Fire's out traducir turco
855 traducción paralela
Let's light that car on fire and put it out.
Hadi şu arabayı yakıp söndürelim.
You remember where Bassington has found out that Edgar was the man on the fire escape?
Bassington'un, yangın çıkışındaki adamın Edgar olduğunu anladığını hatırlıyor musun?
Let's get this fire out.
Şu ateşi söndürelim.
Well, there ain't no use starting a fire if a rain's gonna come up and put the fire out, is there?
Ateş yakmak yararsız yağmur gelip de ateşi söndürecekse, değil mi?
And you go out the fire escape.
Ve sen yangın çıkışını kullan.
We should sit and hide for half a year, waiting to find out if he's going to cut your throat, my throat, and set fire to the house.
Yarım sene boyunca oturup saklanacak mıyız? Yarım sene senin boğazını veya benim boğazımı kesmesini veya evi yakmasını mı bekleyeceğiz?
Something's on fire and you want somebody to get out.
Bir şey yanıyordu ve sen birinden çıkmasını istiyordun.
Mercy me, your fire's going out.
Ateşiniz sönüyor, yakayım.
The first sound of fire out there, you'll get a bullet in your back.
sırtında mermi bulacaksın.
What are you supposed to get out of it? I was to meet Miles at BJ Folkenson's and get half of it tonight and then after I set the fire I was to get the rest of it and head over the pass and get outta here. !
Ah, 500 $,... Miles'la buluşup,... "BJ Folkenson's" da,... yarısını bu gece.
Their fire's going out.
Ateşleri sönüyor.
There's an old witch of a nurse out there with an ear like radar and a tongue like a fire bell. Heh heh.
Orada kulağı radar gibi olup dili ateş saçan cadı bir hemşire var.
Let's build the fire and get the engine started and go right out into the middle, away from these reeds where we can breathe.
Bir ateş yakıp makineyi çalıştıralım ve ortaya geçip rahat nefes alalım buradan hemen uzaklaşalım.
He's out on the ledge below us, trying to make the fire escape.
Aşağıdaki pervazın orada. Yangın merdivenine gitmeye çalışıyor.
Would you drive down and air out the house this afternoon and build a fire to get rid of the dampness?
Öğleden sonra güney cephesine geçip evi bir havalandırıp şu nemi gidermek için de ocaklıkta ateş yakar mısın?
Make sure that fire's out.
Ateşin söndüğünden emin ol.
The fire's gone out!
Ateş sönmüş!
After putting out the fire the ground was so hot, I had to throw a lot of water for cooling, if not, the temperature was so high that oil burn again.
Yangını söndürdükten sonra, zemin o kadar sıcaktı ki soğutmak için baya su atmam gerekiyordu yoksa petrol tekrar yanıyordu.
Yeah, run along, out of the line of fire.
Evet, kaç, ateş hattının dışına.
Why, if they have a fire, the only escape would be to come out of the window on a knotted rope.
Bir yangın olsa, tek kaçış yolu düğümlü bir iple pencereden aşağıya salınmak.
You know, the way you shot out of that gas station anybody would've thought you were on fire.
Bilirsin, o petrol istasyonundan fırlayış çıkış tarzınız insanlara ateş aldığınızı düşündürtür.
Where were you, Lieutenant Pell, when Corona needed cover? He was gunning through Major Saville's line of fire... chasing the same MiG the major had staked out.
Binbaşı Saville'in ateş hattının arasında, MİG'i takip ediyordu.
The fire's out.
- Yangın söndü.
More like a forest fire. Completely out of control.
Sobadan çok, kontrolden çıkmış orman yangını gibi.
Fire's nearly out.
Ateş sönmek üzere.
The fire's gone out.
Şömine sönmüş.
The fire's out of control!
Yangın kontrolden çıktı!
It's cold out here, even with a fire.
Ateşin başı bile soğuk.
Now, what you need is a civilian to pull the Army's chestnuts out of the fire and you want me to work for Army pay. Oh, no.
Bu arada Ordu'nun işini bir sivile yaptırmak ve beni ordunun parasıyla kandırmak istiyorsun.
There's fire in the fireplace, but the way out it's blocked.
Şöminede ateş var ama baca tıkanmış.
He's trying to blow out the fire.
Ateşi söndürmeye çalışıyor.
So if I have to cover Rémy and things get out of hand, I just fire a warning shot to scare them.
Bu yüzden eğer ki işler çığırından çıkar ve Remy'yi korumak zorunda kalırsam onları korkutmak için uyarı atışı yapabilirim.
The galley's so far away and the fire is probably out.
Tekne çok açıktaydı ve muhtemelen yakılmıştır.
If the fire's out, we'll need them!
Ateş iyice söndüyse, ona ihtiyacımız var!
Fire's out of control all up and down that road.
O yolun tamamını yangın sardı.
There's a fire escape out here.
Şurada yangın çıkışı var.
But you must have your guns emplaced... so that their fields of fire overlap... then if one gun is knocked out... the next will still cover the same field.
Fakat silahları öyle yerleştirmelisiniz ki onların ateş bölgesine denk gelmeli. Bir silah devre dışı kaldığı zaman, diğeri aynı bölgeyi kapsayacaktır.
Send some men just out of town to fire their guns in the air.
Şehrin dışına biraz adam gönder, silahlarıyla havaya ateş etsinler.
The fire's gone out.
Ateş sönmüş.
Kill those lights! Put out that fire!
Şu ışıkları kapat.
At home with a fire and a full stomach is better than begging out of doors, eh?
Karnının tok, sırtının pek olması dışarıda dilenmekten iyidir. Değil mi?
Says he'll double it by next year if all the yards get out of his way for a clear field to fire.
Dediğine göre gelecek yıl bütün dağlılar temiz bir atış alanı için yolundan çekilirse iki katı olacak.
My God, if I went up in flames, there's not a living soul... who'd pee on me to put the fire out.
Tanrım, bir alev topu gibi yukarı çıkarken ben içimdeki ateşi söndürecek bir Allah'ın kulu yok mu?
That same day, fire broke out in Trimalchio's Pompeian gardens - "
Aynı gün, Trimalcho'nun Pompeili meyve bahçesinde yangın çıkmış.
- Get out of my line of fire, Sister.
Atış alanımdan çık, rahibe.
Now... some of you boys... I know are wondering... whether or not you'll chicken out under fire.
Evet bazılarınızın merak ettiğini biliyorum ateş altında kaçacak mısınız?
Damn it, the fire's going out
Kahretsin, ateş sönüyor.
A fire broke out in one of the buildings.
Binalardan birinde yangın çıkmış.
There's a time in every man's life, Constance when he's got to stick his hand in the fire and see what he's made out of.
Constance, her erkeğin hayatında bir zaman gelir... elini ateşe sokması... ve sahip olduğu özellikleri anlaması gerekir.
That way, when people come back, I can hear them trying to get in, make it out the fire escape.
Böylece gelen olursa içeri girmeye çalışırken duyar ve...
Rapid fire doesn't follow normal rules. Don't let the target out of your sight. Forget the aiming.
Ani atışlar normal atışdan farklıdır gözünü hedeften kesinlikle ayırmamalısın nişan alacak zamanın yoktur.
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of nowhere 149
outstanding 214
out of town 49
out of 299
out loud 97
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of nowhere 149
outstanding 214
out of town 49
out of 299
out loud 97