From home traduction Turc
10,043 traduction parallèle
It's my home away from home.
Evimden uzakta bir ev.
I couldn't talk from home.
- Evet. Evden konuşamadım.
It has not been easy, And you know how much i hate to be away from home.
Kolay olmadı ve evden uzakta olmaktan ne kadar nefret ettiğimi biliyorsun.
I worry sometimes that you are getting used to Being away from home... And away from me.
Benden ve evden uzakta olmaya alışman konusu bazen beni endişelendiriyor.
Just some news from home.
Evden haberler işte.
Buzz : Kind of far from home.
- Evinden biraz uzakta.
You're a long way from home.
Baksana, Danny, seni Richie Malloy'la tanıştırayım.
You ran away from home?
- Evden mi kaçtın?
Caleb, she was 14 when she ran away from home.
Caleb, evden kaçtığında 14 yaşındaymış.
You-you think it's a bit far from home?
Evden biraz uzak olduğunu mu düşünüyorsun?
So she's going to sneak off, while they're away from home?
Onlar evde yokken gizli gizli mi gidecek?
I-I wasn't feeling well, so I decided to work from home for a bit.
Ben pek iyi hissetmiyordum, bir süreliğine evden çalışmaya karar verdim.
Long way from home, ain't you?
Evinden uzakta kaldın, değil mi?
A trinket from home.
Evime ait değersiz bir süs.
Except for the three days at summer camp that you won selling cheese and sausage, six with grandma and grandpa, and two when you ran away from home, but we all knew you were living in your closet.
Yaz kampında peyir ve sucuk sattığın üç gün dedenlerde kaldığın altı gün ve dolapta saklandığını bildiğimiz evden kaçtığını sandığın üç gün hariç.
So we obtained a list from State of all the foreign nationals who died on U.S. soil and were repatriated back to their home countries.
Amerikan topraklarında ölen tüm ve ülkesine geri gönderilen tüm yabancıların bir listesini aldık.
Is Chris home from school?
- Chris okuldan döndü mi?
We'll get you within a few blocks. Walk home from there.
Seni birkaç blok ötede bırakacağız, oradan eve yürürsün.
Four years ago, Yusuf vanished from our home.
Dört yıI önce, Yusuf elimizden kayboldu.
He knew about the Joshua Butler ghost story, so he dressed like him so he could scare people away from his home.
Hayalet Joshua Butler hikayesini bildiğinden onun gibi giyinmiş ve ziyaretçileri evinden uzakta tutmuş.
Hey, maybe once we're both up at college, I could pick you up from your dorm and we can drive home every once in a while.
Üniversiteye gittiğimizde belki seni yurdundan alırım ve eve gidebiliriz.
A ride home from jail.
Nezaretten çıkarıp eve bırakmamı.
I remember my parents going through the same thing when my father would come home from a long deployment.
Babam uzun görevlerden sonra eve geldiğinde annemle ikisi de aynısını yaparlardı.
It may be nothing, but it seems Ensign Wilt gained remote access from this laptop to a home computer in Annandale two nights ago.
Aslında bir şey bulamadım ama Teğmen Wilt iki gece önce bu bilgisayardan Annandale'deki bir ev bilgisayarına girmiş.
Ensign Wilt gained remote access from this laptop to a home computer.
Teğmen Wilt bu bilgisayardan bir ev bilgisayarına girmiş.
'Till you got home from school.'
Sen okuldan dönene kadar.
'From the moment mom brought you home...'
'Annenin seni eve getirdiğinden beri...'
Well, directly, I come from a family of home invaders, identity thieves and, in my Uncle Xavier's case, the butt-stabber of San Pasqual.
Aslında doğrudan soyguncu, kimlik hırsızlığı yapan ve Amcam Xavier'ı da katarsak, San Pasqual'da elalemi kıçından bıçaklayanlara dayanıyor sülale ama soyumuz onurludur.
She's home from Stanford for the weekend.
Stanford'dan hafta sonu için eve geldi.
What are you doing home from school?
Okuldan eve ne yapıyorsun?
I traveled to Earth from my home planet of...
Dünya'ya asıl gezegenim olan...
Reclaim our home from those who banished us.
Bizi sürgün edenlerden evimizi geri isteyebiliriz.
I came home from the tour, and our Redwood apartment was empty.
Nöbetten geri döndüğümde Redwood'daki dairemiz bomboştu.
I think I might have found something in the evidence that we recovered from his Maryland home.
Onun Maryland evinden aldığımız kanıtlarda bir şey bulmuş olabilirim.
I'm in charge of taking you from work to your home every day.
Sizi her gün evden işe, işten eve getirip götürmek benim işim.
I remember in school someone telling me I came from a broken home.
Okuldayken birinin bana parçalanmış bir aileden geldiğimi söylediğini hatırlıyorum.
Most of'em have a sister or a mother back home Who's under threat from the gang.
Çoğunun da evinde çete tehdidi altında yaşayan kardeşleri veya anneleri var.
He was found hanging from a tree near his home.
Evinin yakınındaki bir ağaçta sallanırken bulunmuş.
What're you gonna do, walk home from Mexico?
Ne yapacaksın, Meksika'dan eve yürüyecek misin?
T'would not be the first time a demon was driven from its home.
Bu Şeytan'ın yuvasından sürüldüğü ilk sefer olmazdı.
By the time he gets home from work, I'm usually in bed.
O işten dönene kadar, genelde yatakta olurum.
So, she's gonna come home from across the world to what, a locked house?
Dünyanın diğer ucundan gelip kilitli bir evle mi karşılaşacak yani?
Maybe you got it worse at home, or maybe you're just bullying to keep from getting bullied, but really, it's because people like me, like this girl on our table, are alone.
Belki evde daha kötüsünü görüyorsun. Ya da zorbalardan kurtulmak için zorbalık yapıyorsun. İşin aslı benim gibi insanların, masadaki kız gibi çocukların yalnız olması.
Guys, I know how much getting home means to you, but we can't run away from this.
Çocuklar, eve gitmenin ne kadar önemli olduğunu biliyorum ama bundan kaçamayız.
It's coming from back home.
Ses evin oradan geliyor.
There's gunfire coming from back home.
Evin oradan silah sesleri geliyor.
After I went back, when I found out I couldn't turn myself in because there was no one to turn myself in to, I went back home to cut this from the wall.
Döndükten sonra teslim olabileceğim kimse kalmadığını görüp teslim olamayacağımı anlayınca da duvardan bunu kesmek için eve döndüm.
Your wife and daughter got to reach home safely from the temple and college.
Karının ve kızının tapınaktan, okuldan eve güvenli bir şekilde gitmesini istiyorsun değil mi? Yada
Get the hell away from my home.
Evimden uzak dur.
Get away from my home.
Evime yaklaşma.
Get the hell away from my home, get away from my home!
Evimden defol. Defol dedim.
home 1821
homer 1748
homes 211
homework 149
homeland 50
homey 175
homecoming 21
homemade 43
homeless 99
homesick 24
homer 1748
homes 211
homework 149
homeland 50
homey 175
homecoming 21
homemade 43
homeless 99
homesick 24
homeboy 89
home sweet home 121
homer simpson 114
home invasion 31
home mom 34
home run 51
home at last 16
home again 38
home secretary 33
homeland security 122
home sweet home 121
homer simpson 114
home invasion 31
home mom 34
home run 51
home at last 16
home again 38
home secretary 33
homeland security 122
home dad 33
homeless guy 17
home away from home for diplomats 21
from the bottom of my heart 69
from now on 1905
from your perspective 17
from new york 38
from the very beginning 50
from here on out 107
from the heart 21
homeless guy 17
home away from home for diplomats 21
from the bottom of my heart 69
from now on 1905
from your perspective 17
from new york 38
from the very beginning 50
from here on out 107
from the heart 21
from the future 31
from time to time 154
from the past 16
from the start 66
from here on 55
from where 295
from you 300
from what i hear 195
from your wife 16
from this moment 32
from time to time 154
from the past 16
from the start 66
from here on 55
from where 295
from you 300
from what i hear 195
from your wife 16
from this moment 32