Ve ölüm traducir inglés
5,518 traducción paralela
Avcı ve ölüm perisi.
The hunter and the banshee.
Yaşam ve ölüm arasında.
Between life and death.
Bu yaşam ve ölüm anne! Bir oyun değil.
This is life and death, Mom!
Yumurta, yaşam ve ölüm arasında duran ince çizgiyi temsil ediyor.
Eggs represent the tender area between life and non-life.
Kutsal Meryem, Tanrı'nın annesi, biz günahkarlar için şimdi ve ölüm saatlerimizde dua et.
Holy Mary, Mother of God, pray for us sinners, now and at the hour of our death.
Kesinlikle yaşam ve ölüm sorunlarını çözmekte çok iyisin.
Uh, well you are certainly very good at dealing with life and death issues.
Cadıların yaptığı her şeyin olmasını sağlayan iki şey var : şehvet ve ölüm.
See, everything the witch does is powered by two things... Lust and death.
Şimdi ve ölüm saatimizde.
Amen.
Alvin, Mildew ve Ölüm Fısıldayanlar.
- [growls] - Alvin, mildew, and whispering deaths.
Joe Carroll, şeytanın bir emsalidir ve ölüm vadisinde gölgeler içinde yürürken şeytandan korkmayacağım Tanrı'nın vaatleri zengin olduğu için görülmeye değer bir şey ve sana diyorum, Joe Carrol seni şeytanın yavrusu galip gelemeyeceksin.
Joe Carroll is the very epitome of evil, and though we walk in the shadow of the valley of death, I shall fear no evil, for God's promises are rich, wonderful to behold, and so I say to you, Joe Carroll, spawn of Satan, you will not be victorious.
Uh, bu kanji Izanami olduğunu, yaratılış ve ölüm shinto tanrıçası.
Uh, this kanji is Izanami, shinto goddess of creation and death.
Ölüm sebebini buldum.
I've found cause of death.
İlginç olsa da bu bize ölüm sebebini vermiyor ve katile yaklaştırmıyor.
While interesting, this puts us no closer to cause of death or to evidence linking us to a killer.
Aldığı darbeye ve hafif beyin zedelenmelerine göre ölüm vakti geceyarısı ile sabahın 3'ü arasında.
Blunt force trauma and the attenuating brain injuries. Time of death, somewhere between midnight and 3 : 00 a.m.
Ateşkes, ölüm öncesi güçsüzlük ve hastalığın sızlanışıdır.
Truce is the dying cry of the weak and the sick.
Görünmez ölüm olan ve asit tüküren Değişken kanatların da bu tarafta olduğunu hatırlatmalıyım.
Scauldron and boiling, poisonous death that way. Changewings and acid-spitting Invisible Death that way.
"Ölüm ve iyileştirme raporu."
"Death and recovery report."
Hayat, ölüm ve arasındaki birçok şeyi.
About life and death and many things in between.
Bir sürü ölüm gördüm ben.
I've seen my share of death.
Duruşma süresince bir sürü ölüm tehditi ve siber saldırıya maruz kaldınız.
You received a lot of death threats and cyber attacks at the time of the trial.
Bu akşam Aaron Kasden'ın ölüm yıldönümüne dikkat çekmek ve Synturion gibi şirketlerin tehlikeli teknolojileri erkenden tüketicilere sunup, cinayetten sorumlu olmamarına ışık tutmak için şehrin elektrik şebekesini çökerttik.
: Tonight, we took over the city's power grid to mark the anniversary of the murder of Aaron Kasden, and to bring to light companies like Synturion who are putting dangerous technology into the hands of consumers prematurely, and getting away with murder, literally.
Balinalar, Deniz Tanrısı'nın gönderdiği ölüm ve yaşam melekleridir.
They're angels of life and death sent by the Sea God
Son sekiz ayda baktığın bütün hastaların dosyalarını inceledim. Hastanedeki en düşük ölüm oranı sende.
I've gone through every one of your files for the last eight months, and you have the lowest mortality rate in the hospital.
Arkadaşları ve aile, ancak bazı detayları o vardır ki... Ben Ana'nın ölüm haberi tutmak istemiyordu Belirsizliğini koruyor.
I didn't want to keep the news of Ana's death from her friends and family, but there are certain details of it which... remain unclear.
10 yaşımdan beri ölüm meleğini bekliyorum.
I've been expecting the angel of death since I was 10.
Kraliçe Catherine ve soyuna ölüm!
Death to queen catherine and her line!
Ve benim için Bu ölüm demek.
And for me... that is death.
Mary geldiğinden beri Francis'in ölüm kehanetlerini görüyordum.
Since Mary's arrival, I've had visions of Francis's death.
Sanık, John Herring Sayın Prens Howland'ın evine zorla girip pek çok kaşık gümüş dolar ve giyim eşyası yağmaladığı için mahkum edildikten sonra acı bir ölüm cezası almıştır.
The accused, John Herring, having been convicted of breaking into the house of Mr. Prince Howland and robbing him of several spoons, silver dollars, and wearing apparel, has been sentenced to suffer death.
Şimdi beni dinle, bu bir kalabalığın önünde söyleyeceğim sözlerden değil ama sadece ikimiz olduğuna göre ölüm karanlık ve kör edici bir şerefsizdir onun geldiğini görsen de görmesen de.
Now, look here, this ain't the kind of thing I say in front of a congregation but since it's just you and me right now death is a dark and blinding motherfucker whether you see it coming or you don't.
Onu öldüren insanı bulacağım ve onu doğrudan Mozo'ya bağlayıp ikisini de ölüm cezasıyla yargılatacağım.
I will find the person that killed her and I will link him directly up with Mozo and I will put them both on death row.
Adli tabibin raporuna göre iki kadın da otuzlarındaymış ve... - Bu ölüm sebebi doğru mu?
According to the M.E. report, both women were in their 30s, and... is this cause of death right?
Hayır ama ikisi de kör darbeyle travma geçirmiş ve el ile ayak bileklerinde ölüm öncesi keskin sıyrıklar var.
No, but they did both suffer blunt force trauma and severe antemortem abrasions to the wrists and ankles.
Morluğa ve karaciğer ısısına göre ölüm zamanı 22 : 00 ile gece yarısı arasında.
Lividity and liver temp put the time of death between 10 : 00 P.M. and midnight.
Anatomik bulgular ve hasta geçmişi göz önüne alındığında ölüm sebebinin akut, doğal olmayan travmatik servikal yaralanma olduğunu belirtiyorum.
From the anatomic findings and pertinent history, I ascribe the manner of death to acute, unnatural, traumatic cervical injury.
Görünen o ki ölüm zamanında kurbanın diş etinde ve küçük dilinde taze meni varmış.
So apparently, at the time of death, the victim had a recent deposit of seminal fluid in her gingiva and epiglottis.
Aile San Francisco şehri ve polis departmanına ihmal sonucu ölüm davası açacak.
The family will file a federal wrongful-death claim. Against the Police Department and the city of San Francisco.
- Yüzüğü parmağında gördü ve işte o zaman senin Karen'ın kocası olduğunu anladı ayrıca ölüm tehditlerini gönderen sendin.
- He saw the ring on your finger, and that was when he knew that you were Karen's husband, and that you had sent the death threats.
Her kim bu kuralı çiğnediyse, onu uzun ve acı dolu bir ölüm bekliyor.
Whoever broke this rule can expect a long and painful death.
Var olan ölüm oranı en yüksek ve tartışılır şekilde bilinen en öldürücü hastalık.
It has the highest case to mortality rate in existence and is arguably the deadliest disease known to man.
Tahmini ölüm zamanına ve kurbanların en son canlı görüldüğü yerlere bakarak görünen o ki ilk kurban Melvin Lewis birkaç ay tutulmuş.
Based on the estimated time of death and when the victims were last seen alive, it appears as though the first victim, Melvin Lewis, was held for a couple of months.
* Ölüm Evi'nin ileri gelenleri - Amir Hasan ve Inong Kamyon burada durdu.
Bomb squad village chiefs Amir Hasan and Inong
Çünkü ölüm ve kederle ilgili eski esprileri özledim de.
'Cause I kind of miss all the old jokes about death and sadness.
Ve eşim şu anda Ölüm Atlısı'nın esiri.
And my wife is now a captive of the Horseman of Death.
- Ölüm zamanı? Perşembe gecesi 10 ve Cuma sabahı 4 arasında.
Between 10 : 00 P.M. Thursday night and 4 : 00 A.M. Friday morning.
- Oliver Cromwell'in yanında savaşan ve Charles Stuart'ın ölüm fermanını imzalayan.
That fought alongside Oliver Cromwell and signed Charles Stuart's death warrant.
Preston'un bize babasının sözlerinin yalanlardan ibaret olduğunu babasının gücünü suistimal ettiğini,... ve her yere yayılmış olan spekülasyonlarının Tanrı'dan çok uzak olduğunu göstermesini istiyorum. ... ancak ölüm ölüm gereklidir.
I want Preston to show us that his father's words are a web of lies, that his father's abuse of power and his rampant profiteering is far from godly, but death... death is necessary.
Ölüm vadisinde gölgeler içinde yürürken, şeytandan korkmayacağım Tanrı'nın vaatleri zengin ve harika olduğu için...
Though we walk in the shadow of the valley of death, I shall fear no evil, for God's promises are rich and wonderful...
O zırvalara sahiden inanıyor musun, ölüm ve yıkım saçmaya?
You really believe all that crap... spreading death and destruction?
Ölüm sırasında saldırıya uğrayan biri için tuhaf olan distal radyus ve kol kemiklerinde colles kırıkları olmaması.
Now, what's odd is that for someone who appears to have been assaulted at time of death, there are no Colles fractures to the distal radius, or humeral head breaks.
Ölüm saati, bu sabah 9 : 30 ve 10 : 00 arası.
Time of death, between 9 : 30 and 10 : 00 this morning.
ölüm 429
olumsuz 381
ölümcül 30
olumlu 213
ölümüne 20
ölümü 26
ölümsüzlük 29
ölüme 20
ölüm bizi ayırana dek 33
ölüm bizi ayırana kadar 23
olumsuz 381
ölümcül 30
olumlu 213
ölümüne 20
ölümü 26
ölümsüzlük 29
ölüme 20
ölüm bizi ayırana dek 33
ölüm bizi ayırana kadar 23
ölüm zamanı 16
ölüm sebebi 24
ölüm mü 30
ölüm nedeni 24
ölüm hücresi 16
ölüm saati 19
olumsuz efendim 20
ölüm kalım meselesi 28
ölüm sebebi 24
ölüm mü 30
ölüm nedeni 24
ölüm hücresi 16
ölüm saati 19
olumsuz efendim 20
ölüm kalım meselesi 28