English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ G ] / Get back inside

Get back inside traducir turco

614 traducción paralela
All right, you get back inside and we'll pick up Miss Celia and the others.
içeriye geri dönün ve Bayan Celia'yı ve diğerlerini alalım.
Get back inside, if you're not gonna help.
Yardım etmeyeceksen, içeriye geri dön.
Get back inside. We're not done.
Daha işimiz bitmedi.
- Better get back inside.
- İçeri dönsen iyi olur.
Now, if everybody will get back inside, we'll proceed with the ceremony.
Eğer herkes geri dönerse, merasime kaldığımız yerden devam ederiz.
Maybe we'd best get back inside.
Galiba en iyisi içeriye geri dönmek.
Now you get back inside and I'll cover for you.
Şimdi sen içeri gir ve ben seni koruyacağım.
But tell me when we get back inside, huh?
Fakat ne zaman içeri döneceğimizi söyle, ha?
Get back inside.
İçeri gir.
Get back inside.
İçeri gir!
Get back inside.
İçeri girin.
I have to get back inside.
İçeri dönmek zorundayım.
You really should get back inside.
Şimdi içerde dinlenin siz.
Get back inside, for God's sake!
Tanrı aşkına içeri gir!
- Hush and get back inside that wagon.
- Sus ve arabaya geri dön.
Get back inside, lady.
İçeri girin, bayan.
But there's no way to get back inside the system.
- Sistemin içine girmemiz imkansız.
We better get back inside.
Hemen içeri girelim.
Get back inside.
İçeriye girin.
Let's get back inside.
İçeri girelim.
You've gotta get back inside.
Tekrar içeri girmelisin.
Amy, grab that gun. Get back inside.
Amy, silahı alıp içeri gir.
Get back inside.
Gir içeri, salak kız.
Look, I want to get back inside the warehouse.
Dinle, depoya tekrar girmek istiyorum.
Get back inside, you idiot!
Geri dön, aptal!
Get back inside!
Hemen içeri gir!
Get back inside!
İçeri gir!
Get back inside, you stupid idiot!
İçeri gir, aptal geri zekalı!
Get back inside!
Hemen içeri!
Hey, get back inside!
Hey, içeri gir!
Come on, get back inside!
Hadi, içeri gir!
Get back inside!
İçeri!
- No! Pam, get back inside!
Jim, nereye...
Get the lady's bags out of the back and take them inside, please.
Bayanın çantalarını getir ve onları içeri al, lütfen.
When you come back, get this inside and out of sight.
Geri geldiğinizde bunu içeri sokup gizleyin.
Come on, I'd better get you back inside.
Hadi, seni içeri götürsem iyi olacak.
Now bring it down here and we'll get on top and you can take us back inside.
Şimdi onu buraya getir, üstüne çıkalım. Sonra bizi içine sokarsın.
- Get back inside.
- İçeri gir. - Mangani, seni görevinden alıyorum!
Most of the kids are happy to be free but there are always some insecure sissies who want to go back inside where it's safe and she cannot get rid of them.
Çocukların çoğu özgür olmaktan memnun ama her zaman emniyete geri dönmeye çalışan, güvensiz hisseden hanım evlatları olur ve anne onlardan kurtulamaz.
We get sick inside trying to live with it, so don't back off now.
Bununla yaşamaya çalışmak bizi hasta eder, geri çekilme.
So Pat says... He says "They got this new bar... and you go inside, and for half a buck you get a beer, a free lunch... they take you in the back room and get you laid."
Ve Pat diyor ki "Onlar bu yeni barı almışlar ve sen içeri girip, yarım dolara bir bira ve bedava yemek alıyorsun, seni arka odaya alıp yatırıyorlar."
Get him back inside.
Arabaya bindir onu.
Stay inside until I get back.
Ben dönene kadar içeride kalın.
You'll probably get it back inside 90 days.
Muhtemelen 80 gün içinde geri alabileceksiniz.
No, I mean get inside her five times a day and take her to heaven and back!
Hayır, demek istediğim, günde beş kez içine girin ve sonra da havalara uçurun!
Shit! Get back inside!
Siktir.
- Get back inside.
İçeri girin. Ne?
Not until you go back inside and get a jacket, you're not.
İçeri girip, üzerine ceket alana kadar hazır değilsin.
You ever been out rocking back and forth for three or four hours trying to keep your balance, rough seas, little boat... Then you get back into the shore and you're standing on the dock and you could swear there was something inside of you that was still out there, rocking.
Üç veya dört saat boyunca fırtınalı denizde küçük bir bottayken dengenizi sağlamak için sallanıp dururken sahile çıktıktan ve iskelede olduktan sonra kendinizi halâ sallanıyor hissettiğinize dair kendinize yemin edebildiğiniz oldu mu?
Get your old man ass back inside now, punk... before I put you to sleep!
Ben seni indirmeden... o ihtiyar kıçını arabaya sok serseri!
You get off me, I'll help you put Carlito Brigante back inside.
Peşimi bırak, Carlito Brigante'yi yine içeri tıkmana yardım edeyim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]