Olmayacak mı translate Russian
2,332 parallel translation
- Geçiş müziği olmayacak mı?
Без связки?
Olmayacak mı? İyi.
Ну ладно.
Ama taksideyken üstünden çıkarması zor olmayacak mı?
Но не будет ли трудно его снимать в такси?
Pişman olmayacak mısın?
Не пожалеешь потом?
- Böyle fazla serbest olmayacak mı Robbo?
- Это как-то жёстко, Роббо, нет?
Buna engel olmayacak mısın?
Может, прекратите это?
- Ben dâhil olmayacak mıyım?
- Меня с собой не берёшь?
Yaratıcı olmayacak mıydık? Amacı olan adamlar?
Разве мы не вдохновлены, не устремлены к цели?
- Peki sizin için sorun olmayacak mı?
вы точно будете в порядке?
Bunlar hakkında herhangi bir açıklamanız olmayacak mı?
У вас нет комментарий обо всем этом?
Ben vardığımda Henry de orada olursa fazla bir zamana da ihtiyacım olmayacak.
Что ж, много времени не потребуется, если Генри будет там же, где и я.
Bu yeni krallığın mı? O diyarda sihir diye bir şey olmayacak yani Karanlık Olan'ın güçlerinden arındığı bir diyar.
Этот новый мир - в нём нет волшебства, там Тёмный будет лишён своей силы.
Değişim için dava açtığım takdirde Sayın Yargıç,... bu artık sizin ellerinizde olmayacak ve bu meseleyi başka yargıca devretmek zorunda kalacaksınız.
Поскольку я подала ходатайство об отстранении, ваша честь, это больше не в вашей власти, и вы должны передать это дело другому судье.
Benim yakacağım ateş sizinkiyle kıyaslanamaz baba. Onu bulamazsam sizin o ateşi yakacağınızın da bir garantisi olmayacak.
Ваш огонь не может соревноваться с моим. что в опасности окажетесь Вы.
Düğünler güzel olur ve kimse o aptal bacağın farkına varmayacak çünkü herkes Bailey'ye bakıyor olacak ve belki bir geceliğine hayatımız o lanet bacaktan ibaret olmayacak.
А свадьбы всегда милые и красивые и никто не заметит твою дурацкую ногу, потому что все будут смотреть на Бейли, и может хоть один вечер, мы подумаем о чем-то, кроме этой чертовой ноги.
Tamam, ama kanepede büyüdükçe ve tüm gün içtikçe, takılarını satacağın zaman serinkanlı olman gerek. Tamamen öyle olacağım. Ama Homer ile mini-barın paylaşımı da olmayacak.
хорошо, но когда я выросту и буду жить на твоем диване, и буду выпивать все твои выпивки и продавать твои украшения ты будешь крутой я буду крутой но я не буду делить мини-холодильник с Гомером он там будет тоже?
Adı Arang mı demiştin? O kız elime geçerse artık tanıdığın Arang olmayacak.
что ее зовут Аран? она уже не будет прежней Аран.
Daha yeni kafanı ipten kurtardım ve bu bir daha olmayacak.
Я только что снял тебя с крючка, второй раз этот номер не пройдет.
Artık bu olmayacak. Yoksa suratına attırırım.
Вот так, чувак Все летит, тебе, сука в лицо!
Ve sonra bir bakmışsın olmayacak şeyler yapıyorum. Sokakta bir erkeğin yapmaması gereken şeyler yaptım.
И я занялся на улице тем - тут уж двух мнений быть не может - чем мужчине не следует заниматься.
Anladım ama böyle bir şey olmayacak.
Эй, я понял. Но так не пойдет..
Kızlar gideli bir haftadan fazla oldu. onları bulmak için bir şansımız var, bir ay sonra o şansta olmayacak onları canlı bulabilecek misin?
Детей нет уже больше недели... за три дня их еще могут найти, а после месяца, шансов найти их живыми нет, так ведь?
Ve hiçbir zaman da olmayacak sanırım.
И не думаю, что пойму.
- Güzel, onlara daha fazla ihtiyacımız olmayacak.
- Ну и ладно, всё равно они нам не нужны.
Biraz klişe olacak ama, evlat, takım içinde "ben" diye bir şey yoktur, ve bu takımda da "ben" olmayacak.
Это банально, но в команде нет "я".
Bak şimdi, bu çocuklarımız için hiç kolay olmayacak.
Знаешь, детям придется нелегко.
Korkarım odanız saat 16'ya kadar hazır olmayacak.
К сожалению, номер будет готов лишь к четырём часам.
İddia olmayacak mı yani?
Обычная игра?
Burayı satın alacağım, üzerine beyler kulübü bindireceğim. Beylerle işim olmayacak tabii.
Куплю это место, устрою клуб, а вас на работу не возьму!
- Bir şey olmayacak, yüzlerce kez yaptım bunu.
Всё будет нормально. Я так тысячу раз делал.
Evet, iki yolcu. Bagajımız olmayacak.
Да, на двоих, без багажа.
Sürü ile kaldığımız sürece bize bir şey olmayacak.
Пока мы бежим со стадом, все будет нормально!
Eğer etrafınızda bir insan varsa bizim görüş aralığımızın dışında bir rengi vardır ve eğer önünüzde duruyorsa görünmez olmayacak sadece siyah görünecektir.
Если в окружающей среде было бы что-то такого цвета, который выходит за пределы вашего восприятия и стояло бы прямо перед вами, оно было бы не невидимым, а просто чёрным.
Başka bir hamleye ihtiyacımız olmayacak.
Не нужны нам никакие ходы.
Sana bir şey olmayacak, tamam mı?
Ничего не станется с тобою, обещаю.
Önümüzdeki üç hafta boyunca uyumak için pek şansım olmayacak.
В ближайшие три недели будет не до сна.
Onunla ne zaman tanışacağım? Öyle bir şey olmayacak.
Прямо здесь мы впервые придумали "Статик".
Ben de burada olacağım, tamam mı? Hiçbir şey olmayacak.
Я просто хочу, чтобы ты была успешной.
Takım olmayacak.
Никакой команды.
Artık ona ihtiyacımız olmayacak.
Это нам больше не понадобится.
Sizi uyarmalıyım, kolay olmayacak.
Должен предупредить, это тяжёлая процедура.
Sanırım artık teklife ihtiyacın olmayacak.
И я думаю, что ты больше здесь не нужна.
Eğer buradan ayrılmadan bir şey bulamazsak, Başka bir şansımız olmayacak.
И если мы ничего не найдём до нашего ухода, у нас не будет другого шанса.
Ama korkarım iyi şeyler olmayacak.
Но я чувствую, добром это не кончится.
Şimdi, birkaç hafta daha test yaptıktan sonra sanırım bu olanlardan hiç haberimiz olmayacak.
Теперь парочка недель испытаний И я думаю, что мы никогда не узнаем, что это было вообще.
Biliyorsun, eğer bu işe yararsa sana teşekkür etme şansım olmayacak.
Знаешь, если это сработает, у меня не будет возможности поблагодарить тебя.
İtiraz olmayacak umarım?
Нет возражений, надеюсь?
Bu sefer bir tercümana ihtiyacımız olmayacak.
В это раз нам не понадобится переводчик.
Kocalığım kadar olmayacak.
Не Iike Я оставался в союзе.
Neyse ki, başka birine ihtiyacımız olmayacak.
Надеюсь, ещё одна не понадобится.
Gerçi bu türden pek fazla görev olmayacak, sanırım.
Неплохо иногда оторваться от стола и размять ноги. Хотя, таких заданий немного.