English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ L ] / Let him wait

Let him wait traduction Turc

210 traduction parallèle
I really promised this dance to the Duke of Riverbotham... but as the old fogy isn't here, we'll let him wait.
Aslında bu dansı Riverbotham Dükü'ne söz vermiştim... ama beyimiz burada olmadığına göre beklesin.
We'll let him wait till I'm finished.
Ben bitirene kadar bekleteceğiz.
Let him wait in the reception room.
Kabul odasında beklesin.
All right, let him wait.
Pekala, beklesin hele.
Let him wait!
Beklesin!
Señora, let him wait.
- Senyora, bırak beklesin.
- Let him wait.
- Bırak beklesin.
Look after the shop. lf someone comes, let him wait.
Dükkâna göz kulak ol. Eğer birileri gelirse, beklet.
Well, let him wait.
Bırak beklesin.
Let him wait or leave.
İster beklesin ister gitsin.
Let him wait.
Beklesin.
- Good, let him wait.
- İyi. Beklesin.
Oh, let him wait.
Oh, bırak beklesin.
Let him wait
Biraz beklesin.
Let him wait.
Bırakalım beklesin.
Let him wait.
- Bırak beklesin.
Let him wait.
Bekleyin.
If a date waits below Let him wait for Godot
Randevun aşağıda Bırak Godot'yu beklesin
- Let him wait here.
- Bırakın, burda beklesin.
And I wouldn't let him wait, General.
O zaman ben de onu, bekletmem, General.
Let him wait.
Bırak beklesin.
It's bad business to let him wait.
Onu bekletmek hiç hoş olmaz.
Let him wait!
Bırak beklesin.
Let's wait for him.
Onu bekleyelim.
Wait, let him go.
Boş verin, bırakın gitsin.
No, wait, let's give him some bread and cheese, too.
Hayır bekle. Ona biraz peynir ekmek vereyim.
But of course the ogre wouldn't let me, so I'm off to Spain to wait for him there.
Fakat canavar izin vermedi, mecbur İspanya'da onu beklemek zorundayım.
Let's wait for him to move away.
Onun uzaklaşmasını bekleyelim.
- Let him wait.
- Güzel.
- So let him wait.
- Boş ver, beklesin.
- Let him wait.
- Beklesin.
Wait, let us see if Elias is to come and save him.
Bırak, İlyas gelip onu kurtarsın.
Wait! Let him go!
Bırakın gitsin.
- Wait a minute! - Oh, let him go.
Yemek zamanı dostum.
Let's wait for him here.
Hadi onu burada bekleyelim.
We're going to shave him. Let's wait for that.
Sonra, onu tıraş edeceğiz ve siz de bitene kadar bekleyeceksiniz.
He's not wanted! Let him wait!
Bunu isteyen kim?
Let's give him some advantage then wait for our chance
Önce ona birşeyler verelim, sonrasını düşünürüz!
Let's wait for him
Hadi onu bekleyelim.
- Let him be off. Wait!
- Bay Baxter'ın gitmesine izin verme.
Wait, let me ride him!
Dur, biraz da ben çıkayım!
Let's arm ourselves wait for him here
Şimdi silahlanıp onu burda beklemeye başlayalım
Wait! Let him talk!
Bırakın da konuşsun.
Let's wait for him here Let's just wait
Umarım bizi çok bekletmez bekleyip göreceğiz
Wait, let me give it to him.
Bekle, bir tane de ben vurayım.
Wait a second. Let me take him home.
Onu evine götürmeme izin verin.
Let me go with him! Hey! Hey, wait a minute!
Hey, bir dakika!
Okay. You let me have all the data, and... we wait for him to butcher another girl.
Tamam, siz bana bütün bilgileri verin ve..
Come on, let me get him. - Hey, Barney, wait.
Hadi gösterelim onlara.
Let's wait for him.
Hadi bekleyelim.
Let him wait.
- Beklesin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]