The neighborhood traduction Turc
5,687 traduction parallèle
- You probably woke the neighborhood.
- Muhtemelen komşuları da uyandırdın.
I was in the neighborhood visiting a buddy who has a gambling problem.
Kumar problemi olan bir arkadaşımı ziyaret ediyordum.
One of them is from the neighborhood
Komsulardan birine ait.
I'm trying to beautify the neighborhood.
Mahalleyi güzelleştirmeye çalışıyorum.
You do know that he wasn't in the neighborhood on business.
İş için buralarda değildi biliyorsun değil mi?
You didn't buy the whole "I had business in the neighborhood" thing?
Geçerken uğradım lafını yemediniz mi yani?
A psychotic murderer, bludgeoning and biting women ten blocks from the neighborhood where you lived and worked.
10 blok ötede oturan ve çalışan Piskopat bir katil, zorba ve kadınları ısıran
He was a scrawny little kid from the neighborhood, a couple of years younger than Logan.
Logan'dan bir kaç yaş küçük, mahalleden çelimsiz bir çocuktu.
He and some of the other kids in the neighborhood used to call themselves the Bronx Skate Crew.
O ve bir kaç arkadaşı mahallede kendilerine Bronx Kaykay Çetesi diyorlardı.
They got a lockdown on the illegal lotto in the neighborhood.
- Cermak Çetesi. Bölgedeki illegal kumarhaneleri kapattılar.
All right, now give me a list of all gang-affiliated males in the neighborhood that were arrested with a weapon who were between 5'2 "and 6'3".
1.50 ve 1.90 arasında boyu olan, silah bulundurmaktan tutuklanmış o semtteki çeteye katılan bütün erkeklerin bir listesini istiyorum.
It's the neighborhood.
Aynı semtteyiz.
You know, the neighborhood's gentrifying.
Komşularınız değişim istiyor.
The friends, the neighborhood, the people... Everything!
Arkadaşlarınız, komşularınız, diğer insanlar.. herşey!
Have you seen any suspicious people or vehicles in the neighborhood recently?
Son zamanlarda civarda şüpheli birini veya bir taşıt... gördün mü?
Everyone in the neighborhood sold us their gas rights!
Mahallede ki herkes gaz haklarını bize sattılar!
They're moving grid-to-grid through the neighborhood.
Çevreyi kontrol ediyorlar.
At least the black mold made the other mold move out of the neighborhood.
En azından siyah küf, diğer küflerin taşınmasına yardımcı oldu.
Is that what they call "terrorizing the neighborhood" these days? Business.
Bu günlerde "mahallede terör estirmek" ticaret olarak mı biliniyor?
I just want to file a complaint against some kids in the neighborhood.
Çevredeki bazı çocuklara karşı resmi şikâyette bulunmak istiyorum.
We've been all over the neighborhood.
Muhitin her yerindeydik.
I believe he was known in the neighborhood as Blue.
Sanırım çevrede, Mavi olarak tanınmış.
- Welcome to the neighborhood.
- Mahallemize hoşgeldin.
Word all over the neighborhood was that the Escobedos beat up Dante Gomez on their front lawn with a baseball bat.
Bütün mahallenin dilindeydi. Escobedo'lar, Dante Gomez'i evlerinin önünde bir beyzbol sopasıyla dövmüştü.
She's from the neighborhood.
Komşunun çocuğu.
Well, I was in the neighborhood and figured you'd need a friendly reminder about Joffrey's preschool interview today.
Geçiyordum, bugün Joffrey'nin anaokulu mülakatı olduğunu hatırlatıvereyim dedim. Unutmadım.
We were in the neighborhood, so we thought we'd say hello.
Yakınlardaydık bir selam verelim dedik.
I can't wait to go trick-or-treating and terrorize the neighborhood.
Gidip şeker mi şaka mı sorusunu sorarak mahallede terör estirmek için sabırsızlanıyorum!
Patricia Durrant, a man was charged with murder in the neighborhood Llandysul.
Llandysul mahallesinde bir adam, Patricia Durrant cinayetiyle suçlandı.
We've looked all through the neighborhood, and we can't find Falcon anywhere.
Bütün mahalleyi aradık ama Şahin'i hiçbir yerde bulamadık.
Uh, it's just, uh, Cathy, the lady that found me the house and some people in the neighborhood.
İşte şu bana evi kiralayan Cathy ve mahalleden birkaç komşuyla.
He would do tricks for all his friends in the neighborhood.
Mahalledeki tüm arkadaşlarına hokkabazlıklar yapardı.
Now, if we hear any of you who say a single bad word about Marcus, in school, in the neighborhood, or anywhere else, I will destroy you.
Okulda, mahallede ya da başka bir yerde Marcus hakkında tek kötü laf ettiğinizi duyarsam sizi gebertirim.
You're a mean girl and a bully, and the whole neighborhood knows it.
Aşağılık ve zorba bir insansın ve tüm komşular bunu biliyor.
The most problematic neighborhood.
En sorunlu bölge bizimki.
- From the old neighborhood?
- Eski manitan mı?
From the old neighborhood?
- Eski manitan mı?
Nice neighborhood, middle of the day- - why not?
Güzel bir muhit, gün ortası, neden olmasın ki?
I found a neighborhood dog up on the bar, drinking from the soda gun.
Mahalle köpeğini kola makinesinden içerken gördüm.
He told Russell, "you're in the wrong neighborhood."
Russell'a yanlış bölgedesin dedi.
He runs a major charity, his community center is the lifeblood of that neighborhood, and he officially claims you have been harassing him.
Büyük hayır işleri yürütür, toplum merkezi bu çevrenin yaşam kaynağıdır. Ayrıca resmen onu taciz ettiğini iddia ediyor.
The fertilizer residue found in his truck traces to a community garden in his neighborhood.
Bulunan gübre parçası komşusu ile ortak kullandığı bahçede bulundu.
Well, you live in the worst neighborhood in Brooklyn, and there isn't even a lock on your door.
Brooklyn'deki en kötü mahallede yaşıyorsunuz. Ve kapınızda kilit bile yok.
The Donnelly family has one of the big import-export businesses in your old neighborhood.
Donnelly ailesi eski çevrenizdeki büyük ihracat-ithalat şirketlerinden biri.
The staff knows people in my neighborhood, and people talk.
Orada çalışanlar mahalledekileri tanır ve çeneleri durmaz.
Run like Caroline after sundown in an ethnic neighborhood. Come on, Little House on the Gary!
Hadi "Little House on the Gary"!
The other girls think she went back to her old neighborhood to turn tricks.
Diğer kızlar onun iş yapmak için eski mahalleye gittiğini düşünüyor.
We had to show Dante and the whole neighborhood how we felt about him running around saying he was innocent, and we did it real public-like with a real bat.
Dante ben masumum diye ortalarda dolanıyordu ve biz bu konuda ne düşündüğümüzü bütün mahalleye göstermek zorundaydık. Biz de onu bir güzel sopaladık.
The bellagua neighborhood.
Bellagua Semti'nden.
Maybe your men should stay away From the bellagua neighborhood for the next few days.
Adamların birkaç gün için Bellagua Semti'nden uzak dursa iyi olur.
Then I guess we'll just have to tell all the locals here who their friendly neighborhood grease monkey really is.
O zaman buranın bütün sakinlerine sevgili tamirci komşularının gerçekte kim olduğunu söylemek zorunda kalacağız.
neighborhood watch 19
the night of the murder 53
the new yorker 37
the new york times 60
the notebook 36
the night of the fire 17
the night before 47
the night is young 64
the night shift 17
the noise 65
the night of the murder 53
the new yorker 37
the new york times 60
the notebook 36
the night of the fire 17
the night before 47
the night is young 64
the night shift 17
the noise 65
the not 21
the night before last 20
the nose 48
the night she died 20
the night 83
the next time i see you 21
the night he died 19
the no 36
the next one 38
the next thing i knew 36
the night before last 20
the nose 48
the night she died 20
the night 83
the next time i see you 21
the night he died 19
the no 36
the next one 38
the next thing i knew 36