- Вечно пьяного! - Он старик. - Так вот что означает твоё ДМ,..
- Bana ne yapacağımı mı söylüyorsun?
Будешь мне говорить что делать?
Ne istersen yapabileceğini mi söylüyorsun bize?
Скажи нам - что, по-твоему, делать дальше.
Yani 20 yıl sonra bile buna sebep olan şey hakkında ne yaptığını bilmediğini mi söylüyorsun?
То есть, двадцать лет спустя ты по прежнему не понимаешь... что ты такого сделал, что могло бы это вызвать?
Sen ne söylüyorsun, Giles?
Что вы говорите, Гайлс?
"Hâlâ hatırlamadığını söylüyorsun" da ne demek?
Что значит, я говорю, что ничего не помню?
- Ne zaman söylüyorsun?
- Когда ты говорил?
Ne dediğinin farkında mısın Ben, burada oturmuş gizemli yolculuğunun oğlunun büyümesini görmekten daha önemli olduğunu söylüyorsun.
Сам себя послушай, Бен : сидишь здесь и рассказываешь нам, что это твое мистическое путешествие важнее, чем наблюдать, как взрослеет твой сын.
Ne söylüyorsun, uçmak mı?
Что значит улетела?
Bana ne yapacağımı mı söylüyorsun?
Tы бyдeшь yкaзывaть, чтo мнe дeлaть, пpидypoк?
Nasıl da İngiliz olduğun belli! Senin söylediğin birkaç aydan ziyade 20 yıldır beni tanısan daha iyi olacağı. Bana ne hissedeceğimi öğreteceğini söylüyorsun.
Какой ты весь английский! а не несколько месяцев. а теперь обвиняешь меня в этом.
Bana ne diye adını söylüyorsun?
- Зачем мне ваше имя?
Hakkında ne tür şeyler söylüyorsun?
Что именно хорошее?
Ne yani sen şimdi 549'da bir ışınlanmanın olduğunu mu söylüyorsun?
Вы хотите сказать, что, по сути, рейс 549 был под воздействием чего-то вроде захватного луча НЛО?
Sen ne söylüyorsun Eddie?
Наша дружба никак с этим не связана.
Ne söylüyorsun?
Мне кажется, что я достиг цели своего визита.
söylüyorsun 17
ne söyledin 57
ne söyleyeyim 43
ne söylemek istiyorsun 30
ne sorusu 17
ne söyledi 211
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18
ne söyleyeceksin 65
ne sorunu 30
ne söyledin 57
ne söyleyeyim 43
ne söylemek istiyorsun 30
ne sorusu 17
ne söyledi 211
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18
ne söyleyeceksin 65
ne sorunu 30