English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ S ] / Saat 17

Saat 17 traducir inglés

668 traducción paralela
- Saat 17.00 olmuş bile.
- It's 5 : 00 already.
Amerikan uçağı yarın saat 17'de sizi Şangay'dan alacak.
The American plane will pick you up in Changchow tomorrow afternoon at 5 : 00.
Birleşik Devletler Başkanını taşıyan 10 : 19 özel treni saat 17 : 00'de Suddenly kasabasına gelecektir.
"Special train 1019 " carrying the president of the United States " will arrive Suddenly 5 : 00 pm today.
Saat 17 : 00'de.
5 : 00 pm.
Saat 17 : 00'de, Başkan kasabada olacak, özel bir... Ne?
At 5 : 00 pm this afternoon, the president of the United States arrives in town on a special.
Ve saat 17 : 01'de, çok zengin bir Amerikan vatandaşı olacağım.
And one minute after 5 : 00, I'm going to be a very rich American citizen.
Hiçbir şey karşılığı yarım milyon dolar, çünkü bu gece saat 17 : 00'de
A half a million clams for absolutely nothing. Because tonight at 5 : 00 I kill the president.
Şunu kafana sokmalısın ki, Bart, herkes senin peşinde olacak ; saat 17 : 00'den öleceğin gün değin
So, Bart, you've just got to realize that everybody's going to be on your tail from 5 : 00 until the day you die.
Saat 17.00'de kalkıyor.
Takeoff at 1700.
- Sadece değişen şeyleri demiyorum. Saat 17'de çay içme, saat 20 oldu mu akşam yemeği, salı günleri berbere gitmek.
- Not just floating about - tea at 5 : 00, dinner at 8 : 00, Tuesdays at the hairdresser's.
Saat 17.00.
It's 5 : 00 on the dot.
Saat 17 : 35.
It's 5 : 35 pm.
Saat 17 : 00'de muhafızlar onları toplayıp, kamyona bindiriyorlar. Kamyon sürücüsü de onları çiftliğe geri götürüyor.
At 5 : 00, the guards will pile them back in the truck and the driver will bring them back to the Farm.
Yollarını kesecek bir rota çizdim, saat 17 : 00'de buluşacağız.
I've set an interception course so we'll rendezvous about 1700.
Saat 17'de tekrar başlarız.
We'll start again at 5.
Ve saat 17 de caddeler paten kullanan daktilocularla dolmuş.
And at 5 pm the streets are filled with typists on roller skates.
- Hava kararmadan önce, saat 17 : 32'de.
- Just before dark, 5 : 32.
Türk Surları 8 Kasım, saat 17 : 00
Turkish Rampart. November 8, 1 7 hours 00 minutes
Tüm okul şunu bilmeli ki bu kış döneminde kapılar saat 17.00'de kilitlenecek.
I'd like to remind the house that it's winter term... and that lockup is at 5 : 00 p.m.
10 Ekim, Salı saat 17 : 00
Tuesday, October 10, 5 PM.
Şimdi, o saat 18 : 00'dan önce boğulmuş olsa gerek, hatta belki 17 : 00'ten önce, aksi takdirde o kadar kuru olmuş olamazdı.
Now, she had to have drowned before 6 : 00 maybe even before 5 : 00, otherwise it wouldn't have been that dry.
lşınlama ve silahlarla insanlığın yok edilmesi 17 saat, 27 dakika içinde gerçekleşecek.
Destruction of humans through irradiation and weapons will occur in 17 hours and 27 minutes.
17 Haziran gecesi, saat 12 civarında neredeydin?
Where were you on the night of June 17, about 12 of the clock?
17 Haziran 1940, saat 12 : 30'da...
At 12 : 30 on the 17 th ofJune, 1940...
- Saat daha 17 : 25, 18 : 25 değil.
- It's only 5 : 25, not 6 : 25.
Bu ay içindeki tek elverişli zaman şu andan itibaren 17 saat sonrası.
The only favorable time this month is about 17 hours from now.
17 saat sonra kalkıyoruz.
We take off in 17 hours.
17 saat içinde yapacak bir sürü işimiz var.
We've a lot in 17 hours!
Hayır, hayır, saat daha 17 : 00 olmadı.
No. It's not 5 : 00 yet.
Ayın 17'si, saat 10 : 05.
The 17th at 10 : 05, 06 P.M.
17 saat marştan sonra, kol Foxton'a bakan bir tepede durdu.
In 17 hours'marching time, the column stood on a hill overlooking Foxton.
Bana uyumadan, nasıl 17 saat dayanabildiğimi mi soruyorsunuz?
You ask me how I can keep going 17 hours without sleep?
Ama saat tam 5'te herkes bu denizaltıyı griye boyamaya başlayacak!
But at 17 : 00 every man on this crew starts painting her gray!
Saat 8 : 50-17 : 20 arası çalışırız.
The hours in our department are 8.50 to 5.20.
"Geri dön, geri dön ah uçup giden zaman." Saat : 17.23.
Backward, turn backward O time, in your flight 5 : 23 p.m.
- Yarın, sizi saat 17 : 00 de bekliyoruz.
Tomorrow, five o'clock.
17 : 30 - 18 : 30 arası - bir saat...
Seventeen thirty to 1830, that's hours.
17 saat sonra sizinle tekrar iletişime geçeceğiz.
We'll contact you for directions in seventeen hours from now.
Tekrar ediyorum, 17 saat sonra.
Repeat, seventeen hours.
Alfakent'in varoşlarına yaklaştığımda Okyanus zamanına göre saat 24.17 idi.
It was 24.17, Oceanic Time when I approached the suburbs of Alphaville
Saat 16.00, Mart'ın 17'si...
1 600 hours, March 1 7.
Yarışa 17. sırada başlayacaksın, saat 16 : 45'te.
You enter the race on 17th at 16 : 45.
17 Ekim gecesi müvekkilim dairenize geldiğinde size göre saat kaçtı?
At what time on the evening of October 17th do you allege my client was in your apartment?
Başbakan Yardımcısı, lütfen mahkemeye anlatın 17 Ekim gecesi saat 09 : 00 ile 10 : 00 arasında neredeydiniz?
Will the Deputy Premier please tell the Court where he was on the evening of October 17th between the hours of 9 : 00 and 10 : 00?
17 Ağustos, saat akşam 6 : 00 suları.
August 17, around 6 : 00 p.m.
Bu gece kuzenimin evinde bir parti var saat beşte, Via Trengolone...
There's a party tonight at my cousins'house at 17, Via Trengolone...
Sinyal sesi çaldığında saat tam olarak 3 : 17 olacak.
the time will be... 3 : 17... exactly.
Sinyal çaldığında saat 3 : 17'yi 10 saniye geçmiş olacak.
the time will be... 3 : 17... and ten seconds.
Sinyal çaldığında saat 3 : 17'yi 20 saniye geçmiş olacak.
the time will be... 3 : 17... and 20 seconds.
Bu azalma oranında, yörüngeye girmeye teşebbüs etmeden önce 17 saat beklemeliyiz.
At the present rate of decrease, we'll have to wait at least 17 hours more - before we even attempt to enter orbit.
Adı Gloria Beatty. Sadece 17 saat vakti kaldı.
Seventeen hours- - that's all she has left.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]