Bence uygun traducir español
622 traducción paralela
Bence uygun.
Creo que será oportuno.
Bence uygun.
Guarde el cambio.
Bence uygun.
Me viene bien.
İyi biri değildi, öldü, bence uygun.
Era feo y está muerto, por lo tanto no me importa.
Bence uygun.
Para mí está bien.
Bence uygun.
Lo secundo.
Bence uygun. İçki içecek vaktiniz var mι?
Suena bien. ¿ Tiene tiempo para un trago?
Tamamını alabileceğini düşününce, bence uygun.
Me parece que eso es justo, considerando que podía tenerlo todo.
Bence uygun.
Sí. Está bien.
- Daha uygun düşer bence.
- ¿ Qué podría ser más apropiado?
Bence şampanya aşkımızı tazelemek için çok uygun.
Creo que la champaña es adecuada para terminar nuestro romance.
Evet, bence çok uygun.
Sí... creo que está bien.
Ama bence kendi yaşına uygun birilerini bulmak zorundadır.
Pero creo que deberías encontrar a alguien más de tu edad.
Bence, işe uygun biri değilsin ama deneyeceğim.
No la veo para esto, pero haremos la prueba.
Bence Bay Keane, bu ara vermek için çok uygun bir fırsat.
Y creo, Sr. Keane, que éste es eI momento de suspender Ia sesión.
Bence onun evden ayrılmaması daha uygun olur.
Si fuera inteligente la mantendría en su casa.
- Bence smokin uygun olmaz.
- No es elegante.
Şimdi, size nasıl uygun olur, ona bakalım... Bence sağ yanak bunun için ideal.
Ahora, yo podría decirle que en su caso, dejeme ver... pienso sobre la mejilla izquierda podría ser el lugar.
Bence şimdi uygun olan, küçük Prensin ufak bir muhafız birliği refakatinde Ludlow'dan Londra'ya getirilmesi ve taç giyerek kralımız olmasıdır.
Me parece oportuno que se envíe a buscar con reducido séquito al joven príncipe que está en Ludlow, para conducirlo a Londres y coronarlo rey.
O zaman bence yarın uygun.
Mañana, según juzgo, será un día feliz.
- Bence bize uygun biri değil.
- No sé si nos conviene.
Bu arada sıradaki duyurumuzun ağırlığına göre bence böylesi daha uygun.
Mientras, considerando la importancia de nuestros próximos anuncios esto me parece más adecuado.
Bence Kanada en uygun yer.
Creo que Canadá es lo mejor.
Bence çok uygun bir evlilik olacak Bay Wormold.
Creo que sería un matrimonio adecuado, Sr. Wormold.
Bence sana çok uygun.
Creo que te sienta bien.
Bence o çok uygun olur.
Eso encajará perfectamente.
Challenger ve Kayıp Dünyası'nın bir resmi uygun olmalı, bence.
Lo indicado es una fotografía de Challenger y su Mundo Perdido.
Bence sen Pampas Kraliçeliği'ne uygun değildin.
En realidad nunca pensé que estuvieras hecha para ser la reina de la Pampa.
Biliyor musun, hayatım, bence şapka takmaya uygun değilsin.
Querido, no creo que deberías usar sombrero.
Bence bu uygun.
Sí, esa hora le viene bien.
- Bayan Gerber, bence daha uygun.
- O Cécilia, si prefiere... - Cécilia.
Bence sek Martini için daha uygun bir an Johnson.
Es un momento más apropiado para un Martini seco, Johnson.
Şu iki kadın, bence de gayet uygun.
Las dos mujeres, sí, muy adecuado. Estoy de acuerdo.
Ayrıca, bence Rudy çok daha uygun.
Además, prefiero a Rudy.
Bence orası pusuya çok uygun bir yer.
Me parece un buen lugar para una emboscada.
Bence bu hiç uygun olmaz.
No creo que sea lo más apropiado.
- Bence bu uygun değil.
- Me parece poco apropiado.
- Bence bu uygun değil.
No creo que sea adecuado.
Bence çok uygun.
Muy bien.
Bence Reiko senin için uygun bir eş üstad.
Creo que Reiko es adecuada para usted, maestro.
Bence böyle kulüpler ortak anlayışımızı pekiştirecek en uygun yerlerdir.
Creo que un club como éste es el lugar idóneo para promover el entendimiento mutuo.
Bence çok uygun. Uygun mu?
- ¿ Conveniente, quizá?
Yaşınıza uygun davranmadığınız için ikinizin de utanması gerekir, bence.
Debería darle vergüenza comportarse así a su edad.
Bence, Londra'ya hiç de uygun değildi.
Eso ya no se lleva en Londres...
Grup terapisinden vazgeçmeni hiç uygun görmüyorum. Bence, arkadaşlarınla takılman lazım nasıl derler, birlikte seyahate falan çıkarız.
Aguanta en el grupo y... ya sabes, hacemos el viaje juntos.
Bence 8.5 milyon dolar çölü sehrimizden uzak tutmak için uygun bir fiyatdr.
Creo que ocho millones de dólares es un precio justo - - Para que el desierto no cubra nuestras calles.
Eğer öyle düşünüyorsanız, bence de uygun efendim.
Si es así, señor, estoy de acuerdo.
- Bence bağımlı daha uygun bir kelime olur.
- Creo que el adicto es el término adecuado.
Bence bir komutan, komutada kalmalı, ve sen de uygun değilsin.
Un comandante debería quedarse en su puesto, y usted no es el apropiado.
Bence alışveriş için en uygun zaman biraz aç olmak.
He descubierto que la mejor manera de ir de compras al supermercado es con un poco de hambre.
Bence bu yol bizim için daha uygun, çünkü daha yüksek. Burdan gideceğiz.
Creo que este camino es mejor, porque va hacia arriba.
uygun 65
uygun mu 47
uygundur 23
uygun değil 17
uygun adım 24
bence 1190
bence de 624
bencede 17
bence sen 43
bence iyi 16
uygun mu 47
uygundur 23
uygun değil 17
uygun adım 24
bence 1190
bence de 624
bencede 17
bence sen 43
bence iyi 16
bence var 43
bence çok güzel 23
bence de öyle 135
bence biliyorsun 23
bence o 37
bence harika 41
bence güzel 24
bence sorun yok 25
bence gayet iyi 16
bence bu harika 29
bence çok güzel 23
bence de öyle 135
bence biliyorsun 23
bence o 37
bence harika 41
bence güzel 24
bence sorun yok 25
bence gayet iyi 16
bence bu harika 29