English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ N ] / Ne var orada

Ne var orada traducir español

1,899 traducción paralela
Hey, ne var orada?
Oye, ¿ qué tienes allí?
Ne var orada? Birkaç elbise.
Ja, ja, ja ¿ qué llevas ahí?
İnsanlar toplanmaya başladılar, ama göremiyorlardı. Bana, " Ne var orada?
Miren. " La gente empezaba a reunirse pero no podía ver.
Ne var orada?
¿ Qué pasa?
Şu Ay'dan bahsedin bana. Ne var orada?
Cuéntame sobre la luna.
Ne var orada?
¿ Qué hay?
Ne var orada?
¿ Qué hay allí?
Ne var orada, özel bir 38'lik mi?
¿ Qué tienes aquí, una 38 especial?
Dur, dur! Ne var orada?
Espera, espera. ¿ Qué pasó ahí?
Tamam, orada ne var?
Bien, ¿ qué se ve?
Bak, sanırım okyanusun dibinde iki ceset var. Orada daha ne kadar duracaklar, bilmiyorum.
Mira, creo que tengo dos cuerpos en el fondo del mar.
- O hiçbir açıklama var Orada ne yaptığını için.
No tiene explicación para lo que estaba haciendo allí.
Orada ne kadar var?
¿ Cuanto dinero hay?
Orada bir şey var. Bu da ne?
Hay algo aquí. ¿ Qué es eso?
orada bir park var belki de sen benim ne dediğimi bilirsin?
En el parque. Quizás sepas a cuál me refiero.
Ne işi var orada?
¿ Qué hace aquí?
Orada ne işi var.
- ¿ Cómo entró aquí?
Orada ne işin var? Masturbasyon mu yapıyorsun yoksa?
¿ Te andas masturbando por allá?
Orada ne var?
¿ Qué tienes ahí?
Senin orada ne işin var?
¿ Qué estás haciendo allí arriba?
Orada ne var, biliyor musun?
¿ Sabes qué hay ahí?
0nun orada ne işi var?
¿ Qué hace aquí?
Orada ne var?
¿ Qué hay allá afuera?
Yapma, seni orada bağlayan ne var ki?
Vamos, ¿ qué te retiene allí?
- Orada ne var?
- ¿ Qué hay ahí?
Orada ne var bakalım?
¿ Qué tienes ahí?
Orada ne Diş Perisi ne Noel Baba ve kalıbımı basarım ne de bir ruh toplayıcı var.
No existen ni el Ratón Pérez, ni Papá Noel y jamás he oído de un coleccionista de almas.
- Ne işi var orada?
Sí, bueno, ¿ qué hace ahí?
O silahın orada ne işi var hiç bilmiyorum.
No tengo idea de cómo llego esa arma allí.
- Orada ne işi var bilmiyorum.
No sé qué está haciendo aquí. También se lo explicaré.
Orada ne işi var bilmiyorum. Çok tuhaf.
ni siquiera sé qué hace allí.
Ne anılarım var orada.
- La pizza es realmente estupenda. Allí hay muchos recuerdos.
Orada ne işin var?
¿ Cómo acabaste allí?
Ne var orada? Hediyeler.
Regalos?
Orada görecek ne var?
¡ Sal de mi camino!
O ne yapıyor orada? Pharm'ın kendi kiralık katili var.
- Mira lo que está haciendo, en Pharm tienen a su propio asesino a sueldo.
Orada ne işin var?
¿ Qué estás haciendo?
Orada ne var?
- ¿ Qué hay atrás?
Orada ne para var, bir bilsen.
No creerías la cantidad de dinero que tenían ahí flotando.
Orada kalan yedi kutunun yanında biri var. Ve bir bankacı ile kart dükkanı sahibinin bu parkta ne yaptığını halen bilmiyorum.
Hay alguien ahí fuera al que le quedan siete maleteros, y aún no sé lo que el banquero y la dueña de la tienda hacían en el parque juntos.
Orada ne var, Patrick?
¿ Y qué hay ahí fuera, Patrick?
Tamam, tam olarak orada ne var?
Está bien, ¿ qué hay exactamente ahí?
Şu üniformalı polisin orada ne işi var?
¿ Quién demonios es ese? ¿ De dónde vino? No es de los nuestros Mac.
Evet, artık harika yerler, çok güzel huzur evleri var. Orada ne çim biçmekle ne de kar küreklemekle uğraşırsın senin gibi aktif ve dinç ama yalnız olan insanlarla olup kendi yaşındaki insanların dostluğundan faydalanırsın.
Sí y ahora hay lugares excelentes comunidades, donde no tienes que podar el césped ni palear nieve donde la gente es como tú, activa y alerta, pero está sola y se beneficia de estar con gente de su misma edad
Ne kadar var orada?
¿ Qué?
Orada, "Bakubah" denilen bir yer var. Şehrin 50 kilometre kuzeyinde kalıyor. Burada, ne olduğu bile belli olmayan bir Irak Mekanize Alayı bulunmakta.
Hay un pueblo llamado Baqubah a unos 50 kilómetros al norte de la ciudad, donde desaparece una división mecanizada de la Guardia Republicana.
Pekala, aslında orada değildim ve ne olduğunu göremedim. Ve de şu anda elimde, birbiriyle çelişen raporlar var.
Yo no estaba allí para ver lo que pasó y tengo informes contradictorios de los que sí estuvieron.
Orada beklesinler. - Burada ne işin var Mark?
- Mark ¿ qué haces aquí?
Orda olmaması- - Ne işi var ki orada?
¿ Qué diablos hace ahí?
Ne kadar var orada?
¿ Cuánto tienes en ella?
Orada ilgini çeken ne var?
¿ Qué hay tan interesante por allá?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]