English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Sit yourself down

Sit yourself down traduction Turc

212 traduction parallèle
All right, Zeke, sit yourself down.
Pekâlâ, Zeke. Yerine otur artık.
- Sit yourself down.
- Otursana.
Sit yourself down there.
Şuraya oturun. Teşekkür ederim.
Sit yourself down.
Otur.
Sit yourself down, and I'll give you a cup of tea.
Otur, sana çay getireyim.
Sit yourself down.
Oturun.
Sit yourself down
Otur oraya
Sheriff, why don't you just sit yourself down here, kind of cosy-like?
Şerif neden burada oturup rahatlamıyorsunuz?
Sit yourself down.
Buyurun oturun.
Sit yourself down.
Rahatınıza bakın.
Now you sit down, make yourself easy, and I'll brew you a cup of tea.
Otur ve rahatına bak. Sana bir fincan çay getireyim.
Sit down, make yourself at home.
Otur, kendini evinde hisset.
- Calm yourself, go and sit down.
- Sakin ol, git ve otur.
I think you'd better sit down and make yourself comfortable.
En iyisi mi otur da biraz keyfine bak.
Sit down. Park yourself.
Otur, rahatına bak.
Sit down, make yourself comfortable.
Geç, rahat otur.
Now, you just sit right down here and make yourself comfortable.
Şimdi şuraya oturun ve arkanıza yaslanın.
- Sit down. Help yourself.
- Otur, rahatına bak.
Sit down, make yourself at home.
Oturun, kendinizi evinizde hissedin.
- Sit down, make yourself comfortable.
- Otur, rahatına bak.
Sit down and tell me all about yourself and your folks.
Otur da bana kendinden ve sizinkilerden bahset.
Now sit down and calm yourself before they come.
Şimdi otur ve onlar gelene kadar sakinleş.
Sit down. Make yourself comfortable.
Oturun, rahatınıza bakın.
Just sit down and make yourself comfortable.
Otur ve kendini rahat et.
And you sit down yourself.
Ve sen de otur.
All right now. Sit down, everybody. Make yourself comfortable.
Oturun millet, rahatınıza bakın.
Darling, you come back and sit down and behave yourself.
Sevgilim, geri gel, otur ve uslu dur.
But with you, business before pleasure, every time. Do all your personal laundry. Make yourself spic-and-span, get all the mending out of the way, and then, and only then, sit down for a nice, quiet hour with the Good Book.
Ama sizinle, iş her zaman zevkten önce gelir, bütün çamaşırlarını yıka, tertemiz yıkan, bütün tamiratları yap, ve sonra, ancak o zaman oturup güzel bir kitapla saatlerini geçir...
You got to get yourself a new boy. Sit down.
Kendine yeni birini bulacaksın artık.
Sit down, make yourself comfortable, have a drink.
Otur, rahatına bak. Bir içki iç.
Sit down, young man, and make yourself comfortable.
Hadi otur delikanlı, rahatına bak.
Sit down, make yourself at home.
Otur, keyfine bak.
Well, now, Sheriff, I'll tell you, you sit right down here in this new chair and make yourself comfortable while I...
Pekala, Şerif, sana anlatayım, buraya şu yeni sandelyeye otur ve rahatla, ben de bu arada...
Sit down, pour yourself some coffee.
Affedin beni, Yüzbaşı.
You sit down and enjoy yourself.
Sen otur ve keyfine bak.
I sit down and watch yourself when sleeping.
Oturup biraz beklemem gerekiyor..
Now, sit down, and for the third time today, make a slob of yourself trying to find your mouth.
Şimdi otur ve bugün üçüncü kez olarak ağzını bulmaya çalışarak kendini ahmak yerine koy.
Sit down and make yourself comfortable.
Otur ve kendini evindeymiş gibi hisset.
Sit down and brace yourself.
Oturun ve sıkı durun.
Sit down, make yourself at home, sit down.
Otur, kendi evinmiş gibi, otursana.
Get yourself a drink and sit down.
Bir içki al ve otur.
Please sit down and make yourself at home.
Oturun lütfen, rahatınıza bakın.
- Sit down and behave yourself.
- Otur ve uslu uslu davran.
All right, everybody, just sit down, wrap yourself up.
Tamam, şimdi herkes otursun ve kendini birşeylerle sarsın.
Sit down, make yourself comfortable.
Buyur otur. Rahatına bak.
Now, just sit down there, make yourself perfectly comfortable.
Şimdi, sen orada oturuyorsun, keyfine bakıyorsun.
Sit down, make yourself comfortable.
Otur, rahatına bak.
Please sit down Make yourself comfortable
Lütfen oturun ve rahat edin.
Okay, Donald Phelps, sit down and behave yourself.
Tamam, Donald Phelps, otur ve rahatına bak.
If you're interested to sell yourself, please sit down and have a talk
Eğer kendinizi bize "satmak" isterseniz, Lütfen oturup anlaşalım
SIT DOWN, MAKE YOURSELF COMFORTABLE. I ASKED MYSELF, " WHAT DO WE NEED?
Kendi kendime sordum : "Ne lazım?" Orijinal birşey.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]