English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ B ] / Bunu biliyorum

Bunu biliyorum traducir portugués

7,387 traducción paralela
Bunu biliyorum.
Sei disso.
- Bunu biliyorum.
- Não, eu sei disso.
Bunu biliyorum çünkü oğlum aylardır bunun peşindeydi.
Eu sei disso porque o meu filho estava a vigiar o local há meses.
Bunu biliyorum ama gitmesine izin vermelisin.
Sei disso. Mas... Precisas de deixá-lo ir.
Seni sevdi, evet bunu biliyorum.
Ele amava-te, sei disso.
- Aynen. - Bunu biliyorum.
- Exatamente.
Bunu biliyorum.
- Eu sei que sou!
Bunu biliyorum.Duruş ve kontrolları biliyorum.
Conheço isso. Conheço as abordagens para revistar.
Bunu biliyorum.
Isso eu sei.
Tanrı beni cezalandırıyor, bunu biliyorum.
Sei que Deus está a castigar-me.
Bunu biliyorum... Aramızdaki şeyi...
Eu sei que isto que temos...
Onlar oradalar. Bunu biliyorum.
Tenho a certeza.
Bunu sen de biliyorsun, ben de biliyorum.
Sabes disso e eu também.
Bunu senin iyiliğin için söylüyorum. Çünkü eninde sonunda bir albüm çıkaracaksın. - Evet, biliyorum baba.
Digo isto para te ajudar, porque acabarás por editar um álbum.
Ama kendine yüklenebileceğini biliyoruz değil mi? - Dürüst olduğumu biliyorum ve dürüstçe söylemek gerekirse kilo vermek o kadar da umurumda değilmiş ayrıca karım da bunu çok umursamıyor o yüzden muhtemelen... Bunun anlamı dürüst davranmaktır.
Já sabemos que você é duro consigo mesmo, mas isso significa que está a ser sincero.
Bunu onlara söylememiz, onların da bunu kendileri için yapmaları gerek, biliyorum ama gerçekçi olalım.
Sei que é suposto dizermos-lhes que eles estão a fazer isso por eles próprios, mas por favor!
Bunu düzeltebileceğini biliyorum.
Sei que podes emendar isto.
Bunu senin de gördüğünü biliyorum.
Sei que também vês isso.
" Bunu yapabileceğini biliyorum Hope.
" Sei que és capaz, Hope.
Bunu senin yaptığını biliyorum.
Sei que fostes vós que fizestes isto.
Bunu hak ettiğini düşündüğünü biliyorum.
Sei que pensa que merece isto.
Çok şey istediğimi biliyorum ama o rakama başka türlü ulaşabilsem, bunu yapardım. Güven bana.
Sei que é pedir muito, e se pudesse fazer as coisas de outra forma, faria.
Daha öncekine benzemediğini biliyorum ama bunu tamir edebiliriz.
Eu sei que não é o que tínhamos, mas podemos arranjá-la.
Bunu tartışmanız için sizi biraz yalnız bırakayım mı? Önemli bir karar olduğunu biliyorum.
Vou dar-vos tempo para falar, eu sei que é uma grande decisão.
Bunu almasını isterdi, biliyorum.
Sei que ele iria querer que ficasses com ele.
Çünkü bunu kimin yaptığını biliyorum.
Porque eu sei quem foi.
- Biliyorum. Ve sen bunu beni bilgilendirecek kadar önemli görmedin?
E não achou que seria importante eu ter essa informação?
Bunu duymak istemezsin biliyorum ama artık ona yardım edemem.
Sei que não queres ouvir isto... mas, já não posso ajudá-lo.
Evet, biliyorum. Bunu hiç anlayamadım. Dondurucudaki kafa olayını.
Nunca entendi muito bem essa coisa da cabeça no congelador.
Kendini iyi hissetmediğin için şu anda bunu anlamayacağını biliyorum.
Sei que não percebe isso agora, mas é porque não está bem.
Bunu istediğimi biliyorum.
Eu sei que a quero.
Bunu takdir edeceğini biliyorum.
E eu sei que entendes isso.
Sana bunu sormaya hakkım yok biliyorum ama...
Sei que eu não tenho o direito de pedir que...
Onlara karşı ilk hamlemiz olduğunu biliyorum ama bunu da diğer işlerimiz gibi yapıcaz.
Sei que é a nossa primeira investida, mas fazemos tudo como de costume.
Biliyorum.Bunu yapman için söylemiyorum.
Eu sei. Não o estou a dizer para a fazer...
Bunu duymak istemedigini biliyorum Ian ama bipolar bozukluk belirtileri gosteriyorsun.
Sei que não queres ouvir isto, Ian, Mas tens sintomas de transtorno bipolar
Bu bakışı biliyorum. Bunu daha önce çok gördüm.
Conheço esse olhar.
Bunu istemeyeceğini biliyorum.
Sei que não queres isso.
Bunu kolaymış gibi gösteren bir sürü film var, biliyorum.
Existem milhares de filmes que fazem isso parecer fácil.
- Bunu bilemezsin. - Evet biliyorum.
- Não sabes disso.
Bunu yapmamamız gerektiğini düşündüğünü biliyorum.
Sei que pensas que não devíamos fazer isto.
Oliver, dinle. Ne yaptığını ve bunu neden yaptığını biliyorum.
Ouve, sei o que estás a fazer e o motivo.
Bak, bunu Queen'e bir şey borçlu olduğunu düşündüğün için yaptığını biliyorum. Ama değilsin. Burada olmayı hak etmiyorsun.
Sei que está a fazer isto por achar que deve algo ao Queen, mas não deve.
Biliyorum bunu her zaman hareketlerimle belli edemedim. Ama ben senin babanım.
Sei que as minhas ações nem sempre mostraram isso, mas sou teu pai
Ne kadar mücadele verdiğini biliyorum ama bunu yapabilirsin.
Sei que tens passado por momentos difíceis, mas vais conseguir.
Bak, bunu zaten biliyorum.
Já sei.
Biliyorum, bende bunu söylüyorum.
Eu sei, é isso que eu estou a dizer.
Ayrıca bunu nasıl mı biliyorum çünkü her pazar aynı şey oluyor.
E sabes como sei? É a mesma coisa todos os domingos.
Bunu çok söylemediğimi biliyorum ama senin etrafımda olman hoşuma gidiyor.
Eu sei que digo isto poucas vezes, mas adoro ter-te por cá.
Ne istediğimi biliyorum, keşke bunu istemek zorunda olmasaydım.
Sei o que estou a pedir... e pedi a Deus para não ter que pedir.
Pek çok ayaklar, çıkışlar, yollar, bunu nasıl çalıştığını biliyorum.
Tantos metros, abatimentos, estradas, você sabe como funciona.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]