She came home traducir turco
538 traducción paralela
This is the way she's been ever since she came home.
Eve geldiğinden beri bu durumda.
I wonder if she came home yet.
Eve geldi mi acaba?
She came home early.
- Ne oldu? Kadın eve erken geldi.
I saw Sabrina when she came home last night.
Dün akşam eve geldiğinde Sabrina'yı gördüm.
First of all, she came home.
Her şeyden önce, o eve gelmiştir.
And then one night she came home, Christmas Eve it was, too and I thought she'd had an accident!
Ve bir gün Noel Arifesinde eve öyle bir hâlde geldi ki bir kaza geçirdiğini sandım!
No, no, no, you said you said that she came home drunk?
Hayır, hayır, hayır sen dedin ki kardeşinin eve sarhoş geldiğini söylemedin mi?
She came home early one day and raised hell.
Bir gün eve erken geldi ve kıyameti kopardı.
When she came home Mom's run was on her left leg instead of her right.
Eve geldiğinde annemin çorap kaçığı sağ yerine sol taraftaydı.
She came home, changed clothes, and went out again.
Eve geldi, üzerini değiştirip çıktı.
Morning, Inspector, look how she came home from work.
Günaydın, Müfettiş. İşten nasıl geldiğine bakın.
Look here, Sir, how the girl looked when she came home from work.
Bakın, kızım işten ne halde geldi.
And this is how she came home.
Milos Hrma'nın bileğini kestiği yerden, işte böyle geldi eve.
She came home about 10 : 45, found he'd shot himself in the living room.
10.45 civarında eve döndüğünde, kocasını oturma odasında ölü bulmuş.
If she came home from the airport, what did she do with the dress and gloves?
Havaalanından eve geldiyse, giysilerine ne yaptı?
When she came home...
- O gece geç geldi.
She had nowt on but a shift when she came home, sir.
Üzerinde battaniyeden başka bir şey yoktu efendim.
What if she came home?
Ya eve gelirse?
She came home late.
Eve geç geldi.
She came home at 7 p.m.
Bu akşam saat yedide döndü.
She came home last night, found some guy robbing her apartment. They just hit it off.
Eve geldiğinde daireyi soymaya çalışan birini görüyor ve onlar sadece performans yapıyorlar.
She came home all excited, took some Veronal to calm down, some more to go to sleep, and... Then some more Veronal, and a little more, and...
Heyecanla eve geldi, yatışmak için veronal içti, uyumak için biraz daha veronal aldı ve sonra biraz daha veronal, biraz daha...
Her sister Ruth had a bunch of boys hanging around, and they started asking Sarah out when she came home on weekends.
Oğlanlar kız kardeşi Ruth'un etrafında dolanırdı. Hafta sonları Sarah eve gelince de onu dışarı davet ederlerdi.
She came home pleased as a punch.
Ağzı kulaklarında eve geldi.
- Tell her about the day she came home!
Onu eve getirdiğim günü anlatın.
She came home from Bobby's and she was going up the stairs.
Bobby'den gelmişti ve yukarı çıkıyordu.
She came home.
Eve döndü.
She came home and painted this whole room pink.
Eve gelip bütün odayı pembeye boyadı.
Tell them why Fran Page was murdered... how she came to visit you several times at the Valley Rest Home... and gradually pieced things together and threatened to talk.
Onlara Fran Page'in niçin öldürüldüğünü anlat. Valley kliniğinde seni ziyaret edip olayı çözdüğünü... ve katili, konuşmakla tehdit ettiğini anlat.
Sometimes when I came home from work... she'd have the baby dressed up like a little princess.
Bazen işten eve döndüğümde kızımızı küçük bir prenses gibi giydirmiş olurdu.
Well, I took it for granted he came home unexpectedly... and she told him what she was going to do.
eve umulmadık şekilde geldi diyelim... Nanny de ona her şeyi söyledi farzedelim...
She stuck it as long as she could, and then came home to us.
Buna olabildiğince dayandı, ve sonra eve bize geldi.
I knew when he came home with a pair of green socks she'd knitted for him.
Eve onun işlediği bir yeşil çorapla geldiğinde bunu anlamıştım.
- Home. She came to early Mass.
Sabah ayinine gelmişti.
She usually came home at dawn, when I was getting up.
Genelde eve ben uyandığımda, yani şafak vakti geliyordu.
I told you She came out I didn't think she'd be home
Size söylemiştim. Dışarı çıktı. Evde olacağını düşünmemiştim.
Why, only last week Dirty Lying Little Two-Faced came running home from school, sobbing his eyes out, and our youngest, Ghastly Spotty Horrible Vicious Little is just at the age when taunts like'she's a git'really hurt.
Geçen hafta Pis Yalancı İkiyüzlü okuldan hıçkırıklar içinde geldi. En küçüğümüz, İğrenç Sivilceli Arsız Mikrop "O aptal" gibi şakaları hiç kaldıramayacak yaşta.
I came home late, she ate my laundry.
Eve geç geldim, çamaşırlarımı yemiş.
When Alice came home, she found that the window had been forced open.
Alice eve döndüğünde, pencerenin zor kullanılarak açıldığını fark etti.
Next night I came home, she was wearing a saran wrap bikini.
Bir sonraki eve gidişimde, "folyo bikini" * giymiş bir halde beni bekliyordu.
This time when he came home late at night, She wasn't worried about him, or jealous.
Bu kez adam, geç saatte eve döndüğünde, kadın ne merak ediyor ne de kıskanıyordu.
By the time I came home, she was already gone.
Ben eve gidene kadar o çoktan evi terk etmiş olacak.
She's brings me the money which she thinks is there... cause he brought a satchel home with him when he came.
Heller geldiğinde elindeki çantayı görmüş. Paranın onda olduğunu düşünerek çantayı bana verdi.
Well, I was, but Robby's mom came home in a bad mood. She said something about "no movies, no Tupperware."
Bir bakım evinin kalitesini düşürmüştük.
She came to take me home, and I found home.
Beni eve götürmek için geldi ve ev nedir onu öğrendim.
I came home one day and she was banging two guys at once.
Bir gün eve geldiğimde iki erkek birden beceriyordu onu.
But she eventually came home.
Ama sonunda evine döndü.
She came some weekends to the state home where they kept me at St. Brendan's.
Bazen, hafta sonları beni St. Brenden çocuk yuvasında ziyaret ederdi.
I heard Mr. Palmer get a phone call from her mother. She said she hadn't gotten home yet. Then they came over to talk to him, Sheriff Truman.
Bay Palmer'ı annesi telefonla aradı ve eve gelmediğini söyledi sonra da Şerif Truman geldi.
When I came home from the late shift, she left a note on the kitchen table, no explanations, no goodbyes.
Gece vardiyasından döndüğümde mutfağa bıraktığı notu gördüm,... ne bir açıklama, ne de bir veda var.
She came home. Who?
- Eve geldi.
she came back 47
she came 41
she came to me 61
she came here 21
she came in 21
she came to see me 23
came home 23
home 1821
homer 1748
homes 211
she came 41
she came to me 61
she came here 21
she came in 21
she came to see me 23
came home 23
home 1821
homer 1748
homes 211
homework 149
homeland 50
homey 175
homecoming 21
homemade 43
homeless 99
homesick 24
home sweet home 121
homeboy 89
homer simpson 114
homeland 50
homey 175
homecoming 21
homemade 43
homeless 99
homesick 24
home sweet home 121
homeboy 89
homer simpson 114