Raise your head traducir turco
118 traducción paralela
Raise your head.
Getirdiğin mektupta yazana göre eski Mutsu valisi Masauji Taira'nın oğluymuşsun bu doğru mu? Kaldır başını.
Raise your head.
Başını kaldır.
Raise your head, Vera.
Kaldır başını, Vera.
- Marcello, raise your head a bit. - Is he leaving already?
Marcello, başını kaldır lütfen.
Raise your head.
Seni aptal.
Raise your head and look at the sea, please.
- Başınızı kaldırın ve denize bakın, lütfen.
Do you want to raise your head?
Yatağınızın başını yükselteyim mi?
And we'll come in from the other angle as you raise your head.
Kafanızı kaldırdığın taraftan ters açı ile gireceğiz.
Don't forget to raise your head.
Başını dik tut.
Raise your head.
Kaldır kafanı.
Raise your head a bit and give me a smile.
Başını kaldır, gülümse.
Now raise your head.
şimdi elini kaldır.
Raise your head a little so that I can see your face from the side.
Başını biraz kaldır da, yüzünü yandan göreyim.
Raise your head, and we'll use your brains to stick up posters!
Kafanızı kaldırın ki beyninizi afiş yapıştırmak için kullanalım. Ateş!
Raise your head, champion.
Başını kaldır, şampiyon.
- Raise your head.
- Kaldır başını.
Raise your head!
Kaldır başını!
Look ahead, don't raise your head.
Önüne bak kaldırma kafayı.
Raise your head up Lift high the load
# Başını yukarı kaldır, yükünü yükseklere çıkar #
Raise your head up Lift high the load
# Kaldır kafanı, yükünü yukarılara kaldır #
Let your client touches your chin and raise your head and then say.
Bırak müşterilerin çeneni tutup kafanı kaldırsın ve...
Do not raise your head.
Kafanı kaldırma.
And when you raise your head between Mehmets legs for the 20th time then you'll start listening to the little man You'd listen, and you know what he says?
kafanı Mehmet'in bacaklarının arasından çıkardığında işte ilk kez ozaman kafandaki adama kulak vereceksin. sana ne dediğini biliyormusun? - Ne diyor?
Raise your head, Madam.
Başınızı kaldırın. Biraz daha bu tarafa bakın.
Let me raise your head.
Bırak başımı kaldırayım.
Let me raise your head.
Başını kaldırmama izin ver.
Raise your head.
Kafanı kaldır.
Iguchi, raise your head.
Iguchi, başını kaldır.
OK, and raise your head... and open your eyes.
Tamam, kafanı kaldır ve gözlerini aç.
Now raise your head.
Şimdi kafanı kaldır.
- Raise your head.
- Başınızı kaldırın.
Raise your head slowly, slowly
Başını yavaşça kaldır, yavaşça.
Raise your head up
Başını kaldır.
Raise your hands over your head.
Ellerini başının üstüne kaldır.
If those old walls could speak they'd tell you things that raise the hair on your head.
Eğer şu eski duvarlar konuşabilseydi, sana kafandaki saçları diken diken edecek şeyler söylerdi.
Raise your gun a half an inch and we'll blow her head off!
Silahını bir santim kaldırırsan kafasını uçururuz!
Now raise your hands above your head.
Şimdi ellerinizi başınızın üstüne kaldırın.
Just raise it above your head, Mr. Keller, and blithely let it drop to the floor.
Sadece başınızın üzerine kadar kaldırın, Bay Keller, ve serbestçe yere bırakın.
Now raise your hands above your head slowly. Turn around.
Ellerini yavaşça kaldır ve bana doğru dön.
Gentlemen, raise your rifles over your head... and get a smile on your face.
Beyler, tüfeklerinizi başlarınızın üzerine kaldırıp... gülümseyin.
Raise your hands above your head, please.
Lütfen ellerinizi başınızın üstüne kaldırın.
Exhale and raise your arms over your head.
Nefes ver kollarını başının üzerine kaldır.
Raise your hands above your head, Dr. Watson.
Ellerinizi başınızın üzerine kaldırın, Dr. Watson.
Victor, don't underestimate... the resolve of Henry Hearst and his law firm... to raise your severed head on a pole... and wave it for the whole damn island to see.
Victor, bu işin sonunda Henry Hearst ve Hukuk Şirketi'nin kafanı kesip bir direğe geçirdiğini ve ibret olsun diye bütün adayı dolaştırdığını görmek istemiyorum...
You will raise your weapon above your fucking head........ or I'll blow your fucking brains out!
Silahını a * ına koyduğum başının üzerine koyacaksın... ... veya senin beynini dağıtacağım.
Raise your voice to me and I'll knock your head off!
Bana sesini yükselt te kafanı uçurayım!
If you raise the devil within me, the consequences shall fall on your own head!
Eğer şeytanı tepeme çıkartıyorsan, sonuçlarına katlanacaksın!
You open the door, two hands, raise it above your head.
Kapıyı aç, iki elini de başının üzerinde duracak şekilde kaldır.
Raise your hands above your head and swing them around, wrap them together.
Ellerinizi kaldırın ve serbest bırakın. Önde birleştirin.
Raise up your arms... and roll up, with your head and shoulders following.
Kollarınızı kaldırın ve katlanın, kafanız ve omuzlarınız ileriye.
How about we head over there and if you can raise that hammer above your head with those chicken bones you call arms, I'll let you take a free whack at my dome.
Eğer o tavuk bileklerinle çekici boyunun üzerine çıkarabilirsen, seni evde bedavaya kırbaçlarım.
raise your hand 114
raise your hands 87
raise your glasses 18
raise your arms 37
raise your right hand 49
your head 74
head 675
heads 381
headquarters 78
headline 24
raise your hands 87
raise your glasses 18
raise your arms 37
raise your right hand 49
your head 74
head 675
heads 381
headquarters 78
headline 24
heading 58
headed 299
headache 92
headphones 22
headstrong 17
headmaster 111
heads up 574
heading home 29
head of security 36
head to toe 22
headed 299
headache 92
headphones 22
headstrong 17
headmaster 111
heads up 574
heading home 29
head of security 36
head to toe 22
headed your way 16
head out 16
heads or tails 61
headlines 18
head up 61
head shot 21
head down 98
head back 19
heading out 31
headmistress 58
head out 16
heads or tails 61
headlines 18
head up 61
head shot 21
head down 98
head back 19
heading out 31
headmistress 58
heading north 21
heading south 26
heads down 44
heading east 20
headaches 102
head trauma 18
heading west 18
heading south 26
heads down 44
heading east 20
headaches 102
head trauma 18
heading west 18