English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ N ] / Nobody else

Nobody else traducir turco

2,583 traducción paralela
Huh? Mr. Sheridan says I can't be buying from nobody else.
Bay Sheridan başkasından alamayacağımı söylüyor.
You're good then,'cause we ain't nobody else.
O zaman sorun yok çünkü biz başkası değiliz.
Here is something... That nobody else knows.
Sana, başka hiç kimsenin bilmediği bir şey söyleyeyim.
Nobody else down there has either.
Başka duyan da olmamış.
Me and nobody else?
Sadece ben mi?
No, but nobody else does either.
- Evet. Ama kimsenin değil.
- And nobody else was involved?
- Karışan başka biri yok mu?
I thought nobody else was supposed to know about this.
Başka kimsenin bundan haberi olmayacak sanıyordum.
Nobody else can defeat Sir Obiya in a showdown.
Başka hiç kimse Bay Obiya'ya karşı duramaz.
When it's just the two of us here, I'm your mom and nobody else.
Burada sadece ikimiz varız. Ben senin annenim, başka kimse değil.
Jacques Morial says that I have a chance to talk about issues that nobody else is talking about. A Morial?
Jacques Morial kimsenin konuşmadığı konulardan bahsetmek için fırsat yakaladığımı söylüyor.
Nobody else get it!
Kimse bakmasın!
Nobody else thought I could hack it, but...
Kimse başaracağımı düşünmüyordu ama...
Nobody else does.
Başka kimse yapmaz.
I don't know and nobody else knows either.
Bilmiyorum ve başka hiç kimse de bilmiyor.
I guess we should have noticed That nobody else was here.
Burada başka kimsenin olmadığı dikkatimizi çekmiştir, herhalde.
Nobody else knows.
Başka kimsede bilmiyor.
You gotta be there when nobody else is there.
Yanında kimse yokken yanında olacaksın.
Nobody else had it.
Başka kimsede yoktur.
Nobody else was involved in this?
Bu işe karışan başka biri var mı?
Nobody else had much idea about how to set about making it original and different.
Hiç kimse orjinal ve farklı kılmak konusunda... pek bir fikre sahip değildi.
Lived on the road... took crap jobs that nobody else wanted.
Yollarda yaşayıp kimsenin kabul etmeyeceği işler yapardım.
I would hope that you could keep this between us, because nobody else knows. Oh.
Umarım bu aramızda kalır çünkü başka kimse bilmiyor.
So, you know, I checked in with Caroline, and nobody else followed the hairdresser lead.
Ben de Caroline'ye sordum ve başka kimse kuaförü takip etmemiş.
He only took the job because nobody else would and it needed doing properly. A little while back, something happened.
Yaptığı işi başka kimse kabul etmediği ve düzgün yapılması gerektiğine inandığı için kabul etmişti.
There's nobody else.
Kimse yok.
And when you learn the truth, you'll learn to trust me. And nobody else.
Beni söylediğim yere götür, Sana gerçekleri söylediğimde bana güvenmeyi ve başka kimseye güvenmemeyi öğreneceksin.
Because if you're wrong - - nobody else knows.
- Çünkü yanılıyorsan- - - Başka kimsenin haberi yok.
No. Nobody else is getting involved.
Başka kimse bulaşmayacak bu işe.
Oh, I'll field that because if nobody else has this pen, it means at so point, you realized you had it and were too embarrassed to say, and we get to kill you.
Çünkü kalem kimseden çıkmazsa bir noktada sende olduğunu fark edip söylemeye utandın demektir ve seni öldürebiliriz.
Adam, every week is crazy, but if we don't set aside time for each other, nobody else is gonna do it.
Adam, her hafta yoğun, fakat biz de kendimize zaman ayıramazsak, hiç kimse ayıramaz.
I like being in school when nobody else is.
Okulu boşken daha çok seviyorum.
Yeah, well, nobody else around here wants to talk to them.
Burada başka kimse onlarla konuşmak istemiyor.
That's it? There's nobody else out there?
Başka kimse yok mu?
As soon as we stop the Fifth Column, nobody else will.
Beşinci Kol'u durdurduğumuz zaman başka zarar gören olmayacak.
He said nobody else had any side effects And it was a freak accident.
Adam, yan etkilerin diğer deneklerde görülmediğini ve garip bir kaza olduğunu söyledi.
There's nobody else within a mile of this place.
En yakın yerleşim yeri, buraya yüzlerce metre uzaklıkta.
- There's nobody else but us, okay? There's nobody else.
- Bizden başka kimse yok, sadece biziz.
Seriously, nobody else thinks this is weird?
Cidden, kimse bunun garip olduğunu düşünmüyor mu?
Nobody else will tip you as well as I will.
Hiç kimse sana benim kadar bahşiş vermeyecek.
Nobody else got that long.
O kadar uzun süre ne yapacağımızı bilmiyorum.
Nobody else seemed to notice it was there.
Hiç kimse orada olduğunu farketmemiş gibiydi.
We help people nobody else helps.
Kimsenin el uzatmadığı kişilere yardım ediyoruz.
No, I found the body, all right, but the guards say nobody else was near him, so now I'm wanted for it.
Hayır, cesedi ben buldum, tamam, ama gardiyanlar yanında başka kimse olmadığını söylediler bu yüzden suçlanıyorum. - Şuraya.
Nobody else thinks it's weird that you can just buy anybody's yearbook online?
Birinin yıllığını internetten alabilmenin garip olduğunu düşünen başka kimse yok mu?
Seeing through me like nobody else seemed to...
Ne hikmetse beni herkesten daha iyi tanıyorsun.
But somehow, through the isolation and the burdens, losing our home trying to manage in somebody else's, he understands things about me nobody can.
Her nasılsa yalnızlık ve sorumluluk evini kaybetme ve başka bir yere alışmaya çalışma benimle ilgili kimsenin anlayamayacağı şeyleri anlamasını sağladı.
But nobody knows What's wrong with themselves... And everyone else can see it right away.
Ama kimse kendi sorununun ne olduğunu bilemezken diğer herkes bunu hemen görebiliyor.
Everybody's screwing everybody else. Nobody's taking any precautions.
Kadınlar hamile kalamıyor, erkekler inhibitörle takılıyor.
Nobody else need ever know... not the King,
Kimsenin bilmesine gerek yok.
Nobody was getting in anyone else's way.
Kimse kimsenin önünü kesmiyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]