Her zaman ki gibi traducir ruso
205 traducción paralela
Şey, ben... Bunu düşüneceğim. Yarın her zaman ki gibi raporunu hazırla.
Ну я... подумаю.
Her zaman ki gibi Bruel geç kaldı.
Брюэль как всегда опоздал
Lottie her zaman ki gibi mi davranıyor?
Лотти сама из себя?
Oh.Her zaman ki gibi.
" то ж. ¬ сЄ равно.
- Her zaman ki gibi uyuyordur!
- У него сиеста. Разбуди его. - Да что ты!
Her zaman ki gibi olacak.
- Разделим все точно так же, как обычно.
Her zaman ki gibi Des Grieux'un blöflerinden biri işte.
Г-н Де Грие решил сблефовать еще раз.
- Her zaman ki gibi.
Всё время! Каждую партию!
Her zaman ki gibi seni arzuluyorum.
Я хочу тебя, как всегда, Пабло.
Her zaman ki gibi seni arzuluyorum, Pablo.
Я хочу тебя, как всегда, Пабло ".
Son dakikaya kadar o da bilmiyordu... Böylece her zaman ki gibi, şansımla gidiyorum.
Я не знаю до последнего момента, поэтому полагаюсь на удачу.
Her zaman ki gibi kendi yaşamımın seyircisiydim.
Я ни о чем не думал, кроме как о восхитительной сцене в кино... и, как всегда, наблюдал за собой, разыгрывающим жизнь.
Her zaman ki gibi, Moe- - bir bira...
Как обычно, Мо.
- Her zaman ki gibi... yakışıklı.
- Так же... симпатично, как всегда.
- Her zaman ki gibi. - Tamam.
- Ну, это не новость.
Her zaman ki gibi çılgınsın.
Сумасшедший как всегда.
Bilirsin, her zaman ki gibi deterjan koymayı unuttum.
Знаешь, как всегда я забыл налить моющее средство.
Peki Kaptan, İşbirliğinizden her zaman ki gibi memnun oldum ama elveda demenin zamanı gibi gözüküyor.
Я, как и всегда, наслаждался вашей компанией, капитан, но пришло время прощаться.
Her zaman ki gibi, içkim şirketin ikramı!
Ликёрчик за счёт заведения, как обычно?
Bilemiyorum. Her zaman ki gibi yeterli bilgimiz yok.
Как обычно, информации для анализа недостаточно.
Her zaman ki gibi.
Обычный.
Her zaman ki gibi, Brian en iyilerini bulur ve biz sadece izleriz.
- Как всегда, Брайан цепляет красавчика, а нам остается только смотреть.
Her zaman ki gibi.
Это всегда так.
Her zaman ki gibi, bu konuda beni hiç kimse bilgilendirmedi.
Естественно, никто и не подумал меня проинформировать.
Her zaman ki gibi annemi işten aradılar. Ve sen ortadan kayboldun.
Маму вызвали на работу, а ты, как обычно, куда-то исчез.
Her zaman ki gibi.
Ну и хорошо.
Berbat görünüyorsun. Her zaman ki gibi ileri görüşlüsün..
Ну, ты выглядишь как унылое гавно.
Her zaman ki gibi meşgulsün.
Вы, я вижу, как всегда сильно заняты.
Hayatımda ilk defa bu işi doğru yapmak istedim ama her zaman ki gibi mahvettim.
Хоть бы разок все получилось, но нет же, я постоянно все разрушаю.
Sakura-chan, her zaman ki gibi, insanın ağzında kötü bir tat bıraktı.
Да у Сакуры-тян дурной вкус. Как обычно, впрочем.
Her zaman ki gibi kopyaladın.
Скопировал, как обычно.
Her zaman ki gibi iyi bir başlangıç yaptı, Oshou Ingen, sen ne düşünüyorsun?
Она взяла неплохой старт, как и ранее, а что думаете вы, Ошоу Инген?
Her zaman ki gibi, gezileri eylülün sonunda bitmişti ve ikisi de Kaliforniya yolunda ki son durakları olan Kodiak a dönmüşlerdi.
Как обычно, экспедиция закончилась в конце сентября, и оба вернулись на Кодиак перед отправлением на Калифорнию.
İşte şimdi yeniden karşımıza çıktı ve her zaman ki gibi... bize yalan söylüyor... kafamızı karıştırıyor ve elimizdeki şansı... kullanarak kazandıklarımızı çalmaya çalışıyor.
Но они и тут нас достают, мешая жить по законам природы, дуют нам в уши, обманывают, крадут нажитое тяжким трудом. Не дают хоть немного пожить, блядь, по-человечески.
Dadım her zaman, cennete gittiğinde, kırmızı bir iç eteklik istediğini söylerdi kalıp gibi sert ve hışırtılı olmalıymış ki Tanrı, meleklerin kanatlarından yapıldı sanmalıymış.
Моя няня мечтала отправиться на небеса в нижней юбке из тафты, чтобы она шуршала и Господь подумал, что она сшита из крыльев ангелов.
Her zaman ki gibi bu da yalan.!
Ты лжёшь, как лгал всегда!
Bazen içimize sığmayan duygularımız ve düşüncelerimiz vardır, tıpkı küçük bir kız gibi. Küçük kızlar büyürler ve anlarlar ki her şey için doğru bir düzende doğru bir zaman vardır.
Мы иногда вырастаем из наших чувств и идей, как маленькая девочка вырастает из своих платьев, но иногда какие-то вещи происходят в нужное время... в нужном месте.
Niye çıkıyoruz ki diye merak ediyorsundur. Son zamanlardaki şansımızı düşününce. Ama her zaman dediğim gibi.
Ты, может, удивишься, зачем - нам ведь так не везёт, - но я всегда говорил...
Biliyorsun ki, her zaman, sana saygı ve minnet duydum, ve seni dinledim. Ama bu sefer gerekeni yapacağım. O hayvanları sıçan gibi geberteceğim!
Ты знаешь, что я тебя всегда уважал, ценил и слушал, только на этот раз буду делать то, что считаю нужным :
Geçmişe dair bir şeyler biliyorsan ayinle insanların kurban edilişini bilirsin Dionan'ın zamanındaki gibi ki her ölüm, her seferinde daha da güçlü bir İlah içinde yeniden doğmaktır!
И если ты помнишь хоть что-то из истории, ты должен знать, что в древности каждый человек... приносивший себя в жертву Дионину, умирая, возрождался... в вечном могуществе бога!
Fakat şimdi anlıyorum ki Amerikan uçaklarını her zaman mükemmel yapanlar, kokpitinde senin gibi mükemmel adamlar, ve Alman parçalarıdır.
Но теперь я понял, что американские самолёты будут лучшими до тех пор пока в них будут такие чудесные люди, как ты и немецкие запчасти.
Adım gibi eminim ki, her astronot uzaydan döndüğü zaman, bir kızın yanına gidip şöyle diyordur : "Beni yukarıdayken gördün mü?"
Я вам гарантирую, что каждый космонавт, когда возвращается из космоса идёт к девушке и говорит "Так ты меня там видела?".
İnanıyorum ki, bildiğimiz dünya... her zaman olduğu gibi tıkır tıkır işliyor.
Я убежден, что мир, который мы знали, продолжает жить, как ни в чем ни бывало.
Tanrı'ya şükür ki babam haklıymış. Hayat her zaman planladığımız gibi gitmiyor.
— лава богу, мой отец оказалс € прав... ¬ жизни не все идет как планируешь.
Bu da demek ki, her zaman olduğu gibi gene terkedildim.
Всего лишь эта привычка - исчезать невовремя что означает : я, как всегда, покинут в совершенном одиночестве.
- Ama söz verdi - her zaman ki gibi ve sonra katliam yapacak hepsi namuslu ve etkisiz hassas ve soylu
Но он обещал! Он много чего обещал. Он убивает!
Her ne kadar Barney bu ilişkiyi Güzel Kız ve Yaban'daki gibi romantik şekilde anlatmaya çalışsa da kendi deneyimlerimle biliyorum ki Lecter'in amacı her zaman aşağılamak ve acı çektirmektir.
Как бы Барни ни романтизировал их отношения - этакая "Красавица и чудовище" - я знаю по собственному опыту,.. ... что Лектера всегда интересовали деградация и страдания.
Diyelim ki her zaman öyle olacağımızı söylediğin gibi çuvalladık
Скажим мы проволили дело как вы и предсказивали.
Söz konusu olayın olduğu gün, ki o gün hafızama kazındı, her zaman olduğu gibi bebeği arabayla gezdirmek için hazırlandım.
В то утро, навсегда запечатлевшееся в моей памяти, я, по обыкновению, собиралась вывезти дитя в коляске на прогулку.
Her zaman kendine öyle güvenli görünüyor ki... sanki ne gerekiyorsa yapacak gibi.
У него такой уверенный вид как будто ему подвластно всё.
Sorun şu ki, dünya her zaman bizim istediğimiz gibi bir yer olamıyor.
Проблема в том, что мир так не работает, лишь потому, что ты так хочешь.