English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ M ] / My step

My step traduction Turc

1,814 traduction parallèle
My step mom's gone.
Üvey annem evde yok.
It's just my dad and my step mom.
Sadece babam ve üvey annem.
Zachary, this is my step-grandson Nigel.
Zachary, bu benim üvey torunum Nigel.
My step-sister left on a quest or some such.
Üvey kız kardeşim arayış yada onun gibi bir şeye çıkmıştı.
My step mom can't get pregnant.
Üvey annem hamile kalamıyormuş.
If I see my step ladder like this, and if I find one piece of dirt, you'll be fired.
Merdivenimi böyle görürsem, ve bir parça pislik görecek olursam, kovulursunuz, anlaşıldı mı?
Come to your new master, Mjolnir and let us smite my step brother.
Yeni efendine gel, Mjollnir üvey kardeşimi birlikte ezelim.
Step into my office.
Bayanlar? Kızlar.
Now I see I should have stuck to my guns. You knew when I was to marry, and you did not return in time to stop me from taking such a step?
Evleneceğimi biliyordun, vaktinde dönüp bu adımı atmamı engellemedin
And I'm like, "Step-off, bar-humper, here comes my bong Thomas."
Ben de "Adımla, seni bar fahişesi. İşte benimki geliyor!"
Obviously, my Today Show charity haircut is just the first step in my reinvention.
Belli ki, Today's Show'daki hayır işi saç kesimim sadece yeniden keşfimin ilk adımı olacak.
This is my next step!
Yazmalıyım! Bu sonraki adımım.
Finally my wife made them walk through the day step by step.
Sonunda karım onlara adım adım tüm günü anlattırırdı.
I want to know why a guy I don't know at all turns up on my door step, and tells me to ask you about my mother's death.
Bilmek istiyorum neden tanımadığım bir adam kapıma geliyor, Ve bana annemin ölümünü sana sormamı söylüyor.
Look, if you dare step out of the room before my daughter's marriage. Then I'll rip you apart.
Bak, eğer kızım evlenemezse o zaman seni parçalarım.
I'm gonna Step out for this one, Clear my head.
Bu seferkine katılmayıp... kafamı boşaltacağım.
Why don't you, uh, step into my office?
Neden ofisime gelmiyorsun?
My lady, step back.
Leydim, geri çekilin.
It's my first step to building the kind of life I want - one without...
Dilediğim hayatı kurmam için attığım ilk adım olacak. Şey dışında...
I engaged the services of a private investigator myself, but I'm afraid my step-sister just doesn't want to be found, so... Twice, in fact.
Aslında iki kez.
It's my turn to step into the light... while you will burn in the pits of hell!
Artık sen cehennemin çukurlarında yanarken ben de senin gölgenden kurtulup ışığa çıkacağım.
You know, my precious little step-daughter...
Jenna'ya bakabilirim. Benim muhteşem üvey kızım- -
Step out of my car!
yaylan!
Step into my office.
Ofisime geçelim.
- Watch your step. - Put your hands down my pants and find out, Wolfman.
- Ellerini şortumun içine sok ve öğren, Kurt adam.
Step back away from my lawyer.
Avukatımdan uzak dur.
Fine, step into my office.
O halde ofisime geçelim.
"Step into my office."
"Ofisime geçelim."
My arrogant, oafish, brute of a step brother Thor.
Benim kibirli, sersem, vahşi üvey kardeşim Thor tarafından.
Well, it's just me and my old nemesis, first step.
İşte yine intikam kraliçesi birinci basamakla baş başa kaldık.
Three years ago, I could not step out of my house. And now the world is at my feet, and it's because when I came back, I came back completely fearless.
Üç yıl önce, evimden dışarı adım atamazdım şimdi dünya ayaklarımın altında, çünkü geri döndüğümde tamamen korkusuz oldum.
It was unavoidable and my mother in an attempt to get me out of Poland ( Ohio ) I got into the theater because they could not afford dance classes or singing lessons or anything like that and my whole life changed, because everything was by / for the theater
Annem beni Ohio'nun dışına taşımak için çabaladı tiyatroya girmem için mücadele verdi step dansı ya da şan dersleri almama yetecek kadar paramız yoktu ya da buna benzer bir şeyler için.
You step in on my patient without my permission, you pay the freight. And i was curious to see How long it would take you to catch on.
İznim olmadan hastama müdahale ettin, bedelini ödemelisin ve anlaman ne kadar zamanını aldı bunu merak ediyorum.
My son's mouth tends to get A step ahead of his brain.
Oğlumun ağzı, beyninden bir adım önde gider.
I'm not going to step away from the boat. I'm going to take it. You're going to let me, my friend.
- Hayır kayıktan uzaklaşamayacağım onu alacağım ve sen de bana izin vereceksin dostum.
When my soul isn't listening to me, I step out and tell my skeleton...
Ruhum beni dinlemediği zamanlar, çıkıp iskeletime diyorum ki :
You need to take a'step back, unle's's I catch the Ripper, in which ca'se youll be'standing by my'side.
Karındeşen'i yakalayana kadar, geri adım atmalısın olayda benim yanımda olacaksın.
Powers, step into my office.
Powers, ofisime geç.
When I try to be serious, you step on my feelings.
Ne zaman sana yaklaşsam kalbimi yokmuşcasını ezip geçiyorsun.
I try to be serious with you, but you step all over my heart.
Ne zaman sana yakınlaşmaya çalışsam. Kalbimi hiç anlamı yokmuş gibi ezip geçiyorsun.
What we had was... it's one step short of a love affair, and when Cassidy walked out of my life,
Ya aşk ilişkisi dışında bir adım atsaydık...
You know what I would really love is if one of you would step up and prove yourselves worthy of being my second in command.
Ne hoşuma giderdi biliyor musunuz? İkinizden birinin çıkıp da sağ kolum olmaya layık olduğunu kanıtlaması.
With this, I can mutate everyone on the planet into my slaves - step one on my to-do list for universal domination.
Bununla, gezegendeki herkesi kölem haline getirebilirim. Bu evrensel yok etme planımın yapacaklar listesinin ilk aşaması.
Oh, I'm one step ahead of you, my friend.
Senden bir adım öndeyim arkadaşım.
- I thought... - You didn't step on my foot.
- Ben de sandım ki...
Do not step into my life again
Hayatıma bir daha girme.
Well, if you need anything before then, I keep a step-by-step Abby's Lab for Dummies in my desk.
O zaman kadar yardım lazım olursa, masamda "Aptallar İçin Abby'nin Laboratuvarı" kitapçığı var.
- You remind me of my step-dad.
Bana üvey babamı hatırlatıyorsun.
You, stay with me, don't step out of my sight.
Sen benimle kal, gözümüm önünden kaybolma.
Downright lunatic, as a matter of fact, and I had to step in for him at that point with my passion, my intensity, cos I'm all about that stuff.
Düpedüz delilik, aslına bakarsan. Ona müdahale etmek zorunda kaldım. Kendi tutkumla, kendi hevesimle, çünkü o şeyler bende de var.
And then was turned away from my mother's bedside by the wicked step father
Ardından da şeytan üvey baba tarafından annemin yanından kovulmuş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]