Beautiful boy traduction Turc
493 traduction parallèle
And he has asked the Nile god to bring me this beautiful boy.
Nil Tanrısından bana bu güzel oğlan çocuğu getirmesini istedi.
Beautiful, beautiful boy.
Çok güzel, çok güzel çocuk.
I was 19. Beautiful boy.
19'unda güzel bir oğlandım.
You are a beautiful boy!
Güzel bir çocuksun!
What a beautiful boy. Yeah.
Ne güzel bir oğlan.
A very beautiful boy.
Çok güzel bir erkek çocuğu gibiydi.
I saw you at the station and your picture later on such a beautiful boy.
Seni istasyonda gördüm sonra bir resim de göz kamaştırıcıydın.
Just as long as my beautiful boy remembers... That marrying this one means he's out of the girl of the month club.
Benim güzel oğlum şunu hatırladığı sürece... evlilik demek kızların sonu demek.
I was home on Christmas vacation when my best friend fixed me up with the most beautiful boy.
Noel tatili için üniversiteden eve gelmiştim. En iyi arkadaşım beni gördüğüm en harika oğlanla tanıştırdı.
You're a beautiful boy.
Çok güzel bir çocuksun.
Beautiful boy.
Hoş bir genç.
You're such a beautiful boy.
Çok güzel bir çocuksun.
Sweet dreams, my beautiful boy.
Tatlı rüyalar benim yakışıklı oğlum.
My beautiful boy.
Güzel bir oğul.
My beautiful, beautiful boy.
Benim güzel, güzel oğlum.
Beautiful boy!
Yakışıklı çocuk.
Stop chasing after the cartwheeling magician idiot boy, and start paying attention to the guy with the bountiful, beautiful hair, who happens to really care about you.
Yana taklalar atan aptal sihirbaz çocuğun peşinden koşmayı bırak ve seni gerçekten önemseyen bol ve güzel saçlı adama dikkat etmeye başla.
Boy, ain't romance beautiful?
Aşk harika, değil mi?
Yeah! Beautiful! Oh, boy!
Çok güzel.
Every boy has a beautiful, old, gray-haired mother.
Her çocuğun yaşlı, güzel kır saçlı bir annesi vardır.
He's a boy and looks beautiful like me and intelligent like you.
Oğlun oldu. Benim kadar güzel, senin kadar zeki.
Boy, did we make beautiful music together!
Ne de iyi anlaşırdık.
Flattered that a beautiful stranger asked for him, he follows the servant, without forgetting to arrange himself, a natural gesture for a young boy.
Gururlanırcasına güzel yabancıyı sorduğunda davranışlarına da dikkat ederek kendine çeki düzen verip takip etmeye başlar.
Mark, what a beautiful little boy.
Ne tatlı bir çocuk.
This is beautiful.
Pekala, Joy Boy.
These paintings, surely, are full or our ingenuity, of our brotherly feelings which make life so beautiful and friendly, but... I am trembling to say it, like a comical character in Chekhov, or a boy talking about love for the first time with his father, in these paintings there are our errors, we should take them off these walls and put them in the depot,
tabii ki şu resimler ustalıkla resmedildi, kardeşlik duygularımızla, hayatı güzel ve samimi oluşturan duygularla, fakat, titreyerek onu söylüyorum, Çehov'un komik kahramanı gibi, yada bir delikanlı gibi, ilk deva babasıyla aşktan bahsettiğinde... şu resimlerde, hatalarımız var,
Beautiful little boy.
Güzel küçük oğlan.
Beautiful little boy, tell me, is there a good hotel in this town?
Küçük güzel çocuk, bu şehirde iyi bir otel var mı?
Oh, boy, you're beautiful.
Vay be! Çok şirinsin!
So good... beautiful body... nothing compares with youth...
Çok güzel... Muhteşem bir beden gençliğinle hiç bir şey boy ölçüşemez...
You're the most beautiful little boy I've ever seen.
Sen gördüğüm en güzel çocuksun.
I guess every boy thinks his mother is beautiful, but my mother really is.
Her erkek annesini güzel bulur, ama benimki gerçekten güzel.
Except my mama, of course. No one should be more beautiful to a boy than his mother.
Tabii ki, bir çocuk için annesinden güzel kimse olamaz
Naska's a beautiful world, but it can't compare to Terra.
Terra'yla boy ölçüşemez ama Naska da güzel bir gezegen.
Ever since I was a little boy, all the other little kids used to play with those beautiful Corgi trucks.
Ben küçük bir çocukken, bütün öbür çocuklar şu güzel Corgi kamyonlarıyla oynardı.
She was the beautiful and rich girl of the people, when I was just a poor boy chubby you know.
Benim otelimde kalan güzel ve zengin kızdı. Bense yoksul şişko bir çocuktum, bilirsiniz.
* Fall asleep,... * *... beautiful mummy's boy doll. *
* Uyu,... * *... annesinin güzel bebeği *
I saw the boy astride a beautiful horse.
Güzel bir atla bir çocuk gördüm.
( Chet ) Boy, what a beautiful sky.
Vay be, ne güzel bir gökyüzü.
[AG / MC] Boy, it's just beautiful up here looking out the window.
Beyler, şu pencereden dışarıya bakmak öyle güzel ki.
- You have a beautiful baby boy.
- Çok güzel bir oglun oldu.
He had such beautiful red hair when he was a boy.
Küçükken ne güzel kızıl saçları vardı.
Boy, you've done a beautiful job here.
Burada harika iş çıkarmışsınız.
No, we have to be ready, we have to have the money, we have to know what that information means, and we have to be able to move like greased lightning, but, boy, when it works, it is beautiful!
Hayır, hazır olmamız gerekiyor, paramızın olması gerekiyor, bilginin ne anlama geldiğini bilmemiz gerekiyor, ve yıldırım hızıyla hareket etmek zorundayız. Ama işler yürüdüğünde harika bir şey oluyor!
He's a beautiful little boy.
- Çok güzel bir oğlan.
The boy looks wonderful next to such a beautiful aunt.
Oğlan böyle güzel bir teyzenin yanında harika görünüyor.
Beautiful country, isn't it, boy?
Güzel memleket, değil mi?
Beautiful. So you stop in, visit the bubble boy for 20 minutes...
Yolda durup balon çocuğu 20 dakikalığına ziyaret eder...
After the storm, I couldn't say life was beautiful, but all I kept hoping for was the Eskimo boy in my dream to run out of one of these doors and hug me.
Fırtınadan sonra hayatın güzel olduğunu söyleyemedim, ama umut ettiğim tek şey, rüyamdaki Eskimo çocuğun kapılardan birinden kaçıp bana sarılmasıydı.
Boy, you got a beautiful head of hair.
Çok güzel bir saçın var.
You have a beautiful little boy.
Çok güzel bir oğlunuz var.
boyle 310
boys 7010
boyka 121
boyd 649
boyfriend 977
boyce 31
boyfriends 122
boyo 55
boy or girl 87
boy meets girl 28
boys 7010
boyka 121
boyd 649
boyfriend 977
boyce 31
boyfriends 122
boyo 55
boy or girl 87
boy meets girl 28
boychik 17
boys and girls 256
boys will be boys 42
boy wonder 27
boy scout 43
boykewich 37
boyd crowder 43
boycie 17
beautiful 3039
beauty 248
boys and girls 256
boys will be boys 42
boy wonder 27
boy scout 43
boykewich 37
boyd crowder 43
boycie 17
beautiful 3039
beauty 248