English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ П ] / Плохой пример

Плохой пример traducir turco

69 traducción paralela
Плохой пример детям подаете.
Çocuklara kötü örnek oluyor.
Ты плохой пример для сына.
Oğluna böyle mi örnek olacaksın?
Кричать на него - тоже плохой пример.
Biliyorsun ki böyle davranman... onun üzerinde iyi etki bırakmıyor.
В тюрьме они могут подать плохой пример.
Hapisteyken, masum olanlardan vicdan azabı çeker...
Это плохой пример, а его зовут Гектор.
Mutfağımdan çıksana sen. Zaten adının Hector olması yetiyor.
Ладно, это плохой пример.
Evet, bu kötü bir örnek.
- Ладно, плохой пример.
Evet. Kötü bir örnek oldu.
Ты подаешь ей плохой пример.
Onun için kötü oluyor.
Плохой пример.
Tamam, kötü bir örnek.
Она - плохой пример, и не получит пирога сегодня.
Kötü örnek oluyor ve bugün pasta yemeyecek.
Я бы не хотела быть ребенком,.. ... показывающим плохой пример для других.
Herkesin ne yapmaması gerektiğini öğrendiği çocuk olmayı istemezdim.
Ладно, это был плохой пример.
Tamam, kötü bir örnek oldu.
Подумать только, а ведь некоторые говорят, что он плохой пример для подражания.
Bir de insanlar onun iyi bir rol modeli olmadığını söylerler.
Вы не можете запретить показывать меня только потому, что я подаю плохой пример.
Hiç düzgün konuşamazlar. - Kızınızı geri getireceğim. - Boşversene, beceriksiz.
Правда ли, что новая телесенсация, Бендер, подаёт плохой пример детям Земли?
Televizyon ünlüsü Bender, dünyalı çocuklara kötü mü örnek oluyor?
Вы не можете запретить показывать меня только потому, что я подаю плохой пример.
Sırf çocuklara kötü örnek oluyorum diye beni sansürleyemezsiniz.
Ну, то есть, это плохой пример, но всё же...
Doğru, demek istediğim, kötü bir örnekti... Fakat gitmeli miyiz?
Плохой пример - если ее зовут Эми, я стану звать ее Блэми.
Kötü örnek. İsmi Amy'se, Blamy diyeceğim.
Таким образом показывают всем плохой пример.
Onu sokaklardan uzak tutmak gerekiyor.
Нет, плохой пример...
Tamam, kötü bir örnekti...
Я не хочу, чтобы ты подавал плохой пример и способствовал появлению дурных мыслей у моих людей.
Adamlarıma kötü örnek olmana ya da kafalarına saçma fikirler sokmana izin vermem.
Я привела плохой пример.
O zaman bu iyi bir örnek olmadı.
Я говорю, что вы подаёте плохой пример детям.
Dediğim, çocuklar için gerçekten iyi bir örnek oluşturmuyorsunuz.
Плохой пример. Я просто хочу сказать, что нельзя судить только по...
Demeye çalıştığım şey şu, sırf birinin görünüşüne bakıp...
У них был плохой пример для подражания.
Onlar farklı örneklerdi.
И вдобавок, вы выступите в вашем классе литературы и скажете, что были не правы. И вы показали плохой пример.
Bir de, edebiyat sınıfınızda bir konuşma yaparak, bir hata yapıp karar verme konusunda ciddi bir yanlışlık yaptığınızı açıklayacaksınız.
Ты подала плохой пример, женщина.
Kötü bir örnek oluyorsun, be kadın.
- Это плохой пример. - Согласен.
- Hadi düşünelim.
Послушай, мне жаль, что забрали твои права, но я не могу не сказать что ты подаешь плохой пример Джейку.
Dinle, ehliyetini kaptırmana üzüldüm, ama Jake için ne kadar kötü bir örnek olduğunu söylemezsem, ihmalkârlık etmiş olurum.
- Так что, плохой пример. - Да, но ты понимаешь...
Çok kafana takmamaya çalış.
Это плохой пример, так как это может произойти.
Bu iyi bir örnek olmadı, çünkü bu olabilir.
Ты прав, плохой пример.
Haklısın, kötü örnek oldu.
Это плохой пример для работников - увидеть их менеджера, одетого в блестящую ночную рубашку.
Yöneticilerini parıldayan bir gece elbisesinde görmek çalışanlara yanlış örnek oluyor.
Ладно, я наверное должен уйти пока Елена и Мистер Зальцман не вернулись и не увидели какой я плохой пример.
Pekala. Sanırım Elena ve Bay Saltzman eve dönüp, sana nasıl kötü örnek olduğumu görmeden kalkmalıyım.
Любой из вас подает плохой пример!
Kötü örnek olursunuz.
Флобер плохой пример для подражания, и ты вообще знакома с её родителями?
Flaubert örnek bir insan sayılmaz ve onun ailesini tanıyor musun ki?
Разве это не показывает плохой пример женщинам - быть тряпкой для вытирания ног?
Böylesine her yerde paspas gibi kullanılan kadınlar için kötü bir örnek değil mi?
Плохой пример :
Kötü bir örnek :
Ну тогда вы, сэр, плохой пример.
Öyleyse siz kötü bir örnek oldunuz.
Плохой пример.
Kötü bir örnek :
— Я же сказал : плохой пример.
- Kötü örnek demiştim.
Плохой пример.
Şaşırdım.
Плохой пример.
Kötü bir örnekti.
Плохой пример.
- Tamam, kötü örnek oldu.
Плохой пример.
Kötü örnek.
Плохой подобрала пример, да?
Doğru adam o değil, değil mi?
Он подает плохой пример.
Kötü örnek oluyor.
Полагаю что это и есть пример плохой рекламы.
Sanırım kötü reklam diye bir şey de varmış, değil mi?
Вы же не хотите показать плохой пример?
- Çocuklara kötü örnek olmak istemezsiniz.
- Это плохой пример.
Kötü örnek oldu bu.
— Я ж сказал : "Плохой пример".
- Kötü örnek demiştim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]