English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / Turn over

Turn over traduction Turc

3,314 traduction parallèle
If you turn over the photos he sent you and let me take him back... can forget about the rest.
Fotoğrafları sana gönderdiğini söyledi ve istersen unutabiliriz..
Turn over.
Arkanı dön.
Turn over on your back, please.
Arkanızı dönün lütfen.
Turn over!
Dön! Sen niye dönmüyorsun lan, at yarrağı? Elli kere mi söyleyeceğiz sana?
Mr. Harper, the Geneva Convention requires you to turn over the bodies of the enemy.
Bay Harper Cenevre Sözleşmesi'ne göre düşmanın cesedini teslim etmeniz gerekiyor.
Well... I guess I'll head back to the hostel and see if I can turn over any new leads.
Sanırım otele geri döneceğim ve başka bir yol bulup bulamayacağıma bakacağım.
Damn thing just won't turn over.
Lanet olası şey açılmıyor.
You turn over there, there's the piece...
Oraya dönüyorum, orda The Piece...
You turn over there, there's ll.
Oraya dönüyorum, LL var.
You turn over there, there's kool g rap.
Oraya dönüyorum, Kool G Rap.
You turn over there, there's fucking e.
Oraya dönüyorum, sikiyim orda da e.
Or I can turn over and you can pretend I'm him.
Veya ben arkamı döneyim, o varmış gibi yapın.
WHY DON'T YOU JUST TURN OVER EVERYTHING YOU'VE FOUND UP TO THIS POINT?
Neden şimdiye kadar bulduğun herşeyi bana vermiyorsun?
I don't know, maybe... Catherine really is trying to turn over a new leaf.
Bilemiyorum, belki Catherine gerçekten de yeni bir sayfa açmaya çalışıyordur.
Turn over!
Dön!
Well, he has good reason to not turn over his coat.
En azından paltoyu vermemek için güzel bir sebep sundu.
All right, guys. Turn them over.
Pekala beyler, kartları çevirin.
Turn it over.
Arkasını çevir.
We just wanna turn them over to the justice.
Onları adalete teslim etmek istiyoruz. Lütfen açmayın.
Turn him over.
Çevirin onu.
Turn around to the wall, bend over and spread your cheeks with both hands.
Duvara doğru dön, eğil ve iki elinle kalçalarını ayır.
Cross over the St. John's Bridge and turn right onto Bridge A venue, and take it to Springville Road for about three miles.
St. Jones köprüsünü geçip, köprü caddesinden sağa dön. 5 km kadar Springville yolundan devam et.
Turn her over.
Ters çevir.
Pull over and turn off the engine.
Kenara çekip, motoru kapatın.
And I turn you over to my employer.
Ve seni çalışanım olmaya davet ediyorum.
Perhaps it is time for you to turn me over to the proper authorities?
Belki de beni yetkililere teslim etmenizin vakti gelmiştir?
So, without further ado I shall turn you over to Rory McAllister.
Daha fazla uzatmadan sözü Rory McAllister'a bırakıyorum.
I'm gonna give you till 6 : 00, Mo, to walk over to that precinct and turn yourself in.
Sana saat 6'ya kadar süre Mo mıntıkaya kendin gidip teslim olman için. Eğer gitmezsen... Bak, devriyene geri dönsen iyi edersin, güzelim.
Look, I gotta turn this footage over to you anyways, so you might as well see it while you're here.
Bak, nasıl olsa bu görüntüleri sana göndermem gerekecek o yüzden buradayken görmenin bir sakıncası yok.
"Then I turn this way and he's over here."
"Sonra o yöne dönüyorum. Bu sefer, orada yok."
We need to find out if she's hiding any money up there, so I want you to tell her to turn around and bend over.
Parayı orada bir yerde saklıyorsa bulmamız gerekiyor bu yüzden kıza arkasını dönüp, eğilmesini söyle.
He says you have to turn around and you have to bend over so I can see if there's anything up in there.
Arkanı dönmeni ve eğilmeni istiyor böylece bir şey saklayıp saklamadığını görebilirim.
He's going to kill them both unless you turn yourself over to him.
Ona teslim olmazsan ikisini de öldürecek.
And since the only way to get anything into your thick, dopey heads is to force you to sing about it, for this week's assignment, I want you to turn those songs into songs of empowerment that say, "You lay a hand on me, it's over."
Ve kalın ve uyuşuk beyninize bir şeyin dank etmesinin tek yolu hakkında zorla şarkı söyletmek olduğuna göre, bu haftanın ödevi olarak "kılıma zarar verirsen her şey biter" tarzında cesaretlendirici şarkılara yönelmenizi istiyorum.
Turn around. Bend over.
Arkanı dön ve domal.
Well, if you'd like me to look it over before you turn it in, I'd be happy to.
- Teslim etmeden bakmamı istersen seve seve yaparım.
They work it over in their minds, turn it off and on when they feel like it, and we're just there, waiting at attention.
Kafalarında hallediyorlar, evirip çeviriyorlar canları istediği gibi Biz de öylece hazırda bekliyoruz.
I know you didn't come to hear me flap my jaw, so I'm gonna shut up and turn the floor over to Kyle.
Bu yüzden susacağım ve sözü Kyle'a bırakacağım.
If we turn this over to the police, I'll never find Cinderella.
Eğer bunu polise çevirirsek, Cinderella'yı asla bulamam.
Now it's time to turn things over to Ted holmby.
Şimdi bazı işler için doğru zaman geldi.
Turn in here and pull over.
Buradan dönüp kenara çek.
I'll turn'em over to the law in Pikeville.
Onları Pikeville'deki kanunlara teslim edeceğim.
I JUST GOT A NOTE THAT IF WE DON'T TURN THE ELEMENTS OVER, IVAN'S GONNA BE SINGING IN HEAVEN WITH YOUR GRANDPA JACK.
"Eğer elementleri vermezsek Ivan ile büyükbabanın cennette şarkı söyleyecek." diye bir not buldum.
Let's turn him over.
Çevirelim şöyle.
Turn him over.
Çevirin bu tarafa.
And then I could reveal that I was alive and turn it over to the police.
Sonrasında da hayatta olduğumu ortaya çıkarıp her şeyi polise teslim edecektim.
If anything happens to her, she'll turn it over to the Feds, and that would be bad for both of us.
Ona bir şey olduğu takdirde telefonu federallere verecek dediğini yaparsa bu ikimiz için de iyi olmaz.
And you turn her over because you want her to see you.
Sonra onu çeviriyorsun çünkü seni görmesini istiyorsun.
I'm supposed to turn you over to the FBI, but you're not leaving my sight until you help me get Bob Dixon.
Ben çalışmıyorum- - Sanırım seni FBI'ya yollamalıyım, ama Bob Dixon'ı yakalamama yardım edene kadar seni bir yere yollamayacağım.
We'd like you to turn it over to CSU for testing.
Onu alıp OYİ tarafından inceletmek istiyoruz.
I'm gonna turn this over to our Fish and Game rep, Reba.
Sözü Balık ve Av Hayvanları Dairesi temsilcisi Reba'ya bırakıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]