Tamam o zaman traducir español
9,781 traducción paralela
Tamam o zaman, ben Max'e gideyim bir görüşme ayarlayayım, TaeBo'dan sonra orada buluşalım.
Bueno, entonces... llamaré a Max, fijaré la reunión. Te veo después de Tae Bo.
Tamam o zaman. Ayarlarım.
Muy bien, la organizaré.
- İyi, Tamam o zaman
- Bueno, de acuerdo.
Tamam o zaman.
Bien.
Tamam o zaman.
De acuerdo.
Tamam o zaman o ara beni Ed'in hafızasına ilmekleyin.
Muy bien, asi me puntadas en Ed mientras esperamos.
Tamam o zaman.
Bueno, entonces.
Tamam o zaman tutuklayın beni.
Bien. Arrésteme.
- Tamam o zaman.
Está bien, entonces.
Tamam o zaman, prenses.
Muy bien, princesa.
Tamam o zaman birimiz burada kalıp gerçeği söylemeye devam etmeli.
Así que uno de nosotros se queda aquí y sigue diciendo la verdad.
- Tamam o zaman seninle geliyoruz.
- Bien, entonces todos vamos contigo.
Tamam o zaman, haydi geçelim.
Bueno, entonces atravesemos.
Tamam o zaman.
Bueno entonces.
- Tamam o zaman, umarım siz yakalanmazsınız.
Entonces, esperemos que usted no se contagie.
Tamam o zaman.
Está bien.
- Tamam o zaman beni de burada tutman gerekecek.
Entonces tendrás que detenerme aquì a mì tambièn
Tamam o zaman, iyi geceler.
De acuerdo, vale, buenas noches.
Tamam o zaman.
Oh, muy bien.
Tamam o zaman.
De acuerdo, ¿ sabes qué?
Tamam o zaman
Vale, entonces.
"Tamam o zaman"
"Vale, entonces."
Tamam o zaman.
Entonces bueno.
"Tamam o zaman" mı?
¿ "Bueno"?
Tüm alabildiğim "tamam o zaman" mı yani?
¿ pero todo lo que consigo es "de acuerdo entonces"?
Tamam o zaman.
Todo bien.
Tamam o zaman.
Muy bien.
Tamam o zaman.
Está bien, sí.
Tamam o zaman.
Muy bien, entonces.
Tamam o zaman seni kalabalıktan uzaklaştırmalıyız Charlie.
Muy bien, entonces tenemos que mantenerte fuera de vista, Charlie. ¿ Dónde estás ahora mismo?
Tamam o zaman borcunuz 15.75 dolar.
Vale, entonces. Serán 15,75 dólares.
Tamam o zaman. Onu sıkıca bağlarız.
Bueno, entonces... tendremos que atar al chico lindo.
Tamam o zaman.
Entonces, vale.
- Görüşürüz o zaman. - Tamam.
Nos vemos ahí.
O zaman sadece beş dakikacık, tamam mı?
Primero, sube. Entonces, me quedaré solo cinco minutos y me voy.
Eğer doğruyu söylüyorsan eğer bununla bir alakan yoksa o zaman bize söylemen lazım Bull Costigan'ı nerede bulabiliriz, tamam mı?
Si dices la verdad... si no tuviste nada que ver con esto... tiene que decirnos... dónde encontramos a Bull Costigan. ¿ De acuerdo?
- Tamam, o zaman kimin işi?
- De acuerdo, ¿ entonces quién?
Tamam, o zaman!
¡ Bien entonces!
Tamam, o zaman sıkıntı yok mu? - Yok.
Estamos de acuerdo?
- Kusacağım. - Tamam ya sen bul o zaman.
- Okay, bien, ya lo averiguarás.
Tamam, o zaman tek bir yol var.
Así que solo hay un camino.
Tamam o zaman.
Bueno.
Eğer o aptal biz nükleer soykırımda ölmeden önce eve gelmeyi başarabilirse o zaman onunla konuşursun diye umuyorum. - Haklısın. Tamam.
De acuerdo
Tamam, dinle o zaman. Sen ölümsüzsün değil mi?
Vale, escucha bien esto.
Tamam, o zaman... yürüyeceğiz.
Bien, Así que... tendremos que caminar.
Tamam öyleyse, elinize bakmama müsade edin o zaman.
Bueno, entonces, quizás me permitirá examinarle su mano.
- Tamam, gitmeyiz. O zaman siz ikiniz baş başa takılırsınız, bir başınıza.
Bien, no vamos a ir entonces ustedes pueden quedarse juntos, solos
Oldu o zaman, tamam.
Bien, está bien.
Tamam o zaman, siktir git.
Buen, entonces, vete a la mierda.
Tamam. Ne oldu o zaman?
Muy bien, ¿ y qué pasó?
Tamam. O zaman bu iş bana- -
Ooh, bien, así, entonces, supongo que es mi...
tamam olur 25
tamam oldu 33
tamam öyle olsun 18
tamam o halde 42
tamam öyleyse 133
tamam oğlum 21
o zaman 2152
o zaman sen 17
o zaman görüşürüz 43
o zaman ben 17
tamam oldu 33
tamam öyle olsun 18
tamam o halde 42
tamam öyleyse 133
tamam oğlum 21
o zaman 2152
o zaman sen 17
o zaman görüşürüz 43
o zaman ben 17