English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ç ] / Çok yanlış

Çok yanlış traducir español

3,171 traducción paralela
Beni çok yanlış anladınız.
No me han entendido.
Aslında, Ethan, onu çok yanlış tanımışım.
La verdad, Ethan, me he equivocado con ella.
Yolu mezar taşlarıyla döşemişler ve bu da çok yanlış. Ama sonuçta bundan da haberim yoktu.
Pavimentaron el camino con lápidas, y eso está muy mal, pero yo no sabía nada de eso.
Sürekli'Bu çok yanlış'diye düşünüp durdum.
No dejaba de pensar "esto está mal".
Bu çok yanlış.
Eso está mal.
Biliyorum, farkındayım. Çok yanlış ve saçma bir reaksiyondu.
Lo sé, lo sé, pero fue una reacción estúpida y tonta.
Kurbanımız pişkin bir suçlu ya da çok yanlış anlaşılmış Dickensvari bir kimsesiz.
Nuestra víctima es o un criminal endurecido o un niño abandonado al estilo Dickens que fue trágicamente malinterpretado.
Bunun yanlış olduğunu biliyorum, hem de çok yanlış.
Yo sé que está mal, muy mal.
Çok yanlış bir şey var, sevgilim Bunu bilmelisin
Debes saber algo terrible, querida
- Bu çok yanlış.
- Esto está mal.
Her şey çok yanlış gitti.
Todo esto ha ido tan mal.
Çok yanlış.
Está mal.
Bu çok yanlış.
Solo que está mal.
Çok yanlış düşünüyor.
Es una tontería.
Bir şeyler çok ama çok yanlış.
Algo está muy mal.
Julian, çok yanlış işler yapıyorsun.
Julian, esto no tiene que ser así.
Çok yanlış, çok yanlış.
Esto está mal, esto está mal.
Eğer zamanında yetişmeseydim çok yanlış şeyler olacaktı.
Si no hubiera llegado a tiempo las cosas habrían ido mal, muy mal.
Çok yanlış adım, Spencer.
Mala movida, Spencer.
Sana çok yanlış şeyler söyledim.
Te he dicho tantas cosas incorrectas.
Bu çok yanlış.
Bueno, esto está mal.
Bu çok yanlış ya.
Esto está mal.
Ama yaptığı şey... Sokaklarda kendini satması çok yanlış kararlar verdiğini gösteriyor.
Pero lo que hizo, la manera como se vendió en la calle, muestra un terrible juicio.
Tarihte en çok yanlış anlaşılan araba.
El coche más incomprendido en historia.
Bu çok yanlış.
Esto está mal.
Bu çok yanlış olurdu.
Eso no hubiese sido correcto.
Diğer yandan burada bu olay çok sık oluyor, yanlış mıyım?
Pero eso tienden a ocurrir aquí, ¿ no?
Beni sakın yanlış anlama. Benim de çok işime yarardı bu.
No me malinterpretes, me vendria bien un poco de eso.
Hikayemizi, ve bizim için yanlış giden her şeyi, ve bu sefer çok daha iyisini yapabilirdim.
Pienso en lo nuestro, en todo lo que no funcionó, y esta vez podría hacerlo mucho mejor.
Çok büyük bir yanlış anlaşılma oldu.
- Fue un gran malentendido.
Çok mu yanlış olur?
¿ O estaría mal?
Yanlış kanıtlanan bir şeyden daha çok sevdiğim bir şey yok.
No hay nada que me guste más que demuestren que me equivoco.
Kalmayı ve yanlış olanı ispatlamayı çok isterdim,... ancak erken saatte adli tıp dersim var,... eğer geç kalırsam eğitmenim suratını asıyor.
Bueno, me encantaría quedarme y seguir demostrando que se equivoca pero tengo una clase de ciencias forense muy temprano y mi profesor se pone hosco si llegamos tarde, así que...
Yanlışlıkla çok fazla almışım izlenimi vermeye çalıştı.
¿ Lograr que parezca que accidentalmente tomé demasiado de una de mis prescripciones?
Diyor ki bir çok defa yanlış şifreyi girdiğim için 24 saatliğine sistemden uzaklaştırılmışım.
Dice que está bloqueado por 24 horas por ingresar mal la contraseña muchas veces.
Bununla ilgili yanlış yoldan gittim ve özür dilerim Tessa ama paranın sana yaptığı şeyden hoşlanmadım ve... Evde daha çok ailecek vakit geçirelim istiyorum.
Yo-yo-yo me lo tomé como no debía, y lo siento, Tessa, pero no me gustaba lo que te estaba haciendo ese dinero, y... y quiero que tengamos más tiempo en familia en casa.
Tamam, üzerine gelerek büyük bir aptallık ettim çok fena bir yanlış yaptım ve bunun için çok özür dilerim.
Vale, y fui una idiota por presionarte, he cometido un error terrible, y lo siento mucho, mucho.
- Çok da yanlış sayılmaz.
Eso no es del todo falso.
Bu dünyada yanlış yapmak çok kolay.
Es tan fácil hacer el mal en este mundo.
Bu dünyada yanlış olanı yapmak çok kolay.
Es tan fácil hacer el mal en este mundo.
Yanlış kişinin cezalandırıldığı çok dava gördüm.
He visto muchos casos donde se condena a la persona equivocada.
Ama Harry Doherty Amerika Birleşik Devletleri yasalarının en başındaki adamın çok büyük bir suç örgütü ile ilişkisi var. Daha doğrusu bu örgütün başında. Ülkede bir şeyler yanlış gidiyor, Sayın Bakan.
Pero, para que Harry Daugherty el jefe principal de la ley de los EE.UU esté involucrado en, y de hecho sea la cabeza de una conspiración criminal mayor algo está mal con el país, Sr. Secretario.
Çok heyecanlıyım, ama yanlış.
Estoy muy emocionado, pero está mal.
" Pietro Ponte, çok şanslısınız deneme çekiminiz yanlış yere konmuş, dedi.
¡ Pietro Ponte, ha ocurrido lo nunca visto! Su prueba terminó en el lugar equivocado.
Ne olduğunu biliyorum. Will yanlış bir şey yapmadı. Bu çok saçma.
Sí, yo sé qué fue, Will no hizo nada incorrecto, esto es ridículo.
Japonların değer yargıları farklıdır. Onlar için yanlış yaptıklarında açıklama yapmak çok zordur.
Los japoneses son personas muy respetuosas les cuesta trabajo explicar cuando hicieron algo errado.
Çok yanlış düşünüyorsun.
- Estás muy equivocado.
Genç seyircilerimizin çoğu onun bir masal olduğunu düşünüyor. Diğer pek çok kişi ise hâlâ suça karşı açtığı tek kişilik savaşın doğru mu yanlış mı olduğunu tartışıyor. Fakat şahsen, şu an her neredeyse dostlarıyla kadeh kaldırdığını umuyorum.
La mayoría de nuestros jóvenes piensan en él como un mito muchos otros debaten si su guerra personal contra el crimen estuvo bien o mal pero esta periodista espera que en dónde quiera que esté,
Bugünlerde senin için bu yanlış numaralar çok sıklaştı.
demasiados numeros equivocados te están llegando ultimamente.
Biterdi... Bu çok eski bir bilim dalıdır... bunun neresi yanlış
'Tatha asthu'y de hecho es una ciencia muy antigua ¿ qué hay de malo en ello?
Bu işler hakkında çok şey bilmiyorum, ama hesaplarım asla yanlış olmaz.
No sé mucho sobre este negocio, pero mis cálculos nunca fallan.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]