Herhalde yani traducir portugués
239 traducción paralela
- Herhalde yani.
- Podes crer.
Herhalde yani, malın onlar izin verdiği sürece senin.
Sim, se a doença for a que eles dizem que é.
Herhalde yani.
Claro que está.
Herhalde yani, doğru düzgün uyumadın ki.
Não dormiu sequer.
- Şaşırtmak mı, herhalde yani!
- Claro que me surpreende!
Herhalde yani.
Claro!
Herhalde yani.
Se andei!
Herhalde yani. Böyle tuhaf şeyler ancak itin öldüğü yerde olur.
Claro, coisas assim só se passam no meio do nada.
- Herhalde yani. Dürüst olup da para kazanan mı var?
- Honestamente não se chega a rico.
Herhalde yani!
Evidentemente!
Sonuç olarak ortaya "herhalde yani" çıkıyor.
Tudo somado, temos um "Dah".
- Herhalde yani.
Para dizer o mínimo.
Herhalde yani.
Sem dúvida.
Bay Burns, Küba başkanına güvenebiliriz herhalde yani.
Sr. Burns, acho que podemos confiar no presidente de Cuba.
... Fransa'dır herhalde yani savaşın olduğu yer yani firari de değiller.
E disseram que tinham de ir a um sítio que deve ter sido a França que é onde está a guerra, e assim também não podem ser desertores. Pois não?
Herhalde yani. Yoksa boyum 10 santimi geçmezdi.
Espero bem que sim, se não só teria 8 centímetros de altura.
Herhalde Coldbridge ya da Strassburg. Yani, saat.
O relógio!
Yani bir mezar. Bunu biliyorsunuzdur herhalde.
Isso significa que há uma campa.
Yani annem beni başından atmağa karar vermemiş olsaydı demek istemiyorsun herhalde?
Queres dizer, se a minha mãe não tivesse decidido não ser incomodada por mim?
Yani, herhalde istemem.
Pelo menos, acho que não.
Yani... Şey, almışımdır herhalde.
Quer dizer, devo ter levado.
Herhalde yani.
Claro.
Yani en çok demek istiyorsun herhalde!
Você quer dizer quem bebe mais!
Oh, Al. Para kazanmayan bir adamın işten çıkarılmasındaki.. ... komik yani görebilirsin herhalde.
Al, de certeza que consegues ver a piada de um homem que não ganha nada dizer que perdeu o emprego.
- Yani? 14 kiloluk bir sokak kedisine bulaşmazlar herhalde.
Elas não se vão meter com um gato de rua com 14kg!
Şimdi siz geldiniz, beni sînîfîn en arkasîna oturttunuz. Buradan doğru düzgün göremiyorum bile. Yani herhalde bu yaz da mezun olamayacağîm.
Agora a senhora manda-me para o fundo da aula, onde eu vejo mal, e, por isso, também não passo este ano.
Yani herhalde evlendiler, çünkü adam bize taşındı.
Não sei se casou, mas ele foi viver connosco.
Yani herhalde bu demek oluyor ki, şeyi görülebiliyor...
Então quer dizer que podemos ver a... coisinha dele.
O yaz baharda bu evi satın almıştık. Yani herhalde buradaydık.
Comprámos a casa nessa Primavera, portanto, estaríamos aqui.
Yani şimdi benle işte bir gün daha geçirmek istemezsin herhalde, değil mi?
Então, se calhar não queres passar outro dia comigo no trabalho.
Kimlik gibi. Yani bir sonraki adım herhalde aletin bize veya çocuklarımıza takılması.
Ou seja, é apenas uma pequeno passo lógico até que comecem a pôr isso em nós e nos nossos filhos.
Yani bir zamanlar vardı, herhalde.
Quero dizer, eu tive um uma vez, acho.
- Yani herhalde mecazi olarak,
- Queres dizer, metafóricamente. - Não.
Yani bilmiyorum herhalde öyledir.
Não sei. Provavelmente é assim.
Yani, herhalde saatlerce beklemissindir?
Quanto tempo esperaste lá? Quero dizer, deves ter esperado algum tempo, não?
Yani, herhalde siz de bir şey söylemezsiniz, değil mi?
Espero que não lhes contem.
Yani hala sevmiyordur herhalde.
Quer dizer, ainda não deixa.
- Senin için rahat mı yani? - Herhalde.
- Então não tens problemas?
Yani, hayati tehlikesi yoktur herhalde?
Não é questão de vida ou morte?
- Yani herhalde yaşlıdır değl mi?
- Quero dizer, provavelmente é velho, não?
Gerçi o çok ısrar edince dedim dur bakalım işleri ayarlayabilirsek gelirim dedim önümüzdeki sene kesin gideceğim ; herhalde, yani galiba.
Mas quando ela insistiu, eu disse que ia tentar organizar-me para poder ir visitá-la no próximo verão.
Yani çıkmayacağız herhalde.
O encontro já era, presumo.
Bu, Linux ve FreeBSD deki en iyi gidişattı herhalde. yani halkın bu OS ları tercih etmeleri ve kullanmaları hem de halkın bunlara katılmasının asıl sebebi aslında Apache, dimi?
Ele provavelmente rodaria melhor no Linux e no FreeBSD e a razão é que as comunidades em torno desses Sistemas Operacionais são as mesmas que contribuíram mais com o Apache, certo?
Yani, beyin cerrahı değilsin ya. Gecenin bir yarısı arayıp hayat kurtarmanı istemiyorlar herhalde.
Não és tipo um cirurgiã cerebral, em que és chamada a meio da noite para ir salvar uma vida.
Herhalde şu anda beni arıyorlardır, yani...
Já devem andar à minha procura, por isso...
Şey, demek istediğim, ben herhalde orada olacağım, yani...
Bem, quero dizer, provavelmente vou estar lá, então...
ve bu arada beni bu dosyadan almış olduğuna göre bunu kendi boş zamanımda yapmış oldum. Yani bana çift ödeme yaparsın herhalde, okay?
E desde que tu me tiraste deste trabalho e eu tive de fazê-lo no meu tempo livre é melhor pagares-me em dobro.
Yani ölmüşlerdir herhalde.
Pelo menos, assim creio.
Yani sağlık problemi falan vardı herhalde.
Devia ter um problema qualquer.
Yani şu an tuttuğun, ne, 20,000 $ kadardır herhalde.
Estás a segurar o quê, cerca de 20,000 dólares.
Yani herhalde bir sürü tanrı var o zaman.
É deve ter muitos Deuses.
yani 12090
yanında 38
yanımda 72
yanımda kal 49
yanılmışım 190
yanılıyorsun 708
yanındayım 92
yanında kim var 24
yanındaki kim 31
yanıma gel 79
yanında 38
yanımda 72
yanımda kal 49
yanılmışım 190
yanılıyorsun 708
yanındayım 92
yanında kim var 24
yanındaki kim 31
yanıma gel 79
yanıyor 120
yanıyorsun 21
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yani o 46
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanına geliyorum 25
yanıyorsun 21
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yani o 46
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanına geliyorum 25
yanında olacağım 35
yanıyorum 101
yani ben 120
yani biz 33
yanılıyorlar 22
yanında mı 21
yanılıyor muyum 134
yanıt yok 52
yanımdasın 16
yani bu 55
yanıyorum 101
yani ben 120
yani biz 33
yanılıyorlar 22
yanında mı 21
yanılıyor muyum 134
yanıt yok 52
yanımdasın 16
yani bu 55