Butt out traducir turco
885 traducción paralela
- Sefton, butt out!
- Tamam Sefton, uzatma! Dur bir dakika.
Is he gonna marry you? - Butt out, Alberto!
Sen benim işlerime karışma.
Butt out, I wasn't going to give anything but now I will.
Orada dur işte, bir şey vermeyecektim ama bu lafından sonra veriyorum.
And furthermore, do me a favor and butt out!
Ve ayrıca, bana bir iyilik yap ve burnunu sokma işime!
Just butt out!
Gidin başımdan!
Butt out, Damon!
Sert olduğunu mu? Yeter Damon!
Shut up and butt out.
Kapa çeneni ve çık dışarı.
Butt out, Fred!
Sen karışma Fred!
Why don't you butt out, mind your own business?
Niçin karışmayı bırakıp kendi işine bakmıyorsun?
Butt out.
Çek git.
Butt out or I'll kill you.
Çek git, yoksa seni öldürürüm.
You tell her to butt out.
Yakamdan düşsün.
- Butt out of this, mister.
- Kıçımı ye bayım.
They told him to butt out.
Onu eve gönderdiler.
- Butt out!
- Defol burdan!
Think about it. He told you butt out!
Söyledi, defol artık.
All right, butt out.
- Ortağımla konuşmak istiyorum.
- Butt out of my fiancée's life.
- Nişanlımın hayatından çık.
- Butt out, kid.
- Yürü git, çocuk.
- Butt out!
- Defol!
You butt out!
Sen karışma!
We're at the broken end of a bottle all the time, so you butt out!
Bizse hep zor ve tehlikeli bir durumdayız, o yüzden sen karışma!
Will you butt out?
Bu işe karışmasana?
We could hear ourselves better if you would butt out for 30 seconds.
Sen 30 saniye burnunu sokmazsan daha iyi duyarız.
Butt out!
- Kes sesini tavuk ciğeri!
- Oh, lady, butt out!
- Oh kadın, sen karışma!
I'll butt out.
Üstüme vazife değil. Karışmayayım.
Okay, let's get that butt out.
Tamam, kaldır kıçını, kalk.
Miss Me-Give-Me-Mine treats me any way she likes, so you butt out!
Bn. Herşey Bana, istediği gibi davranıyor bana. Sen karışma!
Either come out here and take care of it yourself or butt out and let me handle it.
Ya çık buraya gel, kendin ilgilen ya da kıçını kırıp otur ve bu işi bana bırak.
- You butt out.
- Kıçımı ye.
Mama said, " Come on, you lazy bum and get your butt out ofbed
Annem, "Seni tembel teneke çabuk kaldır kıçını" dedi
Would you butt out?
- Carla sadece unut - - Gider misiniz?
Butt out, Mom. This is the stupidest thing I ever did.
Sen karışma anne.Bu hayatımda yaptığım en aptalca şeydi.
Just butt out.
Defol!
Tell her to butt out!
Söyle şuna karışmasın!
Basically what they did is tell me to butt out.
Esasında bana bu işe karışmamamı söylediler.
BUTT IT OUT, WILL YOU, THOMAS?
Nefes almak istiyorum.
You lay that gun butt on me one more time I'm gonna strangle you with these things till your eyes come out!
O silahı bir daha bana dayarsan seni bunlarla boğarım, gözlerin fırlar!
You were flattened out on your butt, swimming in glory and whiskey probably deciding how you could lose.
Kıçını yaymış, zafer ve viskinin sarhoşluğu içinde... nasıI kaybedeceğini düşünür gibiydin.
We can knock you out with a gun butt if you prefer.
İstersen seni kabzayla bayıltırız.
Shake me out a butt, Turkey.
Bana bir sigara ver Turkey.
But you will recall that the Duke of Clarence, and I would like you to try out for that part, Larding, was drowned in a butt of wine.
Ama Dük Clarence'ı hatırlarsın herhalde, Senden oynamanı istediğim kısım bu, Larding, Bir şarap fıçısının içinde boğuluyordu.
I butt it out.
Götümü gezdireyim.
The stick stuck him in the butt and he can't pull it out. "
Kazık kıçına girdiği için onu çıkaramamış.
Take them guns out, butt first so's you can get hold of them.
Silahlarini çikart, kabzasi bize dönük.
If this gash doesn't get out of here I am gonna drive this bike up her butt!
Eğer bu karı buradan gitmezse... motorumla kıçını ezeceğim!
Since when is it dancing when someone sticks out her butt? You're right.
Kıçını dışarı çıkarmak ne zamandır dans sayılıyor?
"Respect," he muttered, sure now that he was the butt of a practical joke so he smoothed out the soil and set the cross back upright, at the head of the grave.
"Saygı." diye mırıldandı, artık bir şakanın hedefi olduğundan emindi. Ve toprağı düzeltti... haçı kabrin ön tarafında, tekrar yerine dikti, sonra da yatağına geri döndü.
I hate to butt in, but the activity is starting to pick up out here.
Karışmaktan nefret ediyorum ama dışarısı hareketlenmeye başladı.
- She kicked you out on your butt.
- Kıçına tekmeyi basmış olması.
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of nowhere 149
out of town 49
outstanding 214
out of 299
out loud 97
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of nowhere 149
out of town 49
outstanding 214
out of 299
out loud 97