English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / You still here

You still here traducir turco

5,423 traducción paralela
Well, then why are you still here?
O zaman neden hâlâ buradasınız?
So why are you still here?
- Neden hâlâ buradasın?
Oh, why are you still here?
- Neden hala buradasın?
Why are you still here?
- Neden hala buradasın sen?
Do you know if she's still here?
- O kız hâlâ burada mı?
Look at you. You're still out here every Sunday like clockwork.
Her Pazar olduğu gibi yine buraya gelmişsin.
You're still here.
Kıskanma lütfen.
You're still here.
- Hâlâ burada mısın?
Still, good that you're here, though.
- Yine de burada olman güzel.
I wish you could still be here, Michael.
Keşke hala hayatta olabilseydin Michael.
You know there's still a round left in the chamber here?
Hâlâ sürülü bir tane mermi var.
Look, Jane, they're not gonna put me in homicide as long as you're still here.
Bak, Jane. Sen burada oldukça beni cinayet masasına atamazlar.
Still yes. You know what, here's a good story.
Hala eğleniyorum.
You still need everyone to make it out of here!
Buradan ayrılmak için hepinizin birlikte olması gerekiyor.
Why are you still out here?
Niye hâlâ dışarıda duruyorsun?
Get that shit and get the hell out of here while you still got a chance.
Hâlâ şansın varken al şunları da siktir git buradan.
What are you still doing here?
Neden hala gitmedin?
Anyway... glad you're still here.
Her neyse... Burada olmana sevindim.
Her mother is still not here, and I am thinking you're the only one who knows where she is.
Annesi hala burada değil, ben de onun yerini bilen tek kişi olduğunu düşünüyordum.
- And even in here you still think you're better than me.
- Burada bile benden daha iyi olduğunu düşünüyorsun.
- What are you still doing here?
- Ne yapıyorsun sen hala burada?
Do you still want me here?
- Hala beni burada istiyor musun?
Jenna wasn't so psyched on me taking off with you, but at the same time, she doesn't want Wilfred hanging around while Darcey was still here, so...
- Evet. Jenna seninle kampa gitmeme de pek sıcak bakmıyordu ama aynı zamanda Darcey buralardayken Wilfred etrafta dolaşsın istemiyor.
I need to know that you're still here.
Hâlâ yanımda olduğunu bilmek istiyorum.
What the hell you still doing in here?
O zaman içeride ne işin var lan?
And one of us bet you'd still be here.
Birimiz de burada kalacağına.
Well, you're still here.
Ama hala buradasın.
You're still here.
Siz hâlâ buradasınız.
What are you still doing here?
Hala burada ne işin var?
What are you still doing here?
Senin hala burada ne işin var?
You walk around here like nothing's changed, like we're still those two guys who used to meet for burgers when we both pulled the graveyard shift.
Sanki hiçbir şey değişmemiş gibi buraya geliyorsun. Sanki hamburger yemek için... buluşan o çocuklarmışız gibi. Mezarlık vardiyamız bittikten sonra.
You're still here?
Hâlâ burada mısın? Evet.
You're still here?
Sen hâlâ burada mısın?
What are you still doing here?
Ne diye burada dikiliyorsun hâlâ?
I still don't see what brings you here.
- Hala neden buraya geldiğinizi anlamıyorum.
What are you doing? You're still here?
Ne yapıyorsun, hâlâ gitmedin mi?
I have to go to Sheffield but I'll see you tomorrow if you're still here when I get back.
Sheffield'a gitmem lazım ama yarın döndüğümde hala buradaysanız görüşürüz.
I'm still here because of you.
Sayende hayattayım.
- Oh, you're still here?
- Sen hâlâ burada mısın?
You guys are still here.
Hâlâ buradasınız.
Ah, good, you're still here.
- Güzel, henüz çıkmamışsın.
W-what - - you're gonna still stay here at maura's?
Ne... Maura'nın evinde kalmaya devam mı edeceksin?
Because you've said this before, and we're still here.
Çünkü bunu daha önce de söyledin ve hala buradayız.
Someone who's still here, so I'm saying it to you. "
O yüzden sana ediyorum.
"you're still here."
Hala buradasın.
You guys, uh, I'm still here.
Arkadaşlar hâlâ buradayım.
Why are you still here?
ıGidip öğrensene.
- What are you still doing here?
Burada ne arıyorsun hala?
take the four women still here with you.
Palm, o dört kadını yanında götür.
You are still here.
Demek hâlâ buradasın.
Someday I'll be gone and you'll still be here.
Birgün ben gideceğim ve sen burada kalacaksın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]