English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ G ] / Gerçekten çok kötü

Gerçekten çok kötü traducir portugués

572 traducción paralela
-... neden oluyorsa gerçekten çok kötü bir şey olmalı.
- Tenta lembrar-te.
Bazı insanlar okumaya zaman bulamıyorlar,... bu gerçekten çok kötü.
O bom livro também é uma passa tempo, agradável para um aleijado, embora algumas pessoas não gostem.
Gerçekten çok kötü hanımefendi, tek söyleyebileceğim bu.
Isso certamente é ruim, Senhorita. É tudo que posso dizer.
Bu bölge gerçekten çok kötü.
Este local é realmente terrível.
Durumu gerçekten çok kötü.
Ele está muito mal, menina.
General Waverly'nin Noel'de burada olmaması gerçekten çok kötü.
E pena que o General Waverly nao tenha ca estado para a celebracao.
Biri iyi sayilir, saniyorum. Digeri, gerçekten çok kötü.
Um bastante bom, quero acreditar, mas o outro muito mau.
Bu gerçekten çok kötü, Şimdi gir içeri.
Isso é, realmente, muito mau. Agora, entra.
Gerçekten çok kötü.
É mesmo uma pena.
Sizin için gerçekten çok kötü haberlerim var, Bay Evers.
Tenho uma má notícia para si, Sr. Evers.
- Bu çok kötü. - Gerçekten çok kötü.
Não gosto disso.
Gerçekten çok kötü...
Isso é mau...
Gerçekten çok kötü ve sen şu an bu konuda uzman biri ile konuşuyorsun.
É porco e você está a falar com uma perita no assunto.
Tanrım, 40 dakikan ve 40 dolarının olmaması gerçekten çok kötü.
É uma pena que não tenhas uns 40 minutos e uns 40 dólares.
Gerçekten çok kötü.
Absolutamente terrível.
Ben gerçekten çok kötü bir çocuk değilim.
Não sou um tipo mau.
Öz imajım gerçekten çok kötü.
Eu acho-me horrível.
Ordu tarafından aranıyor olman gerçekten çok kötü.
É uma pena estares a ser perseguido por militares.
Bunu Modern Sanat Müzesi'nde sergileyemememiz gerçekten çok kötü.
É pena não podermos guardar isto para o Museu de Arte Moderna.
Face, bu şey gerçekten çok kötü kokuyor.
Caras... Isto cheira mesmo mal.
Hırsızı yakalayamamış olmamız gerçekten çok kötü oldu.
É pena não termos apanhado o larápio que a roubou.
Bir köpekte bunu görmek gerçekten çok kötü.
É uma coisa muito feia de se ver num cão.
Bu Gerçekten Çok Kötü Oldu...
Isso não foi nada bonito.
Ne yapıyorlar? Masum uzaylıları avlıyorlar ve onlara gerçekten çok kötü şeyler yapıyorlar.
Perseguem alienígenas inocentes, e fazem-lhes coisas más, muito más.
Tanrım, gerçekten çok kötü hissediyor olmalısın.
Meu Deus, deves sentir-te mesmo em baixo.
Bu gerçekten çok kötü Tess.
Foi mesmo chato.
Durum gerçekten çok kötü.
É muito mau.
Biri seni gerçekten çok kötü benzetmiş.
Deram-te forte e feio...
Ama o gerçekten çok kötü bir durumda, efendim.
Mas ele está mal.
Gerçekten çok kötü bir durumdayım ve daha önce hiç yemek yemediğim için de, çok ama çok aç olmalıyım.
Estou com um humor realmente mau, e como eu nunca comi antes, devo de estar com muita fome.
Onların istediğini yapmam, gerçekten çok kötü bir şey mi?
É assim tão errado fazer o que querem?
- Çok kötü gerçekten.
Sim, terrível, senhor.
Bir çocuk çok kez birilerine kötü bir şeyler olmasını diler ve bir şeyler gerçekten olursa, suçluluk duyarlar.
Uma criança por vezes deseja que algo de mau aconteça a outra pessoa... e se acontece mesmo, a criança pensa ter sido a causadora.
Bu çok kötü çünkü her şeyi gerçekten bilen kişi Arthur.
O que é muito mau porque o Arthur é o único que realmente sabe.
Amerikalılar genelde Almanca'yı çok kötü bir aksanla konuşur... ama senin aksanın... gerçekten berbat.
Em regra os americanos falam alemão com um péssimo sotaque, mas o teu é realmente horrível.
Gerçekten şansım çok kötü.
Tive cá um destes azares.
Çok kötü değildi, tatlım, gerçekten.
Não foi assim tão mau, querido, a sério.
Evet, efendim, bugün gerçekten de çok kötü.
Sim, está muito mau hoje.
Bu çok kötü, ama gerçekten alamayız...
lamentamos, mas não podemos mesmo...
Anneme göre kötü yemek yapan biriyim. O gerçekten çok oburdur.
A mãe acha que sou uma péssima cozinheira.
Bu gerçekten çok ilginç. Peki ya kötü mevsimler?
Isso é de facto muito interessante, mas então e as estações más?
Evet. Gerçekten kötü. Linda daha çok annesi gibi... yani kabul etmekte zorlanıyor.
Sim, é como a sua mãe, toma as coisas a peito.
Gerçekten çok mu kötü bir iş çıkardım?
Portei-me assim tão mal? Sem dúvida.
Gerçekten çok çok kötü bir gece geçiriyorum ve benimle birazcık oturup konuşacak birini bulamıyorum.
Estou a ter uma noite mesmo mesmo má e parece que näo encontro ninguém que se sente simplesmente junto a mim apenas para...
Bu kötü zamanda doğru sözleri bulmak ve teselli etmek gerçekten çok zor.
Num momento como este, faltam-me as palavras de conforto..
Zavallı, onu gerçekten çok kötü yapmış.
Pobre Pippo.
Bakın bay Rhoades kötü bir ev sahibi olmak istemem ama gerçekten Hef'i anlamak için çok zamana ihtiyacım var.
Não pense que sou um mau anfitrião mas estou a poucos instantes de perceber os libertinos.
Efsaneye göre bir adam bir diğer adama kötü bir şeyler yaparsa, ki bu gerçekten de çok kötü birşey, cinayet gibi... O zaman diğer adam büyü yoluyla Kabakkafayı çağırıp intikam alabilir.
De acordo com a lenda... se um homem, faz algo de muito mau a outro homem... algo como matar... ele pode conjurar o Cabeça de Abóbora para se vingar.
Fakat, gerçekten tavsiyeye ihtiyacım var. Anne, çok kötü ikilemdeyim.
Al, fala-nos outra vez do teu aumento.
Lucy seni üzdüğüm için çok kötü hissediyorum. Gerçekten.
Lucy, eu estou bastante chateado, a sério...
Bayan eğer gerçekten iyi bir insansanız Fakat gerçekten çok, kötü bir kavgaya karıştıysanız... ve bacağınız kangren olduysa, ve kesilmesi gerekirse.
Senhora, e se formos pessoas muito boas, mas se estivermos numa luta, muito, muito má... e as nossas pernas ficarem com gangrena, e tiverem de ser amputadas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]