Can you hear us traduction Turc
406 traduction parallèle
Dad, Can You Hear Us? Dad. See?
Baba, bizi duyabiliyor musun?
We can hear you, can you hear us?
Sizi duyabiliyoruz.
- Can you hear us?
- Bizi duyuyor musunuz?
Can you hear us?
Bizi duyuyor musunuz?
Can you hear us?
Bizi duyan var mı?
CAN YOU HEAR US?
BİZİ DUYUYOR MUSUNUZ?
Jim, can you hear us?
- Jim, bizi duyuyor musun?
Can you hear us?
Sesimi duyuyor musun?
VOICES : * Alice, can you hear us?
Alice, bizleri duyabiliyor musun?
* Alice, tell us, can you hear us?
Alice, söyle bize, duyabiliyor musun bizi?
* Can you hear us, Alice?
Bizi duyabiliyor musun Alice?
Can you hear us now?
Bizi şimdi duyabiliyor musunuz?
Can you hear us?
Bizi duyuyor musun?
Mark, can you hear us?
Mark, bizi duyuyormusun?
Nelson, can you hear us?
Nelson, bizi duyabiliyor musun?
Up there, can you hear us?
Oradakiler, bizi duyuyor musunuz?
Alexander, can you hear us?
Alexander, bizi duyabiliyor musun?
- Thomas, can you hear us?
- Thomas, bizi duyabiliyor musun?
Sweetie pie, can you hear us?
Tatlı çöreğim, bizi duyabiliyor musun?
Sel, can you hear us? Please.
Selly, bizi duyuyor musun?
Can you hear us?
Bizi duyabiliyor musun?
John, can you hear us?
John, bizi duyabiliyor musun?
- You can't hear us. Well, you can hear me, and I told you to hush up.
Ama sessiz olmanızı söylediğimde beni duyabiliyorsun!
Can you hear me? Give us a sign!
Eğer buralardaysan, bize bir işaret ver!
You can hear us push through the deepest bush
Ayak basılmamış çalılıklarda En kuytu yollarda
Do you think she can hear us?
Sence bizi duyabilir mi?
You know he can hear us.
Biliyorsun bizi duyuyor.
If you can hear us, stop the attack!
Bizi duyuyorsan, saldırıyı durdur!
You mean, no one can hear us because we're clenching our teeth?
Sırf ağzımızın içinden konuşuyoruz diye kimse bizi duyamıyor mu?
Can't you make them hear us?
Onların bizi duymasını sağlayamaz mısın?
I don't know whether you can hear me, old Jacob Marley, and I don't know whether or not I imagined the things I saw, but between the pair of us, we finally made a merry Christmas, didn't we?
Beni duyabiliyor musun, bilmiyorum, yaşlı Jacob Marley, gördüklerim hayalimin bir ürünü müydü, onu da bilmiyorum, ama aramızda kalsın, sonunda mutlu bir Noel'imiz oldu, değil mi?
We can hear you, if you need us.
Bize ihtiyacınız olursa sizi duyabileceğiz.
Liza, speak if you can hear us!
Liza, bizi duyabiliyorsan ses ver!
Can you let us hear it?
Bizim de duymamıza izin verir misiniz?
They can't hear that we told you or they'll kill us.
Size haber verdiğimizi duymasınlar sonra bizi yaşatmazlar.
Captain Spock... if you don't hear from us within one hour, your orders are to restore what power you can, take the Enterprise to the nearest star base, and alert Starfleet command.
- Kaptan Spock bizden bir saat içinde haber alamazsanız size kullanabildiğiniz kadar gücü kullanarak Atılgan'ı ilk uzay limanına götürüp, Yıldızfilosu'nu uyarmanızı emrediyorum.
Can you tell me how you came to hear of us?
Nasıl oldu da bizi duydunuz söyler misiniz?
( stammering ) Yeah, well, that's really good to hear, but you guys can't really fight bad guys with us.
Evet, şey bunu duymak gerçekten güzel ama siz bizimle birlikte kötü adamlarla savaşamazsınız.
Can you let us hear the probe's transmission?
Probun sinyalini duyabilir miyiz?
You object once, so they can hear us say he's not a criminologist.
Bir kez itiraz edersin, böylece kriminolog olmadığını söylediğimizi duyabilirler.
I can hear from that that you wish us Godspeed.
Anladığım kadarıyla çabuk olmamızı istiyorsunuz.
You mean they can hear us?
Bizi dinliyorlar mı?
I hear you were once a cop, so I can assume you have heard of us before.
Bir zamanlar polismişsiniz. Bu durumda bizden bahsedildiğini duymuşsunuzdur.
Can you hear us? !
- Bizi duyuyor musun?
'Cause ain't none of us can go back to our parents... and I ain't goin'back to no group home, you hear me?
... çünkü hiçbirimiz ailelerimize geri dönemeyiz ve ben de grup evine dönemem, duydun mu beni?
If you can hear me, give us a sign, let us know
Beni duyabiliyorsan bize bir işaret gönder. Bize göster.
- And these are so you can hear us.
- Bunlarla bizi duyabilirsiniz.
So, we can hear you, but how are you gonna hear us?
Sizi duyabiliyoruz, " siz bizi nasıl duycanız?
Ifyou', re still with us, you can hear the bombs now.
Hâlâ bizimleyseniz, bombaları duyabilirsiniz.
Leave us alone, and I can promise you you'll never hear from the Maquis again.
Bizi rahat bırakırsanız, Maquis adını asla duymayacağınıza söz verebilirim.
She is doing the best she can to get us home, and if you don't like the way she's doing it, I really don't want to hear about it.
Bizi eve götürebilmek için, elinden gelenin en iyisini yapıyor, ve yöntemleri hoşuna gitmiyorsa, bunu senden bir daha duymak istemiyorum.
can you speak english 16
can you swim 39
can you hear me 3134
can you 2490
can you tell me your name 66
can you do me a favor 162
can you talk 121
can you help me 410
can you see 147
can you keep a secret 141
can you swim 39
can you hear me 3134
can you 2490
can you tell me your name 66
can you do me a favor 162
can you talk 121
can you help me 410
can you see 147
can you keep a secret 141