English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ K ] / Kapıyı aç

Kapıyı aç traducir español

14,439 traducción paralela
- Kapıyı açın.
- ¿ Bien? - Abra la puerta.
- Herrmann, kapıyı aç.
- Herrmann, obtener esta puerta abierta.
Kapıyı açık bırakan bendim.
Dejé la puerta abierta.
Dediğine göre, Brendan kapıyı en az üç kez çalıyor ve dayısı olan şahsı üzeri yarı çıplak terler içinde kapıyı açıp kendisini karşılayana kadar bekliyor.
Brendan dice que golpeó por lo menos tres veces y que debió esperar hasta que su tío, parcialmente vestido y empapado de sudor... abriera la puerta y recibiera a su sobrino de 16 años.
Kapıyı aç!
¡ Mierda! ¡ Abre esta maldita puerta!
Kapıyı aç.
Abre la puerta.
- Kapıyı aç.
Abre la puerta.
Mike, kapıyı aç!
¡ Mike, abre la puerta!
Kapıyı aç Mike!
¡ Abre la puerta, Mike!
- Mike, kapıyı aç!
- ¡ Mike, abre la puerta!
- Kapıyı aç!
- ¡ Abre la puerta!
Kapıyı aç. - Ne yapıyorsun?
Abre la puerta.
- Lanet kapıyı aç.
- ¿ Qué haces?
Kapıyı aç!
¡ Abre la puerta!
Kapıyı açık bıraktı.
Ha dejado la puerta abierta.
- Tamam, kapıyı açın.
- Abre la puerta.
- Kapıyı aç!
- Abre la puerta.
O kapıyı açıp reaktörü soğutmalıyız yoksa tüm gemi havaya uçacak.
Hay que abrirla y enfriar el reactor o la nave estallará.
Galiba burada kalmalıyım. Kapıyı açık tutmak için.
Me tengo que quedar aquí mantener la puerta abierta.
Kapıyı açın!
Levanten la puerta.
Lanet kapıyı açın!
¡ Abran la maldita puerta!
Kapıyı açın.
Abran la puerta.
Kapıyı açın!
¡ Abran la puerta!
- Kapıyı açın.
- Abran la puerta.
- Kapıyı aç.
- Abra la puerta.
- Çabuk, kapıyı aç.
- Rápido, abra la puerta.
Şu kapıyı aç!
¡ Abran esa puerta!
Şu kapıyı aç!
¡ Abran la puerta!
Evet, deli almak ve kapıyı açın. - Ne?
Sí, yo los distraigo y tú abre la puerta.
Sting, kapıyı aç!
Sting, ¡ ábreme!
Trish, şu lanet kapıyı aç.
Trish, abre la maldita puerta.
- Gomez, şu kapıyı aç.
Gómez, ve por esa puerta.
Michael, hadi ama. Kapıyı aç!
Mikey, vamos, abre la puerta.
Michael, kapıyı aç.
Michael, abre la puerta.
Kapıyı senin için açık tutacağım, böylece geri arabaya taşıyabilirsin.
Le sostendré la puerta para que pueda llevárselo de vuelta.
Tam o anda, alınyazısıymış gibi kalenin kapısı açıldı ve Amelia onu gördü.
Y justo en ese momento, ya pesar de que fue el guión, la puerta del castillo reventó y Amelia lo vio.
- Ana! Aç kapıyı!
¡ Abre la puerta!
Odanın kapısı açık, bize ayrılan ufak oda. Mahkeme biter bitmez isterseniz hemen o odaya geçin, Jerry ve ben de mümkün olduğunca çabuk...
La sala es abierta, nuestra salita, así que, apenas termine todo, vayan a la sala, y Jerry y yo los veremos allí en cuanto podamos.
Aç şu lanet olası kapıyı!
¡ Abre la maldita puerta!
Aç kapıyı!
¡ Abre la puerta!
Aç kapıyı, sürtük!
¡ Abre la puerta, perra!
Ama ben onu Greenwich Village'de zincirlemiş bir halde bıraktım ve buraya dönmenin en kısa yolu da hademe odasına açılan boyutsal bir kapıdan geçmekti.
Lo dejé encadenado en Greenwich Village y la mejor forma de ir es por un portal dimensional en el cuarto de limpieza.
Polis, arama emri, açın kapıyı!
Policía, orden de allanamiento, ¡ abran!
- Aç şu kapıyı!
- ¡ Abra esa puerta!
Ofise uğrayıp, babanın ne yarattığını görmek istersen,... kapımız her zaman açıktır.
Si quieres pasar por la oficina y ver lo que tu padre creó, - las puertas siempre están abiertas.
Guero! Aç kapıyı!
Abre la puerta.
- Ben sadece perdeyi açıp kapıyorum.
- Yo sólo abro y cierro el telón.
Aç kapıyı, benim.
¡ Ábreme, soy yo!
Aç kapıyı!
¡ Abran!
Aç lan şu kapıyı!
¡ Abre la maldita puerta!
Hadi, aç şu lanet kapıyı!
Vamos, abre la maldita puerta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]