English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Step down

Step down traduction Turc

1,200 traduction parallèle
Commander, you may step down.
Komutan, gidebilirsiniz.
- Corporal Barnes, you may step down.
- Onbaşı Barnes, gidebilirsiniz.
You are asking me to step down.
Benden görevden çekilmemi mi istiyorsunuz?
The witness may step down.
Tanık kalkabilir.
You may step down, Ms. Benedict.
İnebilirsiniz, Bayan Benedict.
You may step down, Mrs. Sommersby.
İnebilirsiniz, Bayan Sommersby.
Thank you, Detective, you may step down.
Teşekkürler detektif, inebilirsiniz.
Step down.
Aşağı in.
- You may step down.
İnebilirsiniz.
Step down.
Çekil.
Step down or I will have you removed.
Çekil yoksa seni uzaklaştırırım.
Step down.
Çekilin.
I guess I ought to ask if there's anybody on the list who wants to step down.
Sanırım listedekilerden adaylıktan çekilmek isteyen olup olmadığını sormam gerek.
Step down.
İn. Yavaş.
Now, please step down.
Şimdi lütfen, in.
Step down, Scar.
İn aşağı Scar.
Either step down or fight.
Ya in aşağı ya da dövüş.
Stockholders are demanding you step down as chairman of the board.
Hissedarlarınız başkanlığı bırakmanızı talep ediyor.
Soon you will step down to embark on a spiritual journey, to explore your "pagh" or whatever.
Birkaç hafta sonra Pagh'mıdır nedir onu keşfetmek amacıyla... ruhani bir yolculuğa çıkmak için istifa edeceksin.
You may step down.
- Yerinize geçebilirsiniz.
Anyways, this hotel stuff really isn't for me,..... so I decided to step down as chairman of Madison Hotels..... and give the company to Carl.
Her neyse, bu otel işi pek bana göre değil, bu yüzden Madison Otelleri'nin başkanlığından istifa edip yerimi Carl'a bırakmaya karar verdim.
Step down into the carriage.
Arabaya gir.
And so... I step down.
Bu yüzden istifa ediyorum.
Step down here, please.
Lütfen buraya gel.
Step down.
Gel buraya.
You wanna step down outta the cab, please?
Aşağıya inebilir misiniz lütfen?
- The witness may step down.
- Tanık kürsüden inebilir.
Now I want you to step down.
Şimdi inmeni istiyorum.
I'll step down when you step down.
Sen indiğinde ineceğim.
I'm telling you to step down.
İn diyorum.
For believe me, if he could step down and stand beside you on your pedestal of shame, it would be better than to carry a guilty heart through life.
İnan bana, eğer o inip utancının kaynağı olarak senin yanında dursa yaşam boyunca suçlu bir kalp taşımaktan çok daha iyi olurdu.
Whether you're found guilty or innocent, if this goes to trial... you'll have to step down as commanding officer of Babylon 5, probably permanently.
Suçlu olsan da, olmasan da, bu iş mahkemeye giderse Babil 5'in komutanlığından ayrılmak zorundasın. Daimi olarak.
No, I came down here to say that my brother deserves membership more than I do and I want to step down in his favour.
Hayır, buraya kardeşimin üyeliği benden daha fazla hak ettiğini söylemeye ve onun iyiliği için geri adım atmak istediğimi söylemeye geldim.
If you step down the corridor, I'll open the panel and take a look.
Beyler geri çekilirseniz paneli açıp bakarım.
I can't step down on this, Don.
Bunsuz bir adım atmam Don.
- Rocky and Taffy may step down.
- Rocky ve Taffy gidebilir.
You may step down.
Gidebilirsiniz.
Baby step down the aisle.
Bebek adımları koridor sonuna...
I'll go around the fat fuck, step on the widow's head, push those children out of the way, knock down the paralyzed midget
Şişman adamın çevresinden dolaşsam, dul kadının kafasını dağıtsam, çocukları yolun dışına süpürsem, felç cüceyi yere indirsem,
So, you know, I step up to the tee and I hit a beautiful drive right down the middle of the fairway.
Güzel bir düzlüğe çıktım ve ve kum üzerinden çok güzel bir vuruş yaptım.
Step into the ring and throw down, ese.
Ringe atla ve mücadele et, ese.
Put your stuff down and step away from the closet.
Malzemelerini bırakıp, dolaptan uzaklaş.
Put down your stuff and step away from the closet.
Elindekileri bırakıp derhal ordan uzaklaş.
All of us like stairs, one step after another, going up, going down, but always going the same way.
Hepimiz basamaklar gibiyiz, birinden diğerine bir adım, yukarı, aşağı. fakat daima aynı yolda gidiyoruz.
And if you want to slow her down, you just step on the brake here and you slow her down.
Yavaşlatmak istediğinde, şuradaki frene basarsın ve yavaşlar.
I used to go there and I'd stare down at the gorge and I'd think..... " I can just step over the edge.
Hep oraya gidip yamaçtan aşağı bakarak... "Atlayıp herşeye son verebilirim" diye düşünürdüm.
As a first step, I'd like you to shut down your dream program, just to be safe.
İlk olarak, Senden rüya programını kapatmanı isitiyorum, Güvenli olması için.
nail down Michigan and california where they burn plenty of fossil fuels... but if I`d read these 800 pages, I would have discovered... that burning fossil fuels is what`s mostly responsible for global warming... and that the recommended 20 % reduction is a necessary first step... toward arresting the greenhouse effect which this administration has ignored.
Otomobil, uçak fabrikaları ve petrol yakıtları imha tesislerinin yoğun olduğu... Michigan ve kaliforniya'yı silip süpüreceksiniz Ama bu konuyla ilgili 800 sayfalık rapor okudum... Bu yakma işlemi küresel ısınmamanın hemen hemen en büyük nedeni...
We got a step-down living room.
Aşağı doğru merdivenli bir oturma odamız var.
Watch your step on the way down.
Basamağa dikkat et. Pekâlâ.
The moment you step out, either the police will kill you or your enemies will gun you down!
Bir kez dışarı çıkarsanız, ya polis seni vuracak ya da.. .. düşmanlarınız sizi vuracaktır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]