Uyandırdım mı translate Russian
672 parallel translation
- Uyandırdım mı seni büyükanne?
— Я разбудила тебя, бабушка?
Mac, uyandırdım mı?
Алло, Мак, я тебя разбудил?
- Sizi uyandırdım mı?
- Я вас разбудил?
Seni uyandırdım mı?
Я тебя разбудил?
Seni uyandırdım mı?
Я вас не разбудила?
- Seni uyandırdım mı?
- Я тебя разбудила?
- Pardon, seni uyandırdım mı? - Hayır.
- Прости, я разбудила тебя?
- Uyandırdım mı yoksa? - Hayır.
- Я вас разбудил?
Oh, Seni uyandırdım mı?
Я Вас не разбудила?
Uyandırdım mı?
Я Вас не разбудил?
Özür dilerim, uyandırdım mı?
Извините, я вас разбудила?
Seni uyandırdım mı?
Я разбудила тебя?
- Uyandırdım mı?
- Я разбудила Вас?
Uyandırdım mı?
Я вас разбудил?
Uyandırdım mı seni?
Я тебя разбудил?
Uyandırdığım için özür dilerim. Çocukların gürültüsünü kesecektim.
Прости, я тебя разбудила.Хотела закрыть окно, во дворе ребята расшумелись.
- Evet, bu oldukça merakımı uyandırdı. İçimdeki çocuğu dışarı çıkardı.
- Да, она будила во мне ребёнка.
- Cigolini'yi uyandırdın mı?
- Вы позвали Чиголини? - Его нет в комнате.
O adam telefon açıp beni uyandırdı ve bir şeyler mırıldandı.
Этот человек разбудил меня и что-то промямлил.
Seni uyandırdığım için çok özür dilerim.
Я ужасно извиняюсь за то, что разбудила Вас.
- Kusura bakma, uyandırdım.
- Прости, что разбудил.
Seni uyandırdığımız için özür dileriz. İyi geceler. - İyi geceler.
Давай, проезжай.
Seni uyandırdığım için üzgünüm, ama yardım eder misin bana?
Простите, что разбудила вас, вы не поможете мне?
Kusura bakma seni uyandırdım.
Прости, что разбудил.
Uyandırdığım için üzgünüm.
Извините, что разбудил вас.
"Evet bu saatte!" Ve ben bu saatte santraldaki kızı uyandırdım.
Ая ему : "Да, в такой час, беги и не разговаривай!"
Sonuçta benim tribblelerim zehirli tahıl meselesine seni uyandırdılar. Ve onlar sana Klingon casusunu bulmana yardım ettiler.
В конце концов мои трибблы указали вам на отравленное зерно и помогли разоблачить клингонского агента.
Seni uyandırdım, değil mi?
Привет. Разбудил?
Arkadaşımı uyandırdın.
Ты только что моего друга разбудил.
Uyandırdığım için affedin beni.
Простите, что разбудил. Всего хорошего.
Uyandırdığım için üzgünüm.
Простите, что разбудила вас.
Dün seni uyandırdım sen de uyumana izin vermediğim için beni azarladın.
Вчера я тебя разбудила, и ты мне устроил сцену за то, что я прервала твой сон.
Evet, ama sanırım onu uyandırdım.
- Ага, но я думаю, я разбудил его. - Ты всё записал?
Uyandırdığım için çok üzgünüm.
что я вас побеспокоил.
Hem beni hem de karımı uyandırdınız. Bir daha uyku tutmadı.
Мы не спали всю ночь.
Çok üzgünüm. Sizi uyandırdık sanırım.
Мы, должно быть, вас разбудили.
Uyandırdığım için üzgünüm. Bir doktor arıyorum. Endişelenecek bir şey yok.
- Извините, что разбудила Вас, но я ищу доктора, хотя беспокоиться не о чем.
Uyandırdığım için üzgünüm, Aurora.
Извини, Аврора, что разбудила.
Seni uyandırdık mı?
Мы тебя разбудили?
Onu uyandırdım da ondan.
Я пробудил его.
Bir sabah, karım beni sabah altıda uyandırdı.
Жена будит меня в 4 утра.
- Uyandırdığımız için üzgünüz.
Простите, мадре, что мы вас разбудили.
Teğmen Thompson, sizi uyandırdığım için özür dilerim... ama hayatımda bunun gibi bir şeyi hiç görmemiştim.
Простите, что разбудил, лейтенант, но ничего подобного я не видел за всю свою жизнь.
Hala canlı olduğunuza ve sizi uyandırdığımıza sevinmelisiniz.
— кажите спасибо, что живы и что вас вообще разморозили.
Seni uyandırdım.
Я разбудил тебя.
- Uyandırdım.
- Я будил.
Ah, bu sadece merakımı uyandırdı.
Он заставляет меня размышлять...
- Uyandırdığım için kusura bakma.
— Извини, если я тебя разбудил.
Yük treni öbür çocukları uyandırdı. Geyik lafı dilimin ucuna kadar geldi, ama onlara birşey anlatmadım.
Поезд разбудил остальных и я еле сдерживался, чтобы не рассказать им об олене, но всё же промолчал.
Güzelliğin hakkında anlattıklarım Roberts'in de merakını uyandırdı.
Это заинтриговало Робертса, как и мои описания твоей красоты.
Oh-oh, Sanırım onu uyandırdık.
O-oо, я думаю мы кого-то разбудили.