Onu bulamıyorum traducir español
491 traducción paralela
Onu bulamıyorum.
No lo encuentro.
Benimleydi, ve şimdi onu bulamıyorum.
lba conmigo y no la encuentro.
"Üzgünüm, onu bulamıyorum." O ikiyüzlü...
"No puedo localizarle". iQué traidor!
Ama onu bulamıyorum.
Pero no lo encuentro.
Onu bulamıyorum.
No he podido encontrarla.
- Bir saattir onu bulamıyorum.
- No puedo. Ya ha salido.
Evet, hasta olduğunu duydum, ama onu bulamıyorum, anne.
Sí, supe que estaba enfermo, pero no lo encuentro.
Her yere baktım, ama onu bulamıyorum.
He buscado por todos lados, pero no la encuentro.
Onu bulamıyorum.
No la puedo encontrar.
Onu bulamıyorum.
No pude encontrarlo.
- Onu bulamıyorum. - Ben bulurum, onun parası çoktur.
Yo lo encontraré.
Onu bulamıyorum.
No puedo encontrarla.
Kayığın etrafında yüzüyorum ama onu bulamıyorum.
Nado alrededor... pero no lo encuentro.
- Bilmiyorum. Onu bulamıyorum.
- No lo sé, no puedo encontrarlo.
- Onu bulamıyorum.
- No puedo encontrarla.
Şimdi de düğün için geldim fakat onu bulamıyorum.
Vine aquí para la boda, y no le encuentro.
Bebek. Onu bulamıyorum.
No encuentro la muñeca.
Ama onu bulamıyorum.
Pero no puedo atraparlo.
- Benimki de, ama onu bulamıyorum.
La mía también, pero no consigo encontrarla.
- Onu bulamıyorum.
- Pues no puedo encontrarla.
- Ama onu bulamıyorum.
- Pero no logro encontrarlo.
Kuşkusuz, henüz sahne kapıcısına sormadım. Onu bulamıyorum.
No le he preguntado al portero porque no lo encuentro.
Uh, onu bulamıyorum, ve acaba bana yardım edebilir miydiniz?
No puedo encontrarlo, y me preguntaba si usted podría ayudarme.
Oh? Evet. Onu bulamıyorum ve düşündüm ki, belki daha çok resim çekmek için ona ihtiyacın olabilir.
No la encuentro y pensé que le haría falta.
Onunla konuşmak için geldim ama onu bulamıyorum.
Vine hasta aquí para hablar con él, pero no lo encuentro.
Ne olduğunu bilmiyorum, bir anahtar. onu bulamıyorum.
Una clave que no puedo descifrar.
Ona dün gece ve bu sabah ulaşmayı denedim ama onu bulamıyorum.
Lo intenté anoche y hoy, pero no la encontré.
Şimdi... dinamit yerleşik bir saate bağlanmış o da akım anahtarına bağlı, onu bulamıyorum anahtarın bağlı olduğu ise pil.
Ahora... la dinamita está conectada a un reloj que está conectado al interruptor, que no encuentro que está conectado con la batería.
San Francisco'da olmalıydı ama onu bulamıyorum.
Tenía que estar en San Francisco.
Annemi kaybettim ve onu bulamıyorum.
Mi mamá está perdida y no puedo encontrarla.
- Evet. Onu bulamıyorum işte.
- Sí, no la encuentro.
Kahretsin, onu bulamıyorum.
- No, ¿ por qué? - ¡ No lo encuentro, joder!
Buralarda yaşıyordu. Ama onu bulamıyorum.
El vivía aquí y no lo puedo encontrar.
Onu bulamıyorum.
No la encuentro.
Biraz daha kay, bulamıyorum onu.
Un poco más, no la encuentro.
Onu hiçbir yerde bulamıyorum.
No la encuentro en ninguna parte.
Virginia! Onu hiçbir yerde bulamıyorum Bayan Davis.
No la encuentro.
Onu bulamıyorum.
- ¿ Dónde está Kay?
Onu hâlâ bulamıyorum.
Aún no la encontré.
Onu hiçbir yerde bulamıyorum.
No lo encuentro por ninguna parte.
Niçin onu bulamıyorum?
¡ Quiero verla!
Seyahat için onu yanıma alacaktım, ama hiçbir yerde bulamıyorum.
Iba a llevarlo para el viaje pero no lo encuentro.
Hayır, küçük kızım bugün başladı, ve ben onu teslim edecek kimseyi bulamıyorum.
No, mi pequeña ingresa hoy y no encuentro a nadie que se responsabilice.
Onu sormak zor, zira onu bir yerde bulamıyorum.
Es difícil preguntarle, porque no puedo encontrarlo.
Sizin aptallığınızdan bulamıyorum onu... Onun peşindeyim diye sizi unuttum sanıyorsunuz.
Pero ahora que va ir a buscar a Ivan, eres tú.
Onu burada bulamıyorum.
No puede encontrarla aquí.
Size elimden gelen yardımı yapmayı isterim Müfettiş ama Bay Morlar hakkındaki notlarıma bakıyorum da söylediğiniz gibi onu saldırmayı düşünecek birine dair hiçbir iz bulamıyorum.
Quiero ayudarle todo lo que pueda, pero he leído todas mis notas sobre el señor Morlar y no encuentro nada para que lo asaltasen como usted sugiere.
Onu bulamıyorum.
Y no lo encuentro.
Onu yarın getireceğim. - Pantolon eteğimi bulamıyorum!
- No encuentro mi falda pantalón.
Onu uyandıramıyorum ve Sarah'ı bulamıyorum.
¿ Pero y mi marido? ¡ No se despierta! Y no sé dónde estará Sarah.
Anlamıyorum. Onu bulamıyor musunuz?
No lo entiendo.
bulamıyorum 80
onu bul 30
onu buldular 16
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu buldum 214
onu bilmiyorum 36
onu biliyorum 95
onu bul 30
onu buldular 16
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu buldum 214
onu bilmiyorum 36
onu biliyorum 95
onu buldun mu 57
onu ben yaptım 23
onu bana geri ver 25
onu bana verin 33
onu buldunuz mu 44
onu ben hallederim 27
onu buldun 29
onu buraya getirin 62
onu boşver 33
onu bulduk 84
onu ben yaptım 23
onu bana geri ver 25
onu bana verin 33
onu buldunuz mu 44
onu ben hallederim 27
onu buldun 29
onu buraya getirin 62
onu boşver 33
onu bulduk 84