Hızlı ol traducir francés
319 traducción paralela
Pekala, Ygor, hızlı ol.
Allez, Igor, dépêche-toi.
Şimdi hızlı ol. Bu nedir?
Vite, qu'est-ce que c'est?
Hızlı ol. Bunun adı ne?
Qu'est-ce que ceci?
Ne kadar hızlı olursan ol, senden hızlı olanı bulunur.
Le tireur le plus rapide trouve toujours son maître.
Hadi, biraz hızlı ol.
Accélérez.
Bir gün birileri hakkımdan gelecektir. Emin ol o zaman çok hızlı olacak işte.
Un jour, quelqu'un me descendra en un éclair.
Hızlı ol Vicki!
Vicki, vite!
Eğer Chise'nin yaşamasını istiyorsan, Hızlı ol!
Jette-le vite, si tu veux que Chise vive!
- Yaptık elbet, hızlı ol ve yakalanma.
- Si, filer sans se faire prendre.
- Ben ateş etmeden, sen de etme. Ateş ederken de hızlı ol ve hedefini vur.
Tu devras tirer vite et toucher ta cible.
Hızlı ol.
Faites vite.
Yanılıyorsan hızlı ol, çünkü ben olamam.
Si tu trompes, tu feras bien d'être rapide.
Hadi biraz daha hızlı ol.
Allez, dépêche-toi.
Daha hızlı ol.
Travaille plus vite!
Yap, fakat hızlı ol!
Vas-y, mais sois agile.
Daha hızlı ol!
Plus vite!
Neden bu kadar yavaşsın? Daha hızlı ol!
Pourquoi êtes-vous si lent?
Ne kadar hızlı olursan ol senin asıl gücün bu.
Aussi rapide que tu l'es, ceci est ton véritable pouvoir.
Hızlı ol.
Grouille, batteur!
Bir dahaki sefere, daha hızlı ol.
Viens plus tôt la prochaine fois.
Olabildiğince hızlı ol.
Le plus vite possible.
Topla daha hızlı ol. İki el.
Rapide, la prise de balle!
Topla hızlı ol.
A deux mains!
- Hızlı ol!
Se rapide.
- Tanrım, Tanrım. - Daha hızlı ol!
Je suis à la bourre.
Daha hızlı ol.
Soyons plus rapides.
Hızlı ol. Acelem var.
Dépechez-vous, je suis pressé.
Ama hızlı ol.
Mais vite.
Hızlı hukuk hizmeti için sağ ol Al.
Merci pour l'avocat.
Dikkatli ol ve hızlı sürme.
Sois prudent. Ne fonce pas.
Daha hızlı, Çabuk ol, Lloyd!
Plus vite! Vite, Lloyd!
- Emin ol çok hızlısın.
Tu te dépêches?
Daha hızlı ol.
Encore plus vite!
Hızlı ol.
Vite!
Sadık arabayı kullanacak. Dışarı çık, bombayı yerleştir ve hızlıca dön. Seni izlemediklerinden emin ol.
Sadek doit passer nous prendre avec le camion d'ordures, toi tu descendras le premier, tu mettras la bombe où je te dirai, et tu retourneras ici rapidement, fais attention au retour.
Hızlı buharlanmazsa, alarga etmeye ve sürüklenmeye hazır ol.
Prêt à larguer les amarres et à dériver!
Arabalarına yükle ve hızlı ol.
Charges ce qu'il veut.. Et vite!
Hızlı koşmaya hazır ol.
Il faut se préparer le plus vite possible.
O kadar hızlı değil, dikkatli ol.
Je te le dirai.
Çabuk ol. Muhafızlar bizi tanırsa hızlı hareket etmemiz gerekecek.
Si les gardes qu'on a étendus nous identifient, on devra faire vite.
Hızlı ol!
Plus vite!
Larry sakin ol biraz çok hızlı gidiyorsun.
Larry, ralentissez. Vous allez trop vite.
Rock'n Roll dışında tabii... Hızlı yaşa, genç öl... Cesedin yakışıklı görünsün...
Sauf du rock, de vivre vite et de crever jeune en laissant un beau cadavre à voir.
Beni en yakın bara götür, ve hızlı ol!
Au bar le plus proche, en vitesse.
Hızlı ol.
Les mains sur le capot.
Bağış malları sevkiyatının yüksek warp hızlı kuryeyle gönderildiğinden emin ol. Maliyeti hakkında da endişelenme.
Envoyez les secours au tarif de distorsion, peu importe le coût.
ben yapmam, sana vururum gel içeri eger bana vurmak istiyorsan, hızlı ol onu döv... sadece ileri git. büyüge vur
je te donnerais une claque. L'ascenseur va être là. Fais-le vite.
başögretmen, bizim elektrigimizi kestiler onlar içeriye dogru koşuyorlar onları durdururum, sen daha hızlı koşuyorsun şimdi içerisi daha tehlikeli olmadan git dikkatli ol onları degiştirelim onlar bu kutuyu takip edecekler kendimiz maskeliyiz herkes bir kutu tutsun o zaman sende dışarı koş ve koşmalsın farklı yönleer dogru!
Ce sont eux. Sauvez-vous, je vais les retenir. En êtes-vous capable?
Ulan her işin bir asaleti vardır be. Şu halimize bak. Niye demişler "Hızlı yaşa genç öl cesedin yakışıklı olsun".
Pourquoi on dit "vis rapide, meurs jeune, pour que ton cadavre soit beau" alors?
Shakespeare şöyle diyor : "Hermes ol, topuklarına tak kuş tüylerini ve düşünce kadar hızlıca uçarak dön geri bana."
Shakespeare dit : "Tel Mercure, mets des plumes à tes talons et reviens, rapide comme la pensée, en volant vers moi."
Çabuk ol! Oyun oynamayı bırak, daha hızlı!
T'as fini de faire le mollasson?