Kimseyle traducir español
5,489 traducción paralela
Bunun hakkında kimseyle konuştun mu?
¿ Has hablado con alguien sobre esto?
Zafar hiç kimseyle görüşmez.
Zafar jamás se reúne con nadie.
Daha önceden kimseyle çıkmadım hatta hoşlandığım biri de olmadı.
No estamos saliendo y él ni siquiera me gusta.
Shuu daha önce kimseyle çıkmadı.
Shuu no sale con nadie.
Senin teklifini düşünürken başka kimseyle görüşme yapmayacağım anlamında yani.
Significa que no negociaré con nadie más durante una semana... mientras considero su oferta.
Bir New York'lu olarak sözüm söz, başka kimseyle görüşmeyeceğim.
Tiene Ud. mi palabra de neoyorquino, no hablaré con nadie más.
Artık kimseyle konuşmuyor.
Ella no quiere hablar con nadie.
Hiçbir şekilde kimseyle iletişim kurma.
No hable con nadie en absoluto.
Kimseyle yatmıyor.
No se acuesta con nadie.
- Kimseyle ilişkin var m? - Niye?
- ¿ Estas involucrada con alguien?
Ama yaşanırsa, .. bekle, kimseyle konuşma. Makineyi kullanma, araba kullanıyorsan, kenara çek.
Pero si lo hace, parar, esperar, no hablar con nadie, no opere maquinaria si usted está conduciendo, tire encima.
Yani... Hatırladığım kadarıyla, Kimseyle altı aydır yatmadım.
Si no mal recuerdo, no he cogido a nadie como en seis meses.
Dövüş yeteneği kimseyle kıyaslanamazdı.
Su poder de combate no tenía igual.
Benim hakkımda kimseyle konuşma.
Nunca hables acerca de esto a nadie.
Daniel ve şu an görüştüğüm adamı saymazsak,... yıllardır kimseyle görüşmedim.
Y aparte de Daniel y el hombre con el que estoy ahora, no he salido con nadie en años.
Gerçekten, kendi hayatını çok büyüleyici.. .. olduğunu düşünen başka kimseyle tanışmadım.
En serio, no he conocido nunca a nadie que piense que su vida sea jodidamente fascinante.
Jose, sen de avukatın dışında kimseyle konuşmamaya çalış. Harika.
Y usted, José, evita todo tipo de comunicación con otra persona que no sea su abogado.
Bu olayı kimseyle konuşma.
No hables de esto a nadie.
Bu krizden çıkana kadar kimseyle görüşemez.
Hasta que salga de la crisis, no va a ver a nadie.
Kimseyle dalga geçtiğim yok ama sana karşı dürüst olmadım. Eğer baştan almak istersen sevgilin hakkında ne bildiğimi tekrar sor.
No estoy jodiendo a nadie, pero no fui muy sincero hace rato, así que si quieres hacerlo de nuevo, quieres preguntar de tu amiga, solo pregúntame, ¿ sí?
Kimseyle bir yere gitmeyiz ve kimse de bize gelmez.
No vamos nunca con nadie y nadie viene a vernos.
Senden sonra kimseyle olmayacağım.
No habrá nadie después de ti.
Ben hala su anda kimseyle birlikte olmak gerektigini sanmiyorum.
Todavía no creo que debas estar con nadie en este momento.
- Vincent görev dağıtıcıdan sonra kimseyle konuşmuş mu?
- ¿ Vincent habló con alguien después del operador?
Ya da hiç kimseyle.
- O con nadie.
Kimseyle görüşmek istemediğinizi söyledim.
Le dije que no estaba tomando citas.
Şu anda gerçekten kimseyle konuşmak istemiyorum.
No quiero hablar con nadie ahora mismo.
Hayır, daha önce sürüden kimseyle kavga etmedim.
No, nunca antes luché contra alguien de la manada.
Güzel, çünkü o hiç kimseyle konuşamaz.
Bien, porque él no puede hablar con nadie.
Dr. Pierce umarım bu konu hakkında kimseyle konuşmazsınız.
Dr. Pierce, espero que no haya hablado con nadie acerca de esto.
Artık kimseyle konuşmak istemiyorum.
No quiero hablar con nadie.
Kimseyle birlikte değilim.
No estoy con nadie.
Kimseyle olmak istemiyorum Junior. Haklısın.
No quiero estar con nadie, Junior.
Lisedeyken başka kimseyle çıkmış mıydın?
¿ Saliste con otros chicos en la secundaria?
Başka kimseyle çıkmış mıydım...
¿ Salí con otros chicos en la secundaria?
- Kimseyle konuşmadı mı peki?
- ¿ Y no ha hablado con nadie?
Hiçbir şart altında biz konuşmadan önce kimseyle paylaşma bunu.
Bajo ninguna circunstancia lo compartas con nadie antes de hablar conmigo.
Kimseyle konuşmazdı, sonra birden çıldırdı.
No dijo una sola palabra... y luego, sin más, se volvió loco.
Konuyu henüz kimseyle konuşmadım.
No he comentado esto con nadie.
Bu kimseyle çıkmadığım beşinci Cuma gecem.
Este es el quinto viernes seguido que no tengo una cita.
"Ama kimseyle bu şekilde buluşma! Kurtar beni!"
Pero jamás te reúnas con alguien de esta manera, sólo conmigo.
Kimseyle.
A nadie.
Herkes benimle konuşmak istiyor, ama ben kimseyle konuşamam.
Todos quieren hablar conmigo, solo que yo no puedo hablar con nadie.
Günlerce, yıllarca kafa karışıklığıyla yaşıyorsun. Kimseyle konuşamıyorsun, kimseye dokunamıyorsun.
¿ Pasas día tras día, incluso año tras año en un estado de confusión, en el que no puedes hablar o tocar a la gente.
65 yaş altı kimseyle görüşmedim.
Nunca salgo con nadie menor de 65.
Jeremenko kendi payını kimseyle paylaşmaz.
Eremenko no divide sus cosas.
- Kimle konuşuyordun? - Kimseyle.
¿ Con quién estás hablando?
- Kimseyle.
Con nadie.
Dogruca benim ofisimle irtibatta olacaksin, baska kimseyle degil.
Cooperarás con mi gente y con nadie más.
Joe buradayken, kimseyle irtibata gecmeye calisti mi?
¿ Joe intentó contactar con alguien mientras estaba aquí?
Ayrılığımız süresince kimseyle... görüşmediğini söylemiştin.
Tú me dijiste que no viste a nadie
kimse 362
kimse bilmez 26
kimseye güvenme 28
kimseye ihtiyacım yok 23
kimseye 60
kimse yok 236
kimse yok mu 633
kimsenin 42
kimse var mı 301
kimseyi incitmek istemiyorum 17
kimse bilmez 26
kimseye güvenme 28
kimseye ihtiyacım yok 23
kimseye 60
kimse yok 236
kimse yok mu 633
kimsenin 42
kimse var mı 301
kimseyi incitmek istemiyorum 17