Şanslıymışsın translate Russian
129 parallel translation
- Bay Martineau'yu ben de gördüm. - Çok şanslıymışsınız. Tanıklık edebilirim.
Слушайте, а артисты во время антракта тоже остаются в зале?
Şanslıymışsın.
А ты везучий малый.
Onlara sor. Şanslıymışsınız.
Вам еще повезло, от такого типа можно всего ожидать.
Şanslıymışsın.
Тебе повезло.
- Şanslıymışsın.
- Недурно.
Ya, şanslıymışsın. Artık kalmadı.
Тебе повезло, это теперь редкость.
- Şanslıymışsın. Lastiklerin de iyiymiş.
- Вам повезло, и шины были хорошие.
- Şanslıymışsın!
- — частливчик!
Şanslıymışsın. 22'lik miydi?
Тебе повезло. 22 калибр?
O zaman çok şanslıymışsınız.
Тогда все это время вам везло.
Öyleyse çoğu değişkenden daha şanslıymışsın.
Тогда тебе повезло больше, чем большинству меняющихся.
Çok şanslıymışsın.
Повезло вам.
Görünüşe göre çok şanslıymışsın.
Похоже, тебе повезло.
Diyor ki, şanslıymışsın ama şans kapıyı iki kere çalmazmış.
Она сказала, Вам повезло. Но удача редко стучит дважды в одну дверь.
Şanslıymışsın. Ya annenin adı "İğrenç Koca Leke" olsaydı?
Повезло, что ее не звали Уродливая Клякса
Şanslıymışsın.
Считай, тебе повезло.
Şanslıymışsın.
Вам повезло.
- Oh! Şanslıymışsınız.
Это счастье.
Ne kadar da şanslıymışsın.
- Ого! А ты везучая малышка.
Kontrol odasının görünüşüne bakınca, ikiniz de çok şanslıymışsınız diyorum.
По виду комнаты управления, я бы сказала, что вам обоим очень повезло.
Anladım. Şanslıymışsın.
Все понятно, тебе повезло.
Harika. Şanslıymışsınız.
Ну, отлично, вам повезло.
Şanslıymışsın Yüzbaşı.
А-а, вскользь... Повезло тебе, капитан.
Şanslıymışsın, haberin olsun.
А ты везунчик.
Gerçekten şanslıymışsın, oradan kurtulabildin.
Тебе повезло, что ты оттуда вышел.
Çok şanslıymışsınız.
Ну это вам повезло.
- Şanslıymışsın.
- Тебе повезло.
Raimunda diyor ki sevdiğin insanın kollarında öldüğün için çok şanslıymışsın.
Раймунда говорит, что ты счастливица, потому что умерла в объятиях того, кого любила.
- Şanslıymışsın adamım.
- Повезло вам..
O zaman 20 yıldır şanslıymışsınız Eli ve artık şansınız döndü.
Но 20 лет тебе везло, Элай. А сейчас удача отвернулась.
Şanslıymışsın.
Ну, тебе везет.
Çok şanslıymışsın.
Похоже тебе повезло.
Bu şey konusunda şanslıymışsın.
Повезло этой твари.
Şanslıymışsın.
Значит ты счастливая.
Böyle bir yerde ya da yeraltında saklanabildiğin için şanslıymışsın.
Тебе удалось укрыться в месте, вроде этого или под землёй.
Şanslıymışsın.
Повезло тебе.
Ne şanslıymışsın yahu.
Вау. Тебе действительно повезло.
Şanslıymışsın.
Ты везучая.
Ama sen benzerliklerin olan bir insanla tanışabilecek kadar şanslıymışsın.
Но тебе посчастливилось встретить кого-то кто для тебя ровня.
O kurşun, kalbini delip geçmediği için şanslıymışsın. Öyle söylediler.
они сказали, что тебе повезло, что пуля не задела сердце.
- Şanslıymışsın çünkü bende kaldı.
Вам повезло, а у меня вообще это напрочь застряло.
Burası çukur ve mağaralarla doludur ama sen şanslıymışsın.
В этой местности полно канав и ям, но тебе повезло.
Şanslıymışsın.
Ты счастливчик.
- Muhtemelen farkında değilsin ama şanslıymışsın.
но тебе повезло.
Şanslıymışsın.
Отвезите нашего героя в больницу, пусть перевяжут рану.
Şanslıymışsın.
Не забудьте пальто, холод собачий.
- Şanslıymışsın.
- Повезло тебе.
Şanslıymışsın.
Счастливец.
O zaman şanslıymışsın.
Просмотрел несколько страниц, и попал в самое яблочко.
Şanslıymışsın.
Тебе еще повезло.
- Sen çok şanslıymışsın.
Ну, тебе повезло.
şanslı 131
şanslısın 256
şanslıyım 72
şanslısınız 85
şanslıyız 73
şanslı adam 21
şanslı mı 26
şanslıydım 39
şanslı günümdeyim 16
şanslıydık 25
şanslısın 256
şanslıyım 72
şanslısınız 85
şanslıyız 73
şanslı adam 21
şanslı mı 26
şanslıydım 39
şanslı günümdeyim 16
şanslıydık 25