The floor traducir turco
21,366 traducción paralela
Drawing a circle on the floor.
Yere bir daire çiziyor.
Keep your sitting bone on the floor to really create a stretch.
Gerçekten esnetmek için üzerine oturduğunuz kemikleri yerde tutun.
Allison gaines. Marshals will clear the floor and give you two some privacy.
Federal Polis katı terkedecek ve ikinize biraz mahremiyet sağlayacak.
Burt scorched the floor with a ring of Xibalban bone marrow to help keep hellspawns trapped.
Burt cehennemden gelenleri tutmak için yere Xibalban kemik iliği çemberi koydu.
I bet we only have to break one of their noses before the other two slide their pieces across the floor.
Sanırım diğerleri silahlarını bırakmadan önce sadece birinin burnunu kırmamız yetecektir.
You fight on the floor, you fight in the ring!
Herkesin ortasında, ringde dövüşürsün!
He, uh, fell to the floor.
Yere düşmüş.
- On the floor!
- Yere yatın!
If you insist on sleeping in the office, I might suggest you forego the floor and get yourself a futon.
Eğer ofiste yatmaya ısrar edersen yerde yatmaktan vazgeçip kendine bir Japon şiltesi almanı öneririm.
On the floor!
Yere yatın!
I come back, he's pants down, ass up on the floor, puking on himself.
Döndüğümde pantolunu düşmüş, kıçı zeminde, üstüne kusuyordu.
Yeah, I found his hospital bracelet on the floor, but he was gone before I got home.
Evet, hastane bilekliğini yerde buldum ama ben eve gelmeden önce gitmişti.
I can't believe peeps be cutting holes in the floor just to spy on fish.
Milletin balıkları gözetlemek için yere delik açtığına inanamıyorum.
She's lying on the floor of the cafeteria.
Kafeteryada yatıyor.
You tell them to arrest that murdering guard and get our girl off the floor, Taystee!
Söyle onlara, o katil gardiyanı tutuklayıp arkadaşımızı yerden kaldırsınlar Taystee!
For our humanity, for this family, and for that little girl on the floor in the cafeteria.
İnsanlığımız için, bu aile için ve kafeteryada yatan o küçük kız için.
Get on the floor with your hands behind your head, right now... before I shoot your little friend here in the eyeball.
Ellerin başının arkasında yere yat, yoksa arkadaşını gözünden vururum.
I hear she overdosed and they found her on the floor with a vibrator in her arse.
Vajinasında bir vibratör ile aşırı dozdan ölü bulunmuş...
Down on the floor.
Yat yere.
Well, bottles just don't roll across the floor by themselves.
Şişeler koridorda kendi kendine yuvarlanmaz.
Patterson just sent me the floor plan.
Patterson bana kat planlarını yolladı.
Every door on the floor will open.
Bütün kilitli kapılar açılacak.
Then the floor fills with carbon dioxide, the fire goes out, the doors close again and you'll be trapped wherever you are.
Sonra zemin karbondioksitle doldurulacak yangın sönecek, kapılar tekrar kapanacak ve nerede olursanız orada kapalı kalacaksınız.
She's on the second floor.
- İkinci katta.
Uh, wait, we must be on the wrong floor.
Bekleyin yanlış katta olmalıyız.
Dr. Huffnagel is on the sixth floor,
Dr. Huffnagel altıncı katta. 612 nolu süit.
Why are we on the eighth? The layout of every floor in the building is identical.
Binada her katın düzeni aynı.
All we need to do is recreate the sixth floor on the eighth.
Tek yapmamız gereken altıncı katın üzerine sekizinci katı yeniden yapmak.
The figurine on the sixth floor? The one under that mirror that's opposite the elevators.
Altıncı katta asansörün karşısındaki aynanın altında bir heykelcik yok mu?
Director arriving on the eighth floor in five,
Yönetici sekizinci kata ulaşıyor.
I'm sealing off the entire floor.
Tüm katı kapattırıyorum.
It's only the second floor.
İkinci kattayız.
- We're on the 100th floor.
- 100. kattayız.
My clothes will be physically and electronically inspected before I step out onto the 22nd floor.
Kıyafetlerim fiziksel ve elektronik olarak ben daha 22. kata adımımı atmadan kontrol edilmiş olacak.
The scuff marks on the hardwood floor indicate a struggle, which means that after the murder, Randy was placed on that couch.
Yer zemininde boğuşma izlerine rastladık bu da demek oluyor ki Randy öldürüldükten sonra kanepeye taşınmış.
They're onto the 11th floor.
11. kattalar.
Then we went upstairs and found your wife unconscious... there was blood all over the bathroom floor.
Sonra üst kata çıktık ve karını baygın hâlde bulduk. Banyonun zemini kanlar içindeydi.
You wouldn't say that, if you'd been there and seen the state your wife was in, on the bathroom floor.
Karını banyoda o hâlde yatarken görseydin öyle demezdin.
With a glass floor, so we can watch the fish.
Zemini de cam, balıkları izleyebiliyoruz.
Camille, pull up everything you can on the building, floor plans, schematics, access codes.
Camille, bina hakkındaki her şeyi incele, kat planları, şemalar, erişim kodları.
Patterson says the unit is 6-117, sixth floor.
Patterson 6-117'de olduklarını söyledi, altıncı kat.
The owner said one of the tenants on the second floor
İkinci kattaki kiracılardan biri nakit ödüyormuş...
He's on the trading floor.
Ticaret katında.
We're on the wrong floor.
Aynı katta değiliz.
Looks like you left it all on the dance floor, hey, bro?
Görünüşe göre hepsini dans pistinde bırakmışsın, değil mi kardeşim?
It's on the other end of this floor, but because of the lockdown, all the halls are blocked with steel barriers.
Bu katın diğer ucunda ama tecrit yüzünden tüm salonlar çelik bariyerler kapalı.
If you do not release Nicole, I will drop everyone off the elevators from the top floor.
Nicole'ü serbest bırakmazsanız asansörleri en üst kata çıkarıp düşüreceğim.
He's lifting every elevator to the top floor.
Bütün asansörleri en üst kata çıkarıyor.
You and Jane head up to the top floor and see if you can pull them out of that elevator.
Sen ve Jane üst kata çıkın ve onları asansörden çıkarabilecek misiniz bir bakın.
He's in the service hallway on the first floor.
Birinci kattaki servis koridorunda.
I need eyes on the sixth floor, east stairway.
Altıncı kat, doğu merdivenlerinde gözcüye ihtiyacım var.
the floor is yours 27
floor 156
floors 56
floorboard 22
floor it 58
the flash 89
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the family 112
floor 156
floors 56
floorboard 22
floor it 58
the flash 89
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the family 112
the first time i saw you 26
the family business 35
the final frontier 122
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the fool 54
the food 120
the front 31
the father 151
the family business 35
the final frontier 122
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the fool 54
the food 120
the front 31
the father 151
the first 240
the front door was open 16
the facts 28
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18
the fuck 145
the feds 64
the four 34
the funeral 36
the front door was open 16
the facts 28
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18
the fuck 145
the feds 64
the four 34
the funeral 36