English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ M ] / My baby

My baby traduction Turc

12,443 traduction parallèle
If my baby's hurt, I don't know what I'll do.
Bebeğime bir şey olursa ne yaparım bilmiyorum.
It's my baby.
O benim bebeğim...
My baby's sick.
Bebeğim hasta.
My baby did it!
Kızım başardı!
I wanna see my baby.
Yavrumu görmek istiyorum.
Give me my baby!
Yavrumu ver bana!
She murdered my baby boy.
Oğlumu katletti.
My baby.
Bebeğim.
- My baby drinks martinis.
- Bebeğim martini içer.
My baby boy.
Canım oğluşum.
My baby.
- Bebeğim...
What's wrong with my baby?
- Bebeğimin sorunu nu?
- Oh, my baby.
- Bebeğim.
My baby just-a wrote me a letter
Bebeğim bana bir mektup yazdı.
My baby just-a wrote me a letter.
Bebeğim bana bir mektup yazdı.
Got to get back to my baby again.
Yine bebeğime dönmeliyim.
My baby just wrote me a letter
Bebeğim bana bir mektup yazdı.
Listen mister can't you see I go to get back to my baby once more, anyway
Dinle bayım görüyorsun gittğim Yine bebeğime bir kez daha geri dön
Listen mister can't you see I gotta get back to my baby once more, anyway
Dinle bayım görmüyor musun, yine de bebeğime bir kez daha dönmeliyim
My baby just wrote me a letter.
Bebeğim bana bir mektup yazdı.
♪ I fought the law and the law won ♪ I left my baby and it feels so bad
Steve Chambers 11 yıl hapis yattı.
My baby girl sent us her copy of Chutes and Ladders.
Kız bebeğim bize oluk ve merdiven kopyasını gönderdi.
- You can not take my baby.
Bebeğimi almayın!
She said she was gonna have my baby.
Söylediğine göre bebeğim olacak.
No, please don'ts hurt my baby!
Hayır, lütfen çocuğuma zarar vermeyin!
Give me my baby!
Bebeğimi ver bana!
- My baby is dead!
- Bebeğim ölmüş!
What was the point of my baby brother's life?
Benim küçük kardeşimin yaşamının anlamı neydi?
This is my baby.
Bu benim bebeğim.
Do you wanna hold my baby?
Bebeğimi tutmak ister misin?
# If my baby's by my side Then life is sweet #
Ama eğer sevgilim yanımdaysa Hayat güzel bana
Look, I know I ain't as fast as I want to be, but you need to figure out a way to feed and put clothes on my baby girl.
İstediğim kadar hızlı olmadığımın farkındayım. Ama küçük kızımı doyuracak ve giydirecek bir yol bulmalısınız.
Give me my baby, Frank.
Bebeğimi bana ver Frank.
I don't want you near my baby.
Ondan uzak dur! Seni bebeğimin yakınında istemiyorum.
I'm just sleeping in my van, but a window's broken, and it's not a safe place for a baby.
Sadece karavanımda yatıyorum, ama penceresi kırıldı ve bebek için güvenli bir yer değil.
So you're in love, you're living in a van with a baby, and suddenly my son just decides to ditch his kid, and, what?
Yani aşıktınız, bir bebekle karavanda yaşıyordunuz ve aniden oğlum çocuğunu terk etmeye karar verip
Now I'm up to my ass in alligators so if you'll excuse me... / Sweet. Baby. Jesus.
Peşimde şu an bazı çakallar var o yüzden izin verirsen...
My first baby.
İlk çocuğum benim.
Baby, if I had a nickel for all the dumb shit my mom said,
Bebeğim, nikel alsaydım Annemin söylediği tüm aptal saçmalığı,
Ma'am, I never wanted my face to the first face your the baby saw.
Hanımefendi, ben yüzümü istemedim İlk yüz bebeğinizin gördüm.
It was there with my mom when I was a baby, and it's here now, thanks to Odette.
Annemle ben bebekken birlikteydik, Ve şimdi burada, Odette sayesinde.
Oh my god, baby. I'm so sorry.
- Dışarıdaki çıkışmam için çok özür dilerim.
My little baby.
Minik bebeğim.
The Alice... slayer of my Jabber-baby-Wocky?
Bizim Alice. Minik Jabberwocky'min katili.
Wait till Tatiana hears your shitty speech after my crazy dope one. She's never gonna touch your baby bird again.
Tatiana süper konuşmamın ardından dandik konuşmanı dinlesin... kuşuna bir daha dokunmayacak.
Baby who me again Dinger sent for my thing.
Tatlım, aletim için reklam ilanları geldi.
# There's a party in my trousers, baby And everybody's comin'#
Pantolonumun içinde parti var bebeğim Herkes geliyor
Oh my god, baby.
Tanrım, bebeğim.
And my hands were shaking as I put my four-year-old baby girl into that car.
Ve dört yaşındaki bebeğimi... o arabaya koyarken ellerim titriyordu.
You're my little baby!
Sen ben, m, üçük bebeğimsin!
Oh, my God, baby.
Aman Tanrım bebeğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]